ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
arka kamera kasasında 2 tane süs kamera vardır
-
üstelik “herhangi” yazmayı bilmeyen bir markadır. rezilliktir.
facebook eskiden var olsaydı olabilecekler
-
bülent ecevit : ayşe tatile çıktı (5 hours ago)
bülent ecevit : bülent has just checked in to cyprus via foursquare. (22 minutes ago)
31 aralık 2014 birgün gazetesi manşeti
-
en az 31 aralık 2013 birgün gazetesi manşeti kadar anlamlı, en az onun kadar acı verici, en az onun kadar bileyici...
tivitte:
https://twitter.com/…tesi/status/550022938032746496
doğrudan görsel linki:
https://pbs.twimg.com/…ia/b6is8lrcyaefrhq.jpg:large
elinize sağlık birgün emekçileri. var olun.
11 mayıs 2014 aziz yıldırım'ın çıldırması
-
- i love you aleex, i love you aleex...
- ahlaksızlar!!! paralı köpekler!!!
- kızmayın sayın başkanım güzel bir şey söylüyoruz!..
üzüm keserek 3000 dolar kazanan boğaziçili
-
artık şu sırt çantalı ''çılgın'' interrailci arkadaşlar baymadı mı?
ekşi sözlük rakıbuddy aranıyor ilanları
-
sarhoş edip zikicek galiba
17 temmuz 2021 istanbul sıcağı
-
yav he izmir sıcağı he. en soğuk izmir, en sıcak izmir, en boyoz izmir. gelin de görün nasıl bir nem var burada. herhangi bir kıyı şehri nasıl rahatsız edici derecede sıcak ise burası da öyle. ne eksik ne fazla. üstüne betonlaşmanın getirdiği sıcaklık ve rüzgarı kesmesini de ekleyin tabii. nefes alınmıyor.
fakir fukaraya vermek bereket getirir
-
işçinin hakkını verirken neden sadaka verdiklerini düşünüyorlar anlamak güç.
t: türkiye cumhuriyeti maliye bakanı nureddin nebati'nin profesyonel(!) açıklamaları.
tarlaya terk edilmiş helikopter
-
tarla sahibinin yapması gereken tek şey helikopter'in sileceklerini kaldırmaktı. bence.
eşşek değilse anlar oraya park edilmeyeceğini.
gür akad
-
gür'le tanışmam galiba 95 yılı.
anadolu yakasında toplam 4 sahnenin olduğu yıllar. çekirdek sanatevi , amfora , minder (bağdat caddesi) , rubin (üsküdar- salacak)
ben beyoğlu akademi'de çalarken askere gidip gelmişim , (bkz: cevdet canel) minder bar'dan ayrılıyor yerine sevgili (bkz: zafer şanlı) beni öneriyor.bir deneme yapılacak sahne öncesi , içeride amaçsızca dolanan 2 tip var...neyse çalıyor söylüyorum onaylanıyorum ve başlıyorum yaklaşık 3 sene sürecek macerama..o iki kişiden biri sevgili gür imiş ve benim uygunluğumu o kontrol etmiş )) o zamanlar tarkan'a çalıyordu sevgili (bkz: recep özçakır) ile beraber...
her akşam gelir , mustang'ini park eder , jack daniels'ını söyler saatlerce müzik , sohbet vs ardından neredeyse sabaha karşı herkes evlerine dağılır.
dünyanın hangi ülkesinde , hangi şehrinde olursa olsun müzik yaptığında "kim lan bu böyle" dedirtecek , herkesi pür dikkat dinlemeye sevkedecek , tanışmak için kulis kapısında kuyruk oluşturacak , dünyanın tüm sahnelerinde yer alabilecek büyük gitaristtir.
sadece gitar tekniği , hızı vs değildir konuşulması gereken. doğaçlamalarındaki armoni anlayışı , bunlar arasındaki geçişler müzik anlayışı vb onlarca artılarını konuşabiliriz.abi , dost , dosdoğru insandır... tek eksiğini yazayım...sigarayı allah aşkına bırak gür abi..
yazarların koleksiyonunu yaptığı ilginç nesneler
-
simdi biraz fantastik gelebilir; ama gercek.
iki yil once bitirdigim, oncesinde de iki yil suren bir dunya turu seruvenim oldu. katildigim gemi ile okyanustan okyanusa, limandan limana dolanmistim. yasadigim bu donemi yillar sonra hatirlamami saglayacak anilar biriktirme karari almistim ilk adimimi attigimda disari. bu minvalde, en basta cok klasik olan gittigim ulkelerden magnet ya da kartpostal biriktirmek geldi aklima ama sonra cok siradan buldum bunu ve vazgectim. ne yapsam diye dusunurken aklima cok zor ama inanilmaz bir sey geldi.
bitirebilmem yillarimi aldi; ama degdi.
amerika'sindan japonya'sina kadar, hindistan'dan isvec'e kadar, portekiz'inden tut da turkiye'ye kadar butun maviliklerden gectim. ve bu seyirler sirasinda geminin arkasindan sarkittigim kucuk bir kova ile sular topladim ve bir kavanozda biriktirmeye basladim. gunu gelip de son okyanus suyunu kavanoza aldigimda hedefime ulasmistim. bir kucuk iksir sisesi aldim ve butun topladigim sulardan birer kasik alarak o sisede harman yaptim.
dunyanin dort bir yanindan topladigim, tam yedi denizin suyu var bende. bir gun karsima biri cikar da evlenecek olursam, mustakbel kisiye teklifimi sacma bir yuzukle degil, emegimi verdigim bu kucuk sise ile yapmayi dusunuyorum. mecaz anlamda degil, gercekten dunyayi avuclarina sermis olacagim.
apple'da 17.000 dolara satılan kol saati
-
mudodaki kütük, beymendeki trençkottan sonra ekşi sözlük ahalisine 2015 armağanım olsun.
1 - > http://store.apple.com/…oduct=mj3k2ll/a&step=detail
2 - > http://store.apple.com/…oduct=mj3g2ll/a&step=detail
türkiye satış fiyatlarını da vergilerle beraber yaklaşık 3,5 katı olarak tahmin edebiliriz, sıfır km astra falan alınıyor galiba.
an itibariyle türkiye mağazasında da yok henüz, sessizce koyarlar gece.
peşin edit: rolex, tag heuer, seiko veya bilimum isviçre kurmalı saatleri falan diye mesaj atıp lüks kültürünü öne çıkarmaya çalışan olursa keserim bileklerinizi. normalleştiremezsiniz. saat. saat. saat.
dipnot: sayın bakanım sizi kesmez, varoş işi bunlar.