hesabın var mı? giriş yap

  • fbi, eleman alımı için duyuru yapar. üç kişi başvurur. fbi binasında adayların hepsiyle tek tek görüşmeler yapılmaktadır. ilk adam içeri alınır ve şu sorular sorulur:

    'karını seviyor musun?'
    'evet, efendim.'
    'ülkeni seviyor musun?'
    'evet, efendim.'
    'pekala, biz karını da getirdik. şu an yan odada.' ve masanın üzerine bir tabanca koyar. 'şimdi odaya gir ve karını öldür!'

    adam silahı alır, yan odaya geçer. 5 dakika hiç ses duyulmaz. adam tekrar ilk odaya geri döner. kravatı gevşemiş, ter içinde kalmıştır.

    'yapamayacağım efendim.' ve orayı terk eder. ikinci adam içeri alınır. aynı sorular, aynı yanıtlar... ve ona da içeri girip karısını öldürmesi söylenir. adam da yapamayacağını söyler ve ayrılır.

    son adam temel içeri girer. aynı sorular. aynı cevaplar. ona da içeri girip karısını öldürmesi söylenir. temel içeri girer. 5-10 saniye sonra içerden silah sesleri gelmeye başlar. 'bam, bam, bam, bam, bam, bam!' derken kısa bir sessizlik ve ardından gürültülü bir cam kırılması duyulur. adamlar içeri girer, temel biraz terlemiştir. fbi personeli sorar: 'ne oldu?'

    temel cevaplar : 'efendum bana verdiğunuz silah kurusıkı çıktı, o yüzden karıyı camdan aşağıya atmak zorunda kaldım.'

  • (bkz: neco)

    yillar yillar once*, sinif arkadasim necmettin'i telefona neco diye kaydetmistim. gel zaman git zaman, neco ile muhabbetim kesildi ama numarayi silmedim hic, hep telefonda durdu.

    ıki yil once whatsapp yukledigimde neco ismine karsilik turbanli bir kiz geldigini gordum, herhalde kiz kardesidir dedim kurcalamadim fazla. fakat zaman gectikce o resimler degisti, ama hep ayni kiz resimlerde olmaya devam etti. resimlerde evlendi, cocuk sahibi bile oldu, ama hala neco olarak kayitli olmaya devam etti.

    sonradan anladim ki bizim neco numarayi kullanmayi birakinca bu gsm firmalari numarayi baskasina vermis, sonuc olarak bizim neco olmus sana necmiye.

    hala neco diye kayitli duruyor kizin numarasi, yakinda ikinci cocugu gelecek resimlerden anladigim kadariyla, merakla bekliyoruz*

  • balon patlayınca çocuğun ölebileceğini bilmediği için cahillikle suçlanan bir ailenin başına gelen korkunç olay.

  • çoğu mekanik saat manyetik ortamlara girdiğinde, herhangi bir mıknatıslanmaya maruz kaldığında sıkıntı oluyor, kalibrasyonu bozuluyor (saat normalden daha hızlı çalışıyor, bu abartılı fazla da olabilir, farkedilmeyecek kadar az da) hatta komple durabiliyor. bir mekanik saatin manyetize olup olmadığını anlamanın çok basit bir yolu var, ufak bir pusulayı saate yaklaştırıyoruz, pusulada bir hareketlenme varsa, tamamdır başka bir şeye bakmaya gerek yok, saatimiz bir şekilde manyetize olmuş demektir. üzülmeye başlayabiliriz çünkü kısa bir çözümü yok. servise yollasan yalandan saati bir aletin içine koyuyorlar, demanyetize ettik diyip geri yolluyorlar. manyetize olmuş bir mekanik saati kesin olarak tedavi etmenin tek yolu makineyi komple dağıtmak, bütün parçaları teker teker demanyetize etmek, pandülü çöpe atıp sıfır pandül takmak. son kertede mıknatıslanma problemi yüzünden çok büyük bir zaman sapması yoksa, öyle takılmak en iyisi.

    ayrıca iki dipnot detayı var:

    uyduruk watch winderlarda saatleri manyetize etme sıkıntısı var amk, ciddi sorun. velhasılı ya watch winder kullanmamak lazım ya da iyisini kullanmak lazım.

    macbook'ların sol tarafında şarj kablosunun takıldığı yerde epey güçlü bir mıknatıs var (diğer laptopları bilmiyorum, mıknatıslı şarj takma dalgası olan her laptopta geçerlidir bu durum muhtemelen), saati kesinlikle çıkartınca o taraflarda bırakmamak lazım.

  • kayseri'de yol çalismasi yapiliyomus. köylüler esegin birini salip geçtigi yerden yolu geçiriyolarmis. o sirada oradan geçmekte olan amerikali bir mühendis görmüs bunlari.
    merak etmis; gitmis yanlarina.
    -merhaba dayi nabiyonuz böyle? demis.
    köylü -yol yapiyoz diye cevap vermis.
    -"e bu essek ne" diye devam etmis mühendis.
    köylü genel prosedürü söyle bir anlatmis. essegin yolun nerden geçecegine karar verdigini söylemis. bizim amerikali mühendis yerlere yatmis gülmekten, öyle sey mi olur diye. alayci bir tonla:
    - "eee demis, essek bulamiyinca napiyonuz?"
    köylü:
    - "o zaman amerika'dan mühendis getirtiyoz."