hesabın var mı? giriş yap

  • halk derken dersim halkını kastediyor sanırım. zira sosyal medya kullanmayı bilmiyor olamaz. yoğun tepkiyi görüyordur. olan bizim kara dantelli gençliğimize oldu. mabel matiz'den alıntı yaptım. belki debeye girerim.

  • asosyal insan çevresi tarafından sosyalleşmeye "zorlandığında" geçiştirerek kibarca reddeder, yalnıza ise teklif eden dahi olmamıştır.

  • doğaüstü birtakım olaylar. diyelim derstesin, hoca sözü sana verdi. dönüp de sana bakıyorsa, ohaaaa.

    kesin seviyor lan.

  • cok fazla yumusak gorunen kadinlardir. onlara bagirirsiniz, ses etmezler; kapris yaparsiniz, aglarlar uzulurler ama affederler; ustelik inanilmaz guclu dostluk baglariyla sizi sararlar. o kadar siki sararlar ki bazen bogulursunuz, cok fazla severler, cok simartirlar. bir sure sonra bu hep boyle gidecek gibi gelir size. sikilirsiniz bu kadar ilgiden. bir de o kadar yumusak baslidirlar ki hani itseniz de geri donebilirsiniz istediginiz zaman, gibi gelir.
    tabi o oyle degildir.
    venus gizler ofkelerini, onlardan bile. uzun sure boyunca, siz aksi yonde cok zorlayana kadar sizi sevmeye devam ederler. ama herseyin bir siniri vardir, onun sabrinin bile. katlanamadigi seylerden birincisi yalandir. yalan soylerseniz sabirli davranmayabilir. ikincisi ikiyuzluluktur, entrikadir. cok durusttur boga kadini, dayanamaz entrikaya. sirf bu nedenle bile olsa akrep erkegiyle aralarindaki muthis cekime ragmen genellikle mutlu olamazlar.
    diyelim ki azimli bir insansiniz, veya bir takim ruhsal sorunlariniz var, ya da sadece sikildiniz, boyle bir arkadas istemiyorsunuz.
    birinci etap yalan soyleyin. bunun kiskirtmayacagi bir boga insani bulamazsiniz. cok guclu ikizler etkisi alanlar bile ancak yalan soyler, ama kendilerine soylenmesine tahammul edemezler.
    sonrasinda bir sekilde ikiyuzlu davranin, incitin duygularini. o kadar incitin ki sevgisinin karsiliksiz olduguna inansin. burasi cok zor yalniz, sabit fikirlidirler. onlar birini severse bunun asla degismeyecegine ve hep karsilikli olduguna inanirlar. yani cok zorlu bir ikna sureci sizi bekliyor.
    size verdigi sirlarla baslayabilirsiniz. ama daha etkilisi bu sirlari dogrudan degil yalanlarla karistirarak anlatmanizdir.
    ornegin, "su cocuk benden hoslanmiyordur umarim, hoslaniyorsa cok kotu olur, ben onu hic istemiyorum" sozunu baskalarina "dusunsene, su cocuga bile yavsiyordu" seklinde iletirsiniz. harikasiniz.
    uzun bir sure yeterince caba gosterirseniz size olan sevgisini oldurursunuz. ne kadar guclu bir sevgi olmus olursa olsun. ne kadar buyuk bir bagliligi da olsa bir noktada geri donecektir.
    iste o noktadan once emin olmak gerekir, bu insandan gercekten kurtulmak istiyor musunuz? cunku sabit fikirlidir iste, gittiginde geri donmez.
    ondan sikildiniz, degisiklik ariyordunuz, bir iki hareketi sizi rahatsiz etti ve bu basarili planla onu kacirdiniz. muhtesem. ama geri alamazsiniz.
    boga inadini bir kez kirabilirsiniz. ikinci sansi vermezler.
    kotu niyetten degildir. sadece cok zor guvenen bir burctur, o kadar pozitif ve olumlu gorunmesine ragmen. aslinda icten ice cok korkar, terkedilmekten, aldatilmaktan. bu nedenle cok az insani cok yakinina alir. eger siz de onlardan biri idiyseniz, ve gittiyseniz, ici kan aglasa da sizi unutacak ve devam edecektir. hayat devam ediyor diye degil. o sevdigi hicbir seyi hayata feda etmez. sizi unutur. cunku sizi artik sevmiyordur.
    bir insanin icindeki sevgiyi oldurmek zorlu ve insanlik disi bir mucadeledir. yine de tebrik ederiz. artik her telefonunuza ne kadar mesgul olursa olsun yanit vermeyecek, sizin icin hayatindaki diger herkesi ikinci plana atmayacak, sirf siz mutlu olun diye pasta yaptirmayacak size dogum gununuzde, sizi sevmeyecek artik. can sikintiniz gecmistir muhtemelen, daha eglenceli bir hayata adim atiyorsunuz..

  • 2-3 yabancı arkadaş edinir ve facebook'ta twitter'da ingilizce iletiler anında başlar. bununla da kalmaz, geri kalan 2819329 türk arkadaşının türkçe iletilerine bile ingilizce karşılıklar vermeye başlar. amaç: yabancı arkadaşlarım var + sadece 1 haftada ingilizce öğrendim + ingilizce benim için bir sınıf atlama aracı.

    devamında ise kafalar ortaya yuvarlak biçiminde getirilmiş* erasmus pozu...

    ek olarak da, okudukları taşra üniversitesindeki yaşamlarına geri dönünce, "ayy polonya'yı / letonya'yı / bilmem nereyi çok özlüyorum. artık türkiye'de yaşamak boğuyo abi yaaa" nidaları... ve tabi ki feysbukunda, mezun olduğu taşra üniversitesi yerine akademizia polska bilmemne hrvstsyjayka falan. amaç: avrupa' da okudum ben.

    eyvah eyvah! nasıl da unutmuşum. bir de ota boka lol, awesome tabi ki!

    not: bu tanımı yalnızca kezbanlara değil, erasmus abazanı mal erkeklere de armağan ediyorum.

  • ayni amcamiz yaz vakti konya merkez'de askili t-shirt le yürüyen ayni kizimizin suratina 'tu ahlaksiz, sizin yüzünüzden ahlak-ar-namus kalmadi' diye tükürecektir.

  • frida kahlo, diego'dan vazgeçme eşiğini şöyle açıklamıştır:

    "kötü günümde yanımda olmadığın zaman vazgeçtim.
    canın sıkıldığında benimle paylaşmadığını, kırılacak veya tedirgin olacak olsam bile düşüncelerini açıkça söylemediğini anladığım zaman vazgeçtim.

    bana yalan söylediğini anladığım zaman vazgeçtim.

    gözlerime baktığında kalbinle bakmadığını ve bana hala söylemediğin şeyler olduğunu hissettiğimde vazgeçtim.

    her sabah benimle uyanmak istemediğini, geleceğimizin hiçbir yere gitmediğini anladığım zaman vazgeçtim.

    düşüncelerime ve değerlerime değer vermediğin için vazgeçtim.

    ağrılarımı dindirecek sıcak sevgiyi bana vermediğinde vazgeçtim.

    sadece kendi mutluluğunu ve geleceğini düşünerek beni hiçe saydığın için vazgeçtim.

    tablolarımda artık kendimi mutlu çizemediğim ve tek neden “sen” olduğun için vazgeçtim.

    bencil olduğun için vazgeçtim.

    bunlardan sadece bir tanesi senden vazgecmem için yeterli değildi çünkü sevgim yüceydi.

    ama hepsini düşündüğümde senin benden çoktan vazgeçtiğini anladım.

    bu yüzden ben de senden vazgeçtim.

    frida kahlo"

  • yav ben gerçekten işin donunda değilim de;
    30 milyon tl'lik dairenin mutfağına banyosuna bak. ben sırf işin buyundayım. 30-40bin tl harcayıp düzgün banyo ve mutfak yapmak varken şu rezilliğe bak.

    ben bu ülke insanına katlanamıyorum. gerçekten katlanamıyorum. bu kadar estetik kaygıları olmayan bir millete katlanamıyorum. 4 duvarı görse yeter, oturduğu yeri güzelleştirmeye çalışan yok.

    adam 30 milyon tl lik daireye gecekondu mutfağı iliştirmiş.

    edit: yav şu "onların geliri düşüktür. miras kalmıştır" mesajlarını anlamıyorum. ok, geliri düşükse yalıyı kiraya verir. en aşağı 10k-15k kira gelir. onunla da kendi bütçesine göre bir eve çıkar. biz de bu görüntü kirliliğini çekmeyiz.