ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
gibi (dizi)
glow
-
80'lerde geçen bir netflix dizisi.
ama izlemesi pek keyifli. hikaye hem 80'lerde geçiyor, hem çok farklı hem de gerçekten eğlenceli. ilk sezon bir oturuşta bitirilebilir. 10 bölüm var ve 30'ar dakika. hiçbir şeyini bilmesem bile sırf ismine bakıp izlerdim bu diziyi.
neon renkler, kabarık saçlar, vatkalar, rengarenk makyajlar, mayolar... 80'lere dair ne ararsanız var. kadın güreşi fikrini milyon yıl düşünsem aklıma getiremezdim ne yalan söyleyeyim.
--- spoiler ---
"rol yapma" olayı beni utandıran bir şey olduğu için ruth beni her sahnesinde gerdi ilk başlarda. kendimi düşünüp düşünüp kabuslar gördüm. *
--- spoiler ---
mühendislerin yata yata para kazanması
-
şahsım için geçerli olan durum. lan hangi işe girsem mal gibi oturuyoruz ya, nasıl dönüyor bu devran.
sokak kedilerine bir damla su vermeyin
-
sonra ,allah'ım beni iyi kullarından eyle, bana cennetinde yer ver diye dua eden ,insanlıktan bihaber müslümanın (!!) tavsiyeleri..
imamoğlu'nun bir kadına izinsiz dokunması
-
kadına bak, 40 yıllık kan davalısı gibi bakıyor ekrem başkana. çocuğun markette çikolata istediğinde senin alamamana sebep olanlara da böyle bakarsın umarım.
beslenme çantasından hep salçalı ekmek çıkan çocuk
-
üzgün bir çocuk bu.
bütün öğle aralarında, hep aynı büyük umutla, içinden başka bir şey çıkmasını dileyerek beslenme çantasını açan;
her seferinde salçalı ekmeği görüp onun eski ayakkabılarınınkine denk değişmezliğine isyanlar çıkaran;
sınıf yeteri kadar tenhalaşınca arka sıraya geçip alelacele karnını doyuran;
elini, ağzını bastıra bastıra yıkadığı hâlde hâlâ salça koktuğunu sanıp kendinden utanan;
evde annesine "artık salçalı ekmek istemiyorum." derken onu da çaresiz bırakan;
pelin'in şişman tostlarına, kerem'in hamburgerine imrenip yoksulluğun eksikliğini duyan;
yıllar sonra akla gelen;
hüzünlendiren;
içe oturan bir çocuk.
canına yandığımın çocuğu! şimdi bir yerlerde karşıma çıksan; seni çocukluğunla barıştırsam; sonra bir hikaye anlatsam sana; hayat sürdükçe bütün o imrendiğin yemekler silinip giderken salçalı ekmeğin hiç yok olmayacağını, onu çok özleyeceğini anlasan. ne değişirse değişsin sen hiç değişmesen, hep çocuk kalsan, hep çocuk kalsam.
aşk geliyorum demez
-
kısmen doğru önerme. çok despottur aşk. geliyorum demez, geliyosun der. "hemen buraya geliyorsun!" der hatta. sıkıysa gitme.
19 aralık 2022 coca cola zammı
-
görsel olmasaydı asla inanmayacağım zamdı ama görsel her şeyi değiştirdi.
çarşı pazarda kaybolmuş çocuk
-
çılgın kalabalıklar arasında yalnız kalmanın dehşeti genç dimağına dövme gibi kazınan, post apokaliptik
vahşete aşina nesildir.
rte'nin hayır çadırını ziyaret etmesi
-
hem terörist deyip hem ziyaret etmek suretiyle riyanın dibine vurması.
1.5 milyar ışık yılı uzaktan gelen radyo sinyali
-
evrende yalnız olduğumuzu düşünmek, okyanustan bir bardak su alıp balinalar yok demekle aynı şey
(bkz: carl sagan)
erdoğan'ın prompterinin bozulması
-
kaç yıllık prompter, değişim zamanı gelmiş artık.