ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
türkiye'de her 2 çalışan 1 emekliye bakmak zorunda
-
(bkz: 80 milyonun 1 kişiye bakması)
onu muayene edemem abdestim kaçar nikah düşer
-
çok net söylüyorum ortalama 1500'lü yıllara falan denk geliyor bu söylem.
çizmelerimi çıkarayım mı sedye kirlenmesin
-
din, iman, vicdan, şeref bu cümle. allah bu cümlede gizli
şahan gökbakar
-
adam uğraşmış, help turkey paylaşımlarına katılmış, hangi ülkenin basınısınız diye tepkisini göstermiş.
tamam bir zamanlar yalıyordu ama arkadaş, insanların hiç mi fikri değişmeyecek? her şeye de ezbere rüzgarın terse eseceğini anladığı için döndü vs. diye yapıştırmayın, derin bağlantıları olan siyasetçi, gazeteci vs. değil ki bu adam, müneccim boku da yemediyse böyle bir şeyi "bilmesi" mümkün değil.
benim iktidara gram laf ettirmezken bugün oturup benle fox haber izleyip beraber söven akrabam var. size bir haberim var ama cidden insanların fikirleri, sempati duyduğu parti değişebiliyor.
istiyorsunuz ki kimsenin fikri değişmesin, ama akp'nin oyları azalsın. komik gibisiniz.*
2015 genel seçimlerinde oy verilmesi gereken parti
-
(bkz: ldp)
olum yazık lan adamlar çok yalnız, acıyorum artık yemin ederim.
http://i.hizliresim.com/3rxojr.jpg
1980'de sözlük olsaydı açılacak başlıklar
-
(bkz: 62'li hatunlar)
antonio vivaldi
-
1678'de venedik'te doğdu. babası st. mark kilisesinin orkestrasında çalan usta bir kemancıydı. vivaldi henüz kendi eserleriyle ün kazanmadan önce babasıyla birlikte ikili keman konserleri verdi ve bu konserler tanınmasında da büyük ölçüde etkili oldu.
bir papaz eğitimi alan antonio vivaldi 1703 yılında resmen papazlık görevine atandı. ama aynı yıl başka bir işe daha girdi. ospedale della pietà adındaki bir kızlar yetimhanesinde keman öğretmeni oldu. buradaki görevi yetim ya da sakat kızlara keman çalmayı öğretmek ve onlara konserlerde seslendirmeleri için her ay iki konçerto yazmaktı. venedik'teki yetimhanede verilen bu konserler bir süre sonra bir gün konseri veren kızlarla tanışmak üzere katıldığı bir yemekten sonra, ayrılırken "bu çirkin kızların tümüne aşık" olduğunu yazar. bir süre sonra kent seçkinleri de kızlarını bu aynı yetimhane okuluna göndermeye başladılar. vivaldi daha sonraki yaşamının hemen hemen tümünü burada geçirdi. ne var ki operaya olan ilgisi onu sık sık venedik'ten uzaklaştırıyordu. 1710 yılında opera yazmaya başlayan vivaldi bundan sonra kendini özellikle opera yazmaya verdi. bilinen 49 operasından 22'si saklanıp bugüne kadar gelmiştir.
opera, her ne kadar vivaldi için önemli olsa da, bugün vivaldi'nin önemi bestelediği keman eserlerinde yatar. çok usta bir çalgıcı olan vivaldi'nin keman çalışını izlemiş olan alman gezgin johann friedrich armand von uffenbach onun için "kimse bugüne kadar böyle çalmadı ve bundan sonra da çalamaz" diyordu. yolculukları yüzünden pieta'dan ayrılan vivaldi, bu zamanlarda bile yetimhane için konçerto yazmayı bırakmadı. yaklaşık 230'u keman için olmak üzere, 450 konçerto yazmıştır. vivaldi operalarını sahneletmek üzere gitmiş olduğu viyana'da 27 temmuz 1741 yılında öldü. bundan sonra bütünüyle unutulmuş görünen vivaldi'nin adı yüzyılımıza dek pek tanınmadı. ancak 1920'den sonra yapılan araştırmalar sonucunda vivaldi'nin yüzlerce eseri gün ışığına çıkmaya başladı. ve 1960'lara gelindiğinde vivaldi özellikle "dört mevsim"i ile dünyanın en büyük bestecilerinden biri olarak kabul edilmeye başlandı.*
edit: opera sayısının son hali 45, keman konçertoları da 240.*
haklı olduğu halde susan insan
-
söz kesmez, bilet keser.
memur maaşıyla üniversitede iki çocuk okutmuş baba
-
süper bir insan kendisi. yememiştir, içmemiştir, gezmemiştir... varını yoğunu çocukları için harcamıştır. ne zaman aklıma gelse gözlerim nemlenir, ararım teşekkür ederim kendisine. seviyorum seni koca oğlan! :)
hostesbeyoglum sayfasında yapılan mükemmel espri
-
anlayamadigim icin gerizekali olduguma kanaat getirdigim espri. 4 bacak yapmak ne lan
bursa'da öğrenci abonmanın 100 tl'ye çıkartılması
-
31 mart 2019 yerel seçimlerinde akp'li adayın seçimi kazandığı bursa'da vuku bulan hadise;
"toplu ulaşım fiyatlarına yeni düzenleme
yeni düzenleme ile; abonman kart kullanan öğrenciler şehir içi seyahatlerini 160 binişe sahip 100 tl’lik kartla biniş başına 0,63 tl’ye yapabilecek."
istanbul'da imamoğlu'nun aylık öğrenci akbili 50 tl olacak beyanına itiraz ederek şov için 40 tl teklifinde bulunan zihniyet bursa'da aynı fiyatı neden önermedi merak konusudur?
viski denince aaa jack daniel's hocam diyen adam
-
izmir denince "aaa boyoz yiyeceksin" diyenle, urfa denince "aaa kebap yiyeceksin" diyenle, portakal denince de "aaa vaşinton hocam" diyen aynı adam. dünyanın en aklına ilk geleni söyleyen insanı. yani tırtın allahı. öeeh. viskiye kola da katar bu. pfff .ss