ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
michael jackson'a sorulacak tek soru
-
öbür tarafta görürsek:
-gerçekten ereğliye gelecek miydin?
yassıada'nın imara açılmasından sonraki hali
-
ulkenin kültürünü yansitan bir ada olmus.
kaynatılan kolanın zift gibi olması
-
kolayı kaynatmayı deneyene müstehaktır. boşuna yazmamışlar "soğuk içiniz" diye :)
italyancadan türkçeye geçen sözcükler
-
(bkz: loto devretti)
açınca oh be dünya varmış denen şeyler
-
havanın yavaş yavaş kararmasını farketmeyip laptop başında çalışırken, ışıksız odada ansızın içeri dalan birinin açtığı lamba.
gizli gizli saç tıraşı olurken polis baskını yemek
-
arkadaşlar fuhuş yaparken yakalanmadınız ne bu tedirginlik . polis kardeşlerimiz de çok heyecanlı sanırsın uyuşturucu ticareti yapanları basıyor :)
kızımın öğretmeninin telefonda bağırıp çağırması
-
bence artık şu whatsapp grupları filan kesinkes kapatılmalı. zaten resmiyette böyle bir uygulama yok, olmamalı da. öğretmenle veli telefonda değil, eskiden olduğu gibi resmi bir ortamda yani okulda ciddi bir şekilde yüzyüze görüşmeli. çocuk oyuncağı değil bu işler.
edit: başlık başa kalmış.
27 temmuz 2020 fatih altaylı'nın masaya vurması
-
lozan'ı yad ederek doğru bir iş yapmıştır. lozan bu ülkenin tapusudur!
o değilde alo fatih diyenlere kaç kere o fatih'in fatih altaylı olmadığını söylememiz gerekiyor? bu kadar gerizekalı mısınız?
sıçtık kelimesinin mesleklerdeki terminolojisi
-
"uçaktan yürüyerek çıkabildiğin her iniş iyi iniştir." - havacılık
faruk sabancı'nın 60 bin dolarlık montu
-
akıllara cahit zarifoğlu'nun şu cümlelerini getiren monttur;
"burası dünya! ne çok kıymetlendirdik. oysa bir tarlaydı; ekip biçip gidecektik."
mültecilerin açtığı arapça tabelalı iş yerleri
-
son yıllarda türkiye'de mantar gibi çoğalan, restoran, giyim mağazası, telefoncu, kuyumcu, berber gibi envai türde iş yerleridir. adamlar savaştan kaçıp geliyorlar ve yabancı bir ülkede iş yeri açıp kendi dil ve alfabelerinde tabela asabiliyorlar. hatta bazıları lütfedip de altına türkçe bir iki kelime yazmaya bile tenezzül etmiyor. kendi elleriyle kendi ülkesinin demografik yapısını bozmak, elin yabancısının kendi vatandaşının iş hakkını gasp etmesine müsaade etmek basiretsizlik ve hatta enayiliktir . ne diyelim, her toplum layık olduğu şekilde yönetilir.
http://i.hizliresim.com/ejzoen.jpg
http://i.hizliresim.com/qm4qg3.jpg
http://i.hizliresim.com/vygdgr.jpg
http://i.hizliresim.com/6nloq7.jpg
http://i.hizliresim.com/gzpvv2.jpg
http://i.hizliresim.com/l3yrpj.jpg
http://i.hizliresim.com/pmy9q9.jpg
edit: öncelikle almanya'da iş yeri açan türkleri örnek gösteren arkadaşlara, sığınmacı, mülteci, göçmen, oturma izni, çalışma izni, vatandaşlık gibi kavramlar arasındaki farkları öğrenmelerini tavsiye ediyorum.
almanya, fransa, isviçre vb. ülkeler belirli ihtiyaçlar ve belirli planlar dahilinde bu tür şeylere müsaade ediyorlar. senin amcan almanya'da inşaat işçiliği yaparken alman inşaat işçisi işsiz kalmıyor. ama türkiye'de kayıtsız kuyudatsız bir şekilde ülkeye girmiş, ne idiğü belli olmayan bir suriyeli işçi, türk işçinin yarı yevmiye ücretine çalışarak o işçiyi işinden ediyor. o avrupa ülkeleri sosyoekonomik olarak bizim fersah fersah ilerimizdeler. bizimki gibi işsizliğin tavan yaptığı, gelir dağılımındaki eşitsizliğin had safhada olduğu, eğitimsiz ve vasıfsız kitlelerin olduğu bir ülkede, avrupa ve iskandinav ülkelerine bakıp tatlı hülyalara dalmak komik oluyor. kaldı ki o ülkelerin mülteciler konusundaki tutumu da belli.
edit2: bazı akbaşlar durumdan oldukça memnunmuş gibi yazıp durmuşlar. ulan, en rahatsız sizsiniz amk. en rahatsız olan o dükkanların komşusu olan esnaflar. en rahatsız olan antep'te, kilis'te o dükkanları yıkan diğer esnaflar. iş arkadaşım bir çomar. tam bir ak trolldür. akp ile ilgili her şeyi canı pahasına savunur. suriye politikasını da mülteci yığınlarının kontrolsüz şekilde ülkeye yığılmasını da savundu. geçenlerde memleketine gitti geldi. suriyelilerin kendi mahallesine kadar geldiklerinden, iğrenç insanlar olduklarından, mahallede problemlerin çıktığından bahsedip durdu. trajikomik bir durum. bu adamlara "al bir suriyeli aile bir hafta allah rızası için bak" desen topukları kıçlarına vura vura kaçarlar.