hesabın var mı? giriş yap

  • türkiye için yapılacak en iyi hamleyi yaptı ümit özdağ. diğer egoist liderler gibi kendisini aday göstermedi. açık açık ülke için en iyi adayı söyledi.

    bu bile ümit özdağ'ın ülkesini ne kadar sevdiğini gösteriyor. adamın derdi kendisi değil ülkesi. 10 yıldır seçim kaybedip hala kendisini aday gösteren, koltuğu bırakmayan birini destekleyenler utansın.

  • nerdeeeen nereye denilebilecek bir tabloyu ortaya koyar. misal, istanbul o yıllarda birmingham'ın dörtte üçü kadar iken bugün 15 katıdır.

    1- london: 6,507,000
    2- paris: 3,733,000
    3- berlin: 2,644,000
    4- manchester: 1,920,000
    5- vienna: 1,770,000
    6- birmingham: 1,360,000
    7- saint petersburg: 1,347,000
    8- essen-ruhr: 1,300,000
    9- moscow: 1,096,000
    10- leeds: 1,004,000
    11- hamburg: 983,000
    12- liverpool: 963,000
    13- ıstanbul: 900,000
    14- glasgow: 867,000
    15- budapest: 861,000
    16- warsaw: 711,000
    17- newcastle-upon-tyne: 688,000
    18- brussels: 650,000
    19- naples: 610,000
    20- barcelona: 552,000
    21- madrid: 540,000
    22- prague: 535,000
    23- milan: 524,000
    24- amsterdam: 524,000
    25- munich: 519,000
    26- lyon: 508,000
    lille: 500,000
    marseille: 479,000
    kattowitz/katowice: 440,000
    rome: 414,000
    rotterdam: 372,000
    lisbon: 359,000
    bucharest: 286,000
    kiev: 258,000
    athens: 181,000

  • sene başında arsenal ile kafa kafaya oynadı şampiyonlarlar ligini tek golle kıl payı kaçırdı arsenal bitmiş dediler. tottenham geldi üst düzey iki maç sonunda tottenham'ın üzerinde grup birincisi oldundu "abi tottenham bitmiş" dediler. liverpool ile eşleşildi premier ligde son dokuz haftada tek mağlubiyeti yoktu ancak son dakika tartışmalı bir penaltıyla anfield road'da mağlup olundu suarez'den sonra liverpool bitti dediler ..

    diğer yakada dordmund gerçekten bitmiş bundesliga'nın dibine kazık çakmıştı. 2 maçta dörder tane yuvarladı, "abi dordmund avrupada başka oynuyor" dediler.. haa bu arada bitmiş arsenal u-17 kadrosuyla dört tane çaktı "abi adamlarda altyapı var" dediler.

    neyse bizim kadromuz yetersiz beyler, siz kendi kadronuzun hayrını görün..

  • 36 kişinin öldüğü tren kazasının ardından yunan ulaştırma bakanı istifa etmiştir.

    https://www.25newsnow.com/…kills-16-hurts-least-85/

    45 bin kişinin öldüğü türkiye'deki depremden sonra istifa eden olmamıştır.

    edit: bir tane uyarı geldi. bahçeli beşiktaş üyeliğinden istifa etmiş :))))
    edit 2: vay arkadaş, halbuki ne de sevinmiştim... bahçeli'nin üyeliği aidat ödemediği için düşmüş :((( istifa yok yani...
    edit 3: "bahcelinin üyeliği düşmemiş. üyelik iptal dilekçesi göndermediği için üyeliği devam ediyor. borcu da yokmuş." gelen mesajlardan biri bu. hadi görevinden istifa eden yok, bari en azından spor kulübü üyeliğinden istifa eden bi tane siyasimiz olsaydı :(((

  • "eğer ülkeme yararlı olacak, diğer ülkeleri mahvedecek bir şey biliyorsam prensime önermem; çünkü ben önce bir insanım, sonra bir fransız’ım. ben zorunlu olarak insan doğdum ve tesadüfen fransız oldum."

    montesquieu

  • popüler kültürden o kadar uzağım ki başlığı görünce naci görür hoca bir basın toplantısı yaptı, diğer uzmanlar da destek oldular, akademisyenlerden beklenen istanbul depremi için son çağrı falan sandım. başlığı açtım kıvançlı berenli ağlak soslu aşk filmi çıktı.

  • yazık değil mi o hayvana ? hayvanı katletmişsin, sonrada gelip utanmadan başlık açmışsın, birde bunu başarı telakki ediyorsun. gibi şeyler söyleyeceğimi sanıyorsan yanılıyorsun.iyi olmuş öldürdüğün.

  • bu bölümden mezun olursanız inanılmaz bir genel kültür elde edersiniz. biraz da kendini geliştirmeyi seven biriyseniz her alanda bir söyleyeceğiniz olur. hele iyi bir üniversitedeyseniz sadece edebiyatla sınırlı kalmazsınız. psikoloji, felsefe, film/tiyatro eleştirisi, çeviri, tarih ve hatta fen dersleri bile alırsınız. lakin türkiye şartlarında yapabileceğiniz en iyi şey akademide devam etmektir. öğretmenlik bölümüyle karşılaştırmak ise başlı başına yanlıştır. iki bölümün dil puanıyla girilmesi haricinde uzaktan yakından alakası yoktur.

  • kardeşle oyunu bitirip sıkıntıdan ne yapacağımızı şaşırdığımız bir anda helikopterle ordan oraya gezerken bir gökdelenin üzerinde keşfettiğimiz getalife yazısı. get a life, çok fazla oyun oynayanlar için söylenen bir sözdür ve git kendine bir yaşam kur manasına gelmektedir. akabinde playstation kapatılır gidilir insanlığa faydalı şeyler yapılır. *

  • başıma gelen bok gibi durum…

    2 gün önce evlendik, çıkıp tatile geldik.
    tamamen tesadüf eseri zaten şüphelendiğim bir kadınla aldatıldığımı öğrendim.

    hayatımda hiç bu kadar boktan, anlamsız bir durumun içinde bulmamıştım kendimi.
    bir insan hayatındaki insanı hem aldatıp hem neden evlenir? 2 gün geçmişken alınan ayrılık kararı ailelere nasıl açıklanır? peki ya aldatıldığım günler… anlar… iş çıkışı yorgun argın sırf düzen otursun diye eve iş yapmaya gittiğin anlarda bile evleneceğin insanın o’nunla olduğunu, seni aldattığını öğrenmek… bilen bir ton insanın olduğunu görmek… onların da nikaha gelmesi ve sana acıdılar mı arkandan mı güldüler düşünürken kendini düşünceler arasında kaybetmek… seni aldattığı anlarda saf saf hazırlıklarla ilgili bir şeyler gönderip sorduğunu fark etmek…

    hayatımda daha büyük kötülük, daha büyük kalpsizlik çok az görmüşümdür. daha bir konfor alanımın bile olamadığı evden 900 km uzakta, evsiz ve kimsesiz stresten gebererek kalakaldım. ailelere açıklamak… 2 gün önce kutlama yaptığın insanlara açıklamak… sonra hop bir anda tekrar hatırladığın ‘salak yerine konmuşluk’ duygusu.

    kimseye açıkça bahsedemiyor olmak, bir sevdiğine sarılıp haykıra haykıra ağlayamamak…
    gerçekten delirmelik bir şeyin içine insanın hayatındaki ‘en mutlu günleri’nden birinde düşmek benim gibi güçlü geçinen biri için bile çok dağıtıcı, çok çok zor bir şeymiş.

    allah iyi insanlarla karşılaştırsın duası bu insanlar yüzünden var. keşke beni de allah iyi insanlarla karşılaştırsaydı da bu duyguların altında ezilmek nasıl bir şey hiç bilmeseydim.

    ekleme: öncelikle yazılan destek mesajlarına ve entrylere teşekkür ederim. dönemiyorum ama okuyorum. entrylerde de mesajlarda da nasıl öğrendiğim sorulmuş: bilen, masamıza oturmuş bir arkadaşının kendisine attığı ‘silmenin unutulduğu’ bir mesaj sayesinde öğrendim. deştim, dahasını öğrendim.

    “şüphelendiğin biriyle neden evlendin” diyenlere ne diyebilirim ki çok haklılar.

  • -okul uzamış biraz. çok mu gezdiniz? ehe ehe ( gerizekalıca sırıtmaktadır)
    +üçüncü sınıftayken annemle babamı kaybettim.
    -ee..ıı..omf...başınız sağ olsun...

    (görüşmeden sonra)

    + alo anne! aldım lan işi. sen babama da haber var. he.