ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
5 kankaya eşlerinin yaptığı tişört şakası
-
son dönemlerde izlediğim en güzel şaka.
anneleri giydirmiş gibi sırayla gelmeleri,
hiç kasıntılık yapmadan şakaya gülmeleri tebessüm ettirdi.
acun ılıcalı'nın kedili tişörtü
-
insanları bunu yapmaya mecbur bırakmış olan tişörttür.
ohal nedeniyle jiplere el konulması
-
fakir olmaktan mutlu olacagim hic aklima gelmezdi
insan dışkısının otomobil yakıtı olacağı gün
-
(bkz: kurşunsuz benzin 95 boktan)
joffrey baratheon
-
ekşi sözlük linç ekibinin yeni hedefi. arkadaşlar sırf tipini beğenmiyorsunuz, hoşunuza gitmeyen eylemlerde bulunuyor diye 16 yaşında bir çocuğu hedef gösteremezsiniz.
--- spoiler ---
şaka lan şaka. sülalesini eşşekler kovalayasıca lannister piçi
--- spoiler ---
uyuyakaldığı için kavimler göçü'nü kaçıran adam
-
çok talihsiz bir insan. gece çok geç yatmış, ''ya neyse 3 saat uyurum, kalkar göçerim'' diye düşünmüş. ama uykusu ağır belli ki, uyanamamış, çok yorulduysa demek ki yığılıp kalmış herif.
sonra bir uyanıyor ki, eş, dost, hısım akraba göçetmiş, onların yerinde başka başka herifler, başka başka tipler. ''ulan ben vizigottum yaa, bu hunlar nerden çıktı şimdi'' diyor, adamların dilini bilmiyor, kültürünü bilmiyor, çok zor...
''kalabalıklar içinde yalnızım'' derler ya, işte o yalnız bu heriftir.
dolabında muz çilek kivi ve ananas olan insan
-
dolaptan kasıt buzdolabıysa, muzu buzdolabına koymaması gerektiğini bilmeyen kişidir.
dolmuşta dört mevsim çalan şoför
-
eger kendi caliyorsa ekstra takdir ettigim sofor. bu devirde hem keman hem direksiyon kolay degil.
0.
yaran inci sözlük entry'leri
sözlükçülerin başından geçen doğaüstü olaylar
-
on yıl falan önce, bir yaz vakti ailecek köydeyiz. o zamanlar babamın en sevdiği çocuğu olan tofaş marka 92 model doğanımızı alıp arkadaşlarla köyün üst taraflarında bir tepeye içmeye gidiyoruz. birkaç kişi daha katılıyor bize sonradan, kalabalığız, içip eğleniyoruz. tam sabahın dört buçuğunda araba yanmaya başlıyor alttan, muhtemelen kuru otlara atılan bir sigara yüzünden. hep birlikte güç bela söndürüyoruz arabayı, motordaki kablolar yanmış, kaporta falan kararmış. sabah altı gibi eve dönüyorum, ne işi varsa o saatte babam avluda karşılıyor beni, dikilmiş bahçenin ortasına, eller arkada bağlı, üstünde atleti, altında çizgili picamasıyla, benim yüzüm falan is içinde, üst baş rezil, kollarımda ufak yanıklar var ama o hiç bakmıyor bile yüzüme, "baba" diyorum, bi yalanlar falan kıvırıcam, fırsat vermeden "sus, içeri git" diyor gözlerini arabadan hiç ayırmadan, içeri giderken anneme sokuluyorum, "ne işi var ya bunun bu saatte ayakta" diye soruyorum, "ne bileyim oğlum, sabahın dört buçuğunda kalktı, içim yanıyor hanım dedi, bir daha da uyumadı, dikildi orda" diyor. ulan diyorum aşka bak, adam telepatik bir bağ kurmuş arabayla, saniyesinde hissediyor, orda yanan ben olsaydım umrunda olmazdı adamın yeminle, devam ederdi horul horul uykusuna ama arabanın lastiği bile inse kalkar sabah dörtte "nefesim kesiliyor hanım" diye.
bilgisayar oyun tarihinin en şerefsizi
-
bazen gülümsemesiyle kalplere girip sırttan vurur bu şerefsiz oğlu şerefsiz. bakınız şudur: http://twitpic.com/5g3lbs
edit: bir sürü "bu ne?" mesajı aldım. arkadaşlar hepiniz genç misiniz allasen? bu sözlüğün ortalama yaşı kaç oldu? bu yaşa göre 27 yaşındakilerin bir ayağı çukurda mı? gözleri toprağa mı bakıyor?
dertlendim.
bu arkadaşın ismi lakitu