ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
türk nasa'sına isim önerileri
-
türkiye cumhuriyeti ulaştırma denizcilik ve haberleşme bakanlığı havacılık ve uzay daire başkanlığı uzay araştırmaları kısım şefliği.
evrim teorisi
-
limon kimyon zorro evrim teorisi defterine ek
1337. gün.
-evrim karşıtları daha önce açıklanmış konuları yeniden soruyorlar. deneklerin okuma alışkanlıklarında bir gelişme kaydedilemedi.
-denekler halen aynı hatalı argümanlarla evrimi çürüttüklerini sanıyorlar. argüman üretme ve destekleme konusunda ilerleme kaydedilemedi.
-denekler halen evrim teorisinin insanın maymundan geldiğini iddia ettiğini sanıyorlar. yeni bir bilgi edinme kabiliyetinde gelişme kaydedilemedi.
-deneklerin anadillerindeki yazma kabiliyetleri halen en temel dilbilgisi kurallarını ihlal edecek seviyede. el göz koordinasyonları yahut derinlemesine bilgi edinme kabiliyetleri genetik düzeyde hatalı olabilir.
-denekler evrim ve evrim teorisi arasındaki farkı halen öğrenemedi. ikisi aynı şeymiş gibi davranmaya devam ediyorlar.
-denekler karşı çıktıkları evrim teorisinin yerine alternatif bir bilimsel çözüm önermiyorlar. yapıcı yaklaşımdan hala uzaklar. bilimsel vandalizm karakteristik gösterge olarak kullanılabilir.
-denekler halen bizi konuşturmuyorsunuz diyerek duygusal tepkiler gösteriyorlar. oysa bununla kast ettikleri şey "hala bizi onaylamıyorsunuz". buradan deneklerin ortaya koydukları kaynaksız argümanlara körü körüne inandıkları sonucuna varabiliyoruz.
-denekler evrim teorisini ideoloji olarak algılamaya devam ediyor. hiçbir bilimsel makalede herhangi bir dini görüşün yer almadığı defalarca anlatılmasına rağmen böyle düşünmeleri eğitilebilir olmadıkları konusundaki şüpheleri güçlendiriyor.
-denekler halen her sorularına tek tek cevap verilsin istiyorlar. başkasının aynı sorusuna verilmiş cevabı arayıp bulmayı tercih etmiyorlar. araştırma kabiliyetlerinde ve tembelliklerinde değişim kaydedilemedi.
-denekler daha önce başkası tarafından sorulmuş ve detaylıca cevaplanmış bir sorunun aynısını sorduğu halde, cevap alamazlarsa bunun verilecek bir cevap olmadığı için olduğunu sanıyorlar. herkese tek tek cevap verilmesi gerektiğine olan inançları altı boş bir özgüvenin göstergesi olarak kaydedildi.
sanırım artık çalışmalarımızın geleceğinden şüphe etmeye başlayabiliriz.
devrimcilerin dia-sa'yı kamulaştırması
-
gençliğinde ankaralı bir devrimci olarak istanbul da kurumun genel merkezinde aktif rol almak için gittim
istanbul daki devrimci çeşitliliği ilk başta beni şoka uğrattı aslında
herkes devrimciliği kendi dünyasına göre yorumluyor ve ona göre davranıyordu
evrensel literatürmüş
devrimciliğin etik anlayışı ve hoşgörüsüymüş
nerdeeeee
ev tutmamız gerekiyodu
bende beşiktaşta bi teras katı buldum
şahane bi manzara
binanın sahibi ve sülaleside o binada oturduğu için biraz sorun yaşıyacağımızı düşünerek işe giriştim
ne devrimciliğimizden nede solculuğumuzdan bahsettim
eğer devrimciyiz veya solcuyuz deseydim o manzara, o teras yalan olucaktı
3 kuzeniz hikayesiyle girdim, kurumdan bir arkadaşın anneside geldi kefil oldu
devrimciyiz deseydik evi vermiceklerdi , çünkü hacı amca devrimcileri sevmezdi diye değil
devrimcilerin kira borcu takmadığı tek bir yer yok
hesap ödediği nadir yerler var
devrimcilik bu değildir çok konuştum kurumda ama anlatamadık açgözlü pinti materyalistlere
daha da rezaletini yaşadım,
bi sabah evden çıktık
beni güç bela uyandırdılar ve yarı uykulu yola düştük kuruma gitmek için
yolumuzun üstünde bir süpermarket var ve ordan kahvaltılık bişeyler alıncak
girdik içeri bi ton gezdik aldık falan kasaya geldik ben cebimdeki 20 liği arkadaşa uzattım
gerek yok ya aslı ödüyo dediler neyse ben hala uyuklama modundayım
kuruma geldik ve kızlar kahvaltı hazırlarlarken, süpermarketin sahibinin bizim kuruma ne kadar çok yardım yaptığını falan da öğrenmiş oldum
eski devrimcilerdenmiş o da, zamanın hızlılarından...
kızlar kahvaltıya çağırdığında gözlerime inanamadım
masada ne arasan var, yuuuhhh naptınız dedim
pis pis gülüşleriyle aslında sadece ekmek ve peynir parası verdiklerini öğrendim
vay amk dedim ya
adam o kadar yardım etsin siz gidin onun marketini soyun
şakamısınız lan
bendenizde yüksek tansiyon olması nedeniyle sinirlendiğimden başıma giren ağrıyla balgamlı bi tükrük salladım masaya
bi kaç gün sonrada 18 saatle doğu ekspresle geldiğim ankaradan
uçakla 50 dakikada döndüm
devrimcilik hikayesine de o günlerden beridir girmiyorum
çünkü bu ülkede gerçekten sosyalizmin ne olduğunu bilmeyen devrimciler
hayatında nutuk adlı eseri okumamış kemalistler
kuran açmamış müslümanlar var
sokrates
-
"ebe olan annem nasil var olan bir bebegin dunyaya gelmesine yardimci oluyorsa ogretmen de ogrencisine yeni bir sey ogretmez. ancak, onun aklinda var olan bilgileri gun isigina cikarir. cunku bilgiler dogustan aklimizda vardir."
sokrates
fbi'ın özel ajanlar için yaptığı test
-
5'te 0 yaparak arka sokaklar ekibine dahil olduğum test.
rıza babadan görev bekliyorum.
yazmaya cesaret edilemeyen facebook yorumları
-
bir üstteki çirkin kızın fotoğrafına: "çok güzel olmuşsun canıııım" yazan seçil kızımıza: "senin samimiyetini s.keyim seçil" yazamamaktır.
ekrem imamoğlu'nun ibb seçimini kaybedecek olması
bülent serttaş'ın oryantal didem'e bakmaması
-
mantıklı harekettir. böyle dansöz mü olur amk.
ilk kimin aklına geldiği merak edilen şeyler
-
(bkz: kek)
her bir malzemenin ayrı ayrı gelişim sürecini düşünsene. buğdaydan un, pancardan şeker, ayçiçekten yağ, kakaodan çikolata, kabartma tozu... bunları tek tek icat et, sonra karıştır, önceden ısıtılmış fırında pişir... kesin uzaylılar bize öğretti.
hami mandıralı
-
almanya'dayken roportaj yapiyolar..
- nasilsin hami, mutlu musun?
- saaanki baska bır dünyadan geeelmis cibiyim.. macta yeniliyoruz, ben uzuluyorum kola iciyorum, onlar eglenip bira iciyorlar. ben boyle bir sey cörmedim..
- almanca nasil?
- bana dediler, almanca ogreneceksin. ben bu yastan sonra almanca ogrenip ne yapacagim?
bi de unutulmaz
- hami penalti kacirdin, ne diyosun?
- canim sagolsun.
diyalogu vardir..