ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ünlü biriyle ilişki yaşamış sözlük yazarları
-
biraz garip bir şekilde yaşadığım olaydır.
2 sene öncesiydi. gezi parkı protestoları yeni yeni bitiyordu. ama insanlar pencerelerde tencere tava çalmaya, yolda yürürken alkışlamaya, arabadayken kornalara basmaya devam ediyordu az da olsa.
çocukluk mahallem olan zeytinburnu kazlıçeşme'den bir çocukluk arkadaşım askere gidecekti, mahallede onun eğlencesini yaptıktan sonra herkes şahinlere doluştu. 10 araba varsa 8 şahin 1 kangoo 1 peugeot 207 falan vardı. şahin hegemonyasının olduğu bir mahallede büyüdüm yani.
arabalara binildikten sonra başladık zeytinburnu'nu tavaf etmeye. semtin her yerini inlete inlete dolaştık. her kırmızı ışıkta inip meşale yakıyor, tezahürat yapıyorduk. zeytinburnu'nun bize dar gelmeye başladığını hissettik ve rotayı bakırköy'e çevirdik. orası bizim semtimize en yakın ve en elit semtti. zeytinburnu'nda büyüyen çocuk kız arkadaşıyla ilk bakırköy'e gider örneğin. bakırköy bir markadır zeytinburnulular için.
sahilden bakırköy'e doğru yardırıyorduk. ataköy sahildeki gelik restaurant'ın karşısındaki benzinlikte indik arabalardan başladık 'askerin kralı zeytin'den çıkar!' diye bağırmaya. arabaların hepsinde türk bayrakları dalgalanıyor. camlardan insanlar alkışlamaya tencere tava çalmaya başladı.
benzinliğin yanından geçen bi taksi bi anda benzinliğe doğru kırdı ve durdu. içinden uzun boylu, hatta dev gibi heybetli, yaşına rağmen dünya yakışıklısı bir adam indi. bi baktık tarık akan. orada bulunan herkesin çocukluğuna en az birkaç kere misafir olan büyük adam. herkes şok geçirdi, bazısı adamı göremedi hala 'bu vatan bizimdir bu böyle biline' diye tezahürat yapıyorlar. tarık akan bize doğru koşup 'gençler sizinle gurur duyuyoruz sizi çok seviyoruz' diyerek sarıldı. hayır ulan biz seni daha çok seviyoruz moduna girip biz de sarıldık adama.
evet, tarık akan bizim asker uğurlama eğlencemizi gezi protestosu zannetmişti. ama işin ilginç kısmı benim o akp'li çocukluk arkadaşlarım tarık akan'a sarıldıktan sonra 'hükümet istifa' diye bağırmaya başladı. çok garip şeyler oluyordu. arkada kalıp tarık akan'ı farketmeyen arkadaşlar onu görünce 'kovaladıkça kaçan ateşböceğim misin?' diye şarkı söylemeye başladılar hep bir ağızdan. adam da gülerek alkış tuttu. sonra koşarak taksiye döndü. biz de yola devam ettik.
anlatırken sanki saçma bi rüyaymış gibi geliyor ama gerçek valla.
edit: seni ve dimdik duruşunu çok seviyorum, çok özleyeceğim.
seni aldattım diyen sevgiliye söylenecek ilk söz
-
- ben seni aldatmadım.
boho chic
-
bunun bir de modern ile harmanlanmış versiyonu var: modern boho.
modern bohem iç tasarım, tasarımdaki kişinin rengini, dokusunu ve bireyselliğini ortaya çıkarmak için boho-chic vurgularla birleşen şık modern unsurların eklektik bir karışımıdır. bu tasarım tarzı esas olarak kalender şekilde yerleştirilmiş doku, desen ve renk katmanlarından oluşur.
bohem veya boho tarzı, bir yaşam alanının dekorasyon ve tasarımında kişisel, egzotik ve kurallara aykırı bir tarzdır. bohem tasarımın temel estetiğinin kişisel ve rahat olduğu söyleniyor. boho, başkalarına hitap etmek yerine sahibinin gözüne göre tasarlanmıştır.
boho tasarımlarını zenginleştiren ve söz konusu tasarımın marka özelliği olarak bilinen pek çok obje bulunmaktadır. bohem tarzdaki aynalar, farklı desenler, renkler ve nesnelerle birleşerek eksiksiz bir modern bohem tasarım dizisi yaratıyor.
modern bohem iç tasarımının temel kuralı şudur: kural yoktur.
kısa bir tarihçe
bohem tarzı iç tasarım, fransa'nın paris kentinde 19. yüzyıla kadar uzanıyor. o dönemin sanatçılarından, yazarlarından, göçebelerinden ve sanatçılarından büyük ölçüde etkilenmiş; yaratıcılığın kesinlikle paradan daha değerli olduğuna inananlar – orijinal bohemiler... toplum tarafından reddedilmek ve kabul edilmemek, istemeden de olsa o dönemin normlarını boşa çıkaran bir iç tasarım akımı başlatmalarına neden oldu.
adından da anlaşılacağı gibi bohem tarzı, alışılmamış olanı kucaklamak ve kurallara karşı isyan etmek anlamına geliyordu. içine modern bir hava katılmış; popülerliğini aştı ve dünya çapında yeni kabul ve popülerlik ufuklarına doğru hızlandı.
modern bohem iç tasarımı hangi özellikler tanımlar?
bu tarzın da ortaya koyduğu belirttiği gibi; bu temayı tanımlayacak bir dizi kural yoktur; yine de bazı yaygın şeyler temayı vurguluyor ve o bohem havasını veriyor. örneğin, modern bohem iç tasarımı tanımlayan belirli bir tür aydınlatma, renk paletleri ve eklektik desenler var. modern bohem iç tasarımın birkaç özelliğinin bir listesi:
renk: renkler nötrden canlı mücevher renklerinin karışımına kadar değişir. zümrüt yeşili, kraliyet mavisi, kırmızı ve pembelerin parlak tonları tarz sahibi bir alan yaratıyor.
şekiller: bu temada yeni şekiller oluşturmak yerine grafik şekiller ve desenler yaygındır.
estetik: bireyselliğinizi veya kişiliğinizi sergilemek için renklerin, dekorların ve desenlerin karışımı ve uyumu.
armatür kaplaması: altın, pirinç, gümüş ve krom gibi metalik malzemeler, temaya fikstür kaplaması sağlamak için son derece popülerdir.
dekor stili: genellikle el yapımı sanat eserleri veya seyahat hediyelik eşyalarından oluşur. rattan, ahşap veya peluş mobilyalar da birçok örtü ve yastıkla birlikte bu temaya çok yakışıyor.
dekor estetiği
bu tema sanatçılardan ilham aldığı için dekorun tablo, kilim, makrame gibi özgün şaheserlerle yapılması mantıklı; heykeller veya yorganlar.
bu tarzda “çok fazla” diye bir şey yoktur. dekoru geliştirmek için aplikler, kolye uçları, lambalar veya mumlar gibi çok sayıda ışık kullanarak rahat bir ortam yaratın. etli meyveler veya eğrelti otları gibi bitkiler de temaya canlandırıcı bir etki katar ve ayrıca; renk monotonluğu kırar.
çözüm
modern bohem iç tasarım teması, kendini ifade etme bölümünün diğer temalarla birlikte oynanmasına olanak tanıdığı için boho iç mekanlar arasında her zaman popülerdir. modern estetikle birleşen boho esintileri, kendini ifade etmeyi vurgulayan veya tasarımın arkasındaki kişinin gerçek kimliğini ortaya çıkaran kendine ait bir dünya yaratıyor.
redhack'i yakalama yöntemleri
-
valla bi ekmek kasasının altına bi bilgisayar koyun. sonra bi sopayla kasanın ucunu kaldırın. sopaya ince bi ip bağlayın ve uzakta bi yerde gizlenip beklemeye başlayın. açıkta bilgisayar gördüğünü sanan redhack hayvanı hemen gelecektir. kasanın altına girdiğinde ipi hızla çekin. tebrikler redhacki yakaladınız. emin olun benim yöntemim bazılarınınkinden daha güvenilir.
auroville
-
auroville, 1940'ların ünlü gurusu sri aurobindo ve annesi olan "görücü anne" tarafından düşünülmüş ve temelleri atılmış kentütopi.
25 sene önce ütopik bir fikir gerçekleştirilmeye başladı. 124 ülkeden gelen konukların katılımıyla hindistan’ın güneyinde "auroville" kuruldu, yani "gelecekdeki insanların uluslararası şehri". bu zihinsel bir deneyimdi. bütün iyi niyetli insanların bir arada yaşayacakları ve sadece en büyük gerçeği dinleyecekleri bir yer. büyük usta yogi sri aurobindo ve görücü anne böyle istemişti. kısacası auroville, barış ve huzur rüyasını gerçekleştirme yolunda atılan bir adım. auroville bir tatil cenneti değildir, ilk bakışta öyle görünse de. auroville’nin gercekten ne olduğu çok zor ifade edilir. resmi adı "toplum projesi" olan auroville’deki yaklaşık 700 sakin orayı zihinsel bir deneyim olarak görmekteler. bu insanlar, yogi ve filozof olan sri aurobindo’nun ve anne'nin fikirlerini gercekleştirmeye çalışmaktadırlar.
28 şubat 1968'de, anne 90 yaşında kuruluşu gerçekleştirmeye adımını atmaktaydı; pondycherry’nin bir kaç kilometre kuzeyinde (bengal körgezi yakınlarında) 124 ülkeden gelen davetlilerle birlikte auroville’nin, yani "gelecekteki insanların uluslararası şehrinin" açılışı yapıldı. anne, ilerlemek ve daha iyi bir yere gelmek isteyenleri davet etmişti. aslında, auroville bir deney yeriydi ve haber tüm dünya basınında yer almıştı. bu yüzden çok ilgi çekti ama son noktaya hiç de kolay ulaşılmamıştı. yetmişli yıllarda 20 kilometrekarelik bölge, perişan bir görüntüdeydi; vicdansız, yakıcı bir güneşin altında olan kurak ve kaskatı bir toprak. sadece bir kaç tane mango, banyan, kaschu ve palmyra ağaçları vardı. 50.000 kişilik bir şehir planlandı, orada insanlığın bütünlüğü gösterilecek ve burası "süper insan" ın doğum yeri olacaktı. işe çok büyük bir umut, heyecan ve hevesle başladı;ilk gelenler çok çalışkandılar, ağaçlar dikip, inşaatları sürdürüp, auroville’nin merkezi için temeli oluşturdular. merkez inanılmaz büyüklükdeki "matrimandir"di, yani yuvarlak bir şekilde olan "tanrının tapınağı". ondan sonra herşey birden duraklamaya başladı: 1973'de herşeyi yöneten ve auroville üzerindeki bütün otoriteye sahip olan anne öldü. yetmişli yıllarda hindistan’a akın akın gelen hippiler auroville’e de gitmeye başladılar ve orada yaşayan normal insanları görünümleriyle ve davranışlarıyla korkuttular. genelde batıdan ve fransa’dan gelmiş olan 400 auroville sakini pondicherry’deki "sri aurobindo derneği" den pek memnun değildiler. ve bu kuruluş auroville’nin yönetimiyle ve bağış toplanmasıyla görevlendirildi, daha doğrusu bu görevi zorla aldı. (bu biraz da bakış açısına bağlıdır.) kötü bir yönetim, ana fikre uzak ve yetersiz bir bağ ve de para dağıtımında kolay yerine getirilemiyecek kurallar, kısacası maddi yardımlar istenildiği gibi ulaştırılamıyordu. bunların hepsi hindistanlı organizatörlerin istenmemelerinin nedenleri oldular.
bu olaylardan sonra auroville’liler kendi aralarında iki gruba ayrıldılar. büyük bir grup ana dernekle ilişkisine tamamen kesmek istemekteydi diğerleri ise, ilişkileri devam ettirmekde iddialıydılar. 80’li yıllarda za tartışmalar sürüyordu. ve inanılmaz ama genelde kaba kuvvetden yararlanıyorlardı, hatta bazen profesyonel dövüşcüler bile tutuluyordu. ziyaretçilere pasaportlarını ve paralarını yanlarında götürmeleri tavsiye ediliyordu, çünkü eve dönüldüğünde orasını soyulmuş olarak bulabilirlerdi. auroville’in o dönemde huzur ve barışla pek bir ilgisi yoktu. tek konuşulan şey, maddi ve politik noktaların önemli olduğuydu. izlenim olarak auroville sıradandı. auroville’liler sonunda mahkemeye başvurdular ve çoğunluk ne pahasına olursa olsun aurobindo derneği'ni istemeyerek çok çiddi bir adım attıktan sonra hindistan hükümeti'nden auroville’yi üzerine almasını istediler. ve bu istek olay 1988’de gerçekleştirildi ve işte o zamandan sonra ortam biraz sakinleşti. devletin araya girmesiyle birlikte bazı sıkıntıların ortaya çıkması ihtimalinden korkulmaktaydı ama avantajların daha fazla olacağı umut ediliyordu. ama herşeyden önce artık iyimserlik ön plandaydı ve yeni bir dönemin başladığı açıkça görülüyordu. matrimandir'in göbeğinde bulunan meditasyon odası nihayet bitmişti, oysa 20 yıldan beri anne'ye göre "auroville’nin ruhu" olan bu odanın bitimi için çalışılmaktaydı. anne orayı bir vizyonda gördüğünü söylüyordu ve buna göre verdiği emirler, tüm kopukluklara rağmen son ayrıntısına kadar yerine getirildi; matrimandir'de beyaz renkli,12 köşeli,12 tane sütunu var, ortasında almanya’da yapılan, 70 santim çapında bir kristal küre bulunuyor. üzerine bilgisayarla kumanda edilen bir ayna yerleştirildi, bu ayna güneş ışınlarını yansıtırken bu odadaki tek ışık kaynağını oluşturmakta. anne ölmeden önce, gücünü bu odaya akıtacağına söz vermişti. şimdi insanlar bunu hatırlıyorlar ve odayı bilinç süreçlerini başlatacak bir yer olarak görmekteler.
türkiye'nin kurtuluşu euro'ya geçmektedir
-
türkiye kurtuluşu iki hafta önce kaçırdı
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"ilkokulda altına işeyen kızı facebookta buldum, taş gibi hatun olmuş. hani görsen, gelsin şimdi ağzıma sıçsın dersin, o derece"
türkiye'de kripto paraya olan ilginin nedeni
-
en büyük nedeni dünyada talep gören diğer yatırım araçlarının bu ülkede enflasyonun altında getiri vermesidir. tasarruf olarak biriktirilen para enflasyonun altında getiri kaydederse erir gider. enflasyonun düşük olduğu ülkelerde büyük sıkıntı olmasa da bizim gibi yüzde 20 enflasyon olan ülkelerde bu büyük sıkıntılar yaratır. o yüzden insanlar enflasyon üzerinde kar getiren yatırım araçlarına yönelir. en temel yatırım aracı olan mevduat hesapları son yıllarda izlenen politika nedeniyle genellikle yıllık olarak enflasyonun altında kalır. bist100 yine aynı şekilde dönemsel olarak iyi kar bıraksa da senelik olarak enflasyonun altında kalıyor. bu temel yatırım araçları her sene aynı performansı sergileyince insanlar doğal olarak parasını bunlarda tutmayıp alternatiflere yöneliyor. bitcoin yatırımlarının artması da, yıllardır artan dolarizasyon da, patlayacak denilip de patlamayan konut balonu da hep bu sebeplerle alakalı.
askerde yapılan ilk banyo
-
akan sıcacık suyun altında, tüm askerlik dertlerinden arınarak, gül kokulu sabunlar, dinlendirici bir fon müziği eşliğinde yapılan banyo...
değil tabii ki.
"süre dolduaaa çığın artık, keserem suyu haaa" diye bağıran hırt bir banyo çavuşu eşliğinde, 3.8 dakikada 0.79 litre su ile yapılan bir banyodur bu. unutulmayacak bir andır. kars'ta soğuk su altında yapılmış olsa da, 14. günün sonunda yapıldığından garip bir haz bırakmıştır bünyede.