hesabın var mı? giriş yap

  • etrafımda gördüğüm sayısız güzel kadının evleneceği gün palyaçoya dönüşmesinden çıkardığım sonuç. çevremde birçok kişi aynı fikirdeyken, muhteşem yüze sahip kadınların o gün yüzlerini boya badanaya boğarak neden çirkinleştirdiklerine anlam veremiyorum.

  • fetö'den daha az tehlikeli ve daha çok kripto oldukları için bu gruplarla mücadeleyi emniyet değil sosyal medya ve müge anlı yapıyor. sonra da muasır medeniyet, sonra da ahlaklı nesil.

  • önce kitle oluşturmak gerekirdi. çünkü direk mevzuya girersek delilikten ziyade ölümle burun buruna gelebiliriz.

  • bim'den içeri girildiğinde insanın dört bir yanını saran kocaman bir boşvermişliğin, zihnin en ücra noktalarına sirayet eden o anlamsız hiçliğin tüm bedendeki tezahürüdür. evet, gözyaşartıcı bir gerçek bu anlamsızlık. o gelişigüzel sıralanmış, ilk bakışta reçel mi yoksa otlu peynir mi olduğu anlaşılmayan ürünlerin arasından geçerken, sağa sola atılmış kolilere basa çarpa ilerlerken hissedilir. çalışanların o android görüntüsünü izlerken sorgularsınız hayatı. neden allah'ım, neden!!? diye isyan edersiniz ama artık çok geçtir her şey için. bim'in sarmalları arasında yok olmaya, hiçliğin içine doğru yol almaya başlamışsınızdır çoktan. çok geç. evet. çok. geç.

  • yılmaz özdil'in mustafa kemal kitabı, özel baskıyı saymazsak bir milyondan fazla sattı. diğer kitaplarının da az buz satmadığını biliyoruz.

    toplu satış vs. saymazsak türkiye'nin en çok satan gazetesinin, en çok okunan yazarı.

    severiz, sevmeyiz ayrı. kitaplarını beğeniriz beğenmeyiz ayrı. bunlar subjektif şeyler. evinde kaçak yapı varmış yokmuş; o da kendi sorunu ve eğer yaptıysa yanlıştır, cezası normaldir.

    lakin bu adamın 4-5 milyona ev almasına şaşırmak, temel iktisattan, arz-talepten, popülerliğinin nasıl bir maddi karşılığı olduğundan anlamamaktır.

    tokiden ev kurasına girse mutlu mu olacaktınız?