hesabın var mı? giriş yap

  • yazılı gibi başlayıp sonunda sözlüye çevrilmiş cümle.

    - hocam müsadenizle önce kubarı basabilir miyim?
    + evinde niye basıp gelmedin çocuğum!
    - akşam aradım torbacımı ama telefona cevap vermedi ipne, sabah gelirken alabildim anca
    + doğru dürüst bi torbacı bulaydın kendine, otur sıfır!
    - o_0

  • saruman: alo? ha anne naber.
    deniz the brutal: iyiyim bak kuzenin baba olacak bi ara tebrik et.
    s: ha? ne zaman ?
    dtb: karısı bir aylık hamileymiş.
    s: e doğursun ederiz daha kutlanacak bişi yok ki?
    dtb: oğlum saçmalama ara çabuk.
    s: iyi iyi. lan ne diyces ki şimdi herife?

    kuzen: alo
    s: alo naber kuzen?
    k: iyilik senden, nası gidiyo
    s: iyi iyi ya şey diycektim...
    k: ne?
    s: eeeaa komuşun çocuğu..?
    k: ???!!!!

  • badem bıyıklılar, ülkenin bu güzel insanlarının gençliğini ve umutlarını çaldınız. yatacak yeriniz yok. boğazım düğümlendi, ne diyeceğimi bilemiyorum.

    edit: aslında ne diyeceğimi biliyorum. 18 yaşında bir çocuk korkmadan kendini ifade edebiliyorsa, benim bu yaşımda korkup çekinmem saçmalık olur .artık kaybedecek bir şeyimiz kalmadı. yıllarımızı çaldınız, haksızlık, adaletsizlik, hukuksuzluk yaparak kendinize ve çevrenize bir padişahlık yarattınız. çevremdeki gençlere bakıyorum telefonlarında sahibinden ve maçkolik uygulaması var. çocuk hayal kurmak istiyor, açıyor bir araba bakacak ama araca her gün zam geliyor. hesap yapıyor, hiç para harcamadan tam 4 yıl boyunca çalışması lazım. bakıyor ki olacak gibi değil, geriye tek bir şey kalıyor, o da kumar. maçkolikten maç bakıp cebindeki 3-5 kuruşu da yine malum şahıslara kaptırıyor. bu tam anlamıyla ülkemizdeki kölelik sisteminin bir özetidir. pandemi dönemi başlamadan önce oyun konsolu almaya karar verdim, aldım ve üzerine sokağa çıkma yasakları geldi. ardından oyunlar ilgili bilgi almak için konsolun türkiye sayfalarından birisine üye oldum. konsol satışları patlayınca yetenekli bakanımız! ve kayınpederinin aldığı karar ile konsollara %50 vergi getirildi. bu verginin eylül ayına kadar olduğu söylendi ve o çocuklar da buna inandı. bugün o verginin yılbaşına kadar uzatıldığı açıklandı ve sayfada o gencecik çocukların hayal kırıklıklarını okudum. maalesef onlar da anladı ki biz bu hükümetin vatandaşları değiliz, müşterisiyiz.

  • 9 yıl önce ign "the aurors" adlı bir fx dizisinin duyurusunu yaptı. günümüz abd'sinde geçen ve aurorlara (seherbazlara) odaklanan karanlık bir suç draması olacaktı. biraz gotham gibi.

    hatta fragmanı bile çıktı:

    https://www.youtube.com/watch?v=2whhs2mafes

    o günün tarihini unutup bir an aklımızı delirecek gibi olmuştuk ama sonradan anlaşıldığı üzere acımasız bir 1 nisan şakasıydı. şimdi binlerce yürek tek düşünce; o şaka neden gerçek olmasın?

    bunun dışında olası konular:

    tom riddle:

    antagonistin kökeni fikri her zaman çalışıyor; star wars'un prequel döneminden tut günümüzdeki maleficent, joker ya da venom filmlerine kadar. tom riddle'ın voldemort'a hem karakter hem de fiziksel olarak dönüşümünü izlemek bana anakin skywalker'ın darth vader'a dönüşümünü izlemeye yakın bir keyif verir.

    marauders:

    harry potter evrenindeki en trajik grubun maceralarından da kaliteli bir dizi çıkar. burada okul yılları veya sonrasında gelen first wizarding war işlenebilir. hatta dizinin finali james ve lily'nin ölümü, voldemort'un düşüşü ve harry'nin hayatta kalışı olursa epik olur. ana seriye direkt bağlanan çok tatlı bir prequel olur.

    snape:

    benim tercihim değil fakat snape'in "anti-kahramanlığı" harry potter hayranlarınca tutuluyor. zaten günümüzde böyle karanlık gibi, aksi, huysuz kahramanlar seviliyor. yukarda bahsettiğim "marauders" dönemi snape'in gözünden anlatılabilir. snape'in lily'ye olan karşılıksız aşkı, voldemort'a düşüşü, sonra dumbledore için ikili ajan olması gibi konular işlenebilir. marauders fikri gibi bu da james ve lily'nin ölümüyle ve snape'in lily'nin cansız bedenine sarılmasıyla sona erebilir. son sahnesi de snape'in harry'yi koruma misyonunu üstlenmesi olabilir. bu da ana seriye güzel bir bağlantı olur.

    cursed child:

    umarım yapmazlar ama serinin üvey evlat muamelesi gören ve çok az bilinen sözde son kitabının diziye uyarlanması da olası. çünkü kitap ve tiyatro formatında ulaştığı kitle çok sınırlı kaldı. harry potter ekibinin gelecek yıllarını izlemek fikri hoş olsa da bunu cursed child'ın abuk hikayesi altında görmek istemem. zaten efsaneleşmiş karakterlerin gelecek yıllarını işlemek çok riskli. disney'in star wars üçlemesi gibi bir facia da olabilir, cobra kai gibi mükemmel bir nostalji de olabilir.

    hogwarts:

    alternatif bir fikir; ana harry potter karakterlerinden büyük oranda bağımsız bir hogwarts hikayesi. zaten benzerleri farklı mecralarda yapılıyor. 2022'de çıkması beklenen hogwarts legacy 1800'lerdeki hogwarts'ta geçecek. uzun zamandır benim de oynadığım mobil harry potter oyunu hogwarts mystery 1980'de geçiyor. bunlar gibi farklı ve yeni bir protagonistle hogwarts'a geri dönmek evreni canlandırabilir.

    hogwarts üzerine başka bir fikir de tamamen geriye gidip 4 büyücünün hogwarts'ı kuruşunu anlatmak olabilir. godric gryffindor, helga hufflepuff, salazar slytherin, ve rowena ravenclaw arasındaki dinamiklerden ve fikir ayrılıklarından da iyi bir mini dizi çıkar.

    dumbledore:

    dumbledore ve grindelwald üzerine yazılabilecek iyi hikayeler var fakat gelecekteki fantastic beasts filmleri bu konuya girecektir muhtemelen. ikilinin fantastic beasts serisi öncesindeki beraberliği, grindelwald'ın karanlığa kayışı ve beraberliğin düşmanlığa dönüşmesi gibi konular da prequel'e prequel mantığıyla işlenebilir. rowling'e kızgın olan lgbt komünitesinin de gönlü alınır biraz.

    harry potter:

    daha fazla harry potter hikayesi anlatılabilir. 7. kitaptaki ana hikayenin bitişi ile harry'nin oğlunu hogwarts'a gönderdiği epilogun öncesindeki aralıktan bir şeyler çıkabilir. ama dediğim gibi efsaneleşmiş karakterlerin efsaneleşmiş hikayelerinin üzerine yeni hikaye yazmak çok riskli hareket. çok kötü geri tepebilir. zaten muhtemelen film oyuncuları dönmeyeceği için yeni oyuncu kadrosu gerekir, o da riski iki kat arttırır. çok düşük bir olasılık da dizinin uzun süresi sayesinde kitapların daha özgür bir adaptasyonunun yapılması fakat harry potter film serisi popüler kültürde hala bu kadar canlıyken sanmıyorum ki o yola girsinler.

    bu arada son açıklamalara göre resmiyete dökülmüş bir iş yok ne rowling ne warner bros ne de hbo max tarafında. sadece "bir düşündük nasıl olur acaba" diyorlar. ama o düşüncenin internette bu kadar etkileşim yaratması üzerine düşünceleri biraz daha ciddileşmiş olabilir.

  • 1680 yılında etiler yoktu, diyerek başlanması gereken soru. etiler, adını etibank'ın yaptırdığı konut kooperatifinden alır. etibank da cumhuriyet sonrası açılan ve selçuklu öncesi anadolu medeniyetlerini (sümer, hitit*, akad*) isim olarak benimseyen bir bankadır. etiler'in olduğu bölge 18. yüzyıla kadar ormanlık araziydi. kışın kurt inerdi. bölgeden bir arazi 18 yüzyıl sonlarında kaptanı deryaya tahsis edilince levend* adını aldı. bugünkü levent mahallesinin kurulması ise 1950lere kadar bekleyecekti*.

    eyüp ise bizans döneminden beri bir yerleşmeydi, sahabelerden eyüp el ensari ve ordusunun 7. yüzyıl sonunda kapılarına dayanıp bozguna uğradığı konstantiniyye surlarında yer alan bir bizans toprağıydı. 15. yüzyılda konstantiniyye osmanlılar tarafından alındıktan sonra fatih sultan mehmed, ilk kuşatmayı yapan eyüp el ensari'nin mezarını aratmaya başladı. kuşatmayı yapan müslümanlar, surların dışındaki bir manastır mezarlığının dışına gömülmüşlerdi. akşemseddin rüyaya yatıp mezarın yerini tesbit edince burası türbe yapıldı, ve üzerine görkemli bir cami yaptırıldı. cami son haline gelene kadar epey elden geçmiştir. eyüp uzunca bir süre şehir dışında bir köy, mezarlık ve ruhani mekan olarak kaldı.(tarîh-i sultan süleyman, nakkaş osman, 1580*)

    1680 yılında muhtemelen eyüp'ten, konstantiniyye'den gelirken bindiğiniz atla haliç kıyısına kadar gidip, kayıkla karşıya geçip, galata'dan yukarı ormanın içine doğru da eşrafın "delü mü sikdü acep?" bakışları arasında at üstünde gidebilirdiniz.

  • belki blackberry, iphone gibi akıllı telefon kullanmıyorum ama benim telefon da aptal sayılmaz. mesela otomatikman saati geri almış bugün.kafa zehir.

  • fon muzigi gulmekten oldurmustur. bu gozlemleri kim yapiyor nasil yakaliyor hayret ediyorum.

  • cüneyt abinin öyle bir bakışı ve gülüşü var ki 8.saniyede, bir an karşısındakine "kancık kelleni ödlek bedeninden ayıracağım" diyecek gibi hissettim.

  • bir arkadaşımın * çeşitli durumlar karşısında ruh halini dile getirmek için kullandığı cümle.
    az sıkıntılı.

    bana dedi ki, beni arkadaş olarak görmüş hep. ben seni arkadaş olarak görüyorum dedi, ben de seni insanüstü görüyorum dedim, az pilav üstü çok döner gibi, mis dedim, o bana dedi ki, arkadaşlığımız bozulmasaymış, çünkü ben çok iyi biriymişim. ben dedim ki madem çok iyi biriyim neden sevgili olamıyoruz dedim. o dedi ki çünkü benim konuştuğum bir çocuk var dedi, ben de dedim ki, çocukla konuşmaktan bir zarar gelmez dedim çocuk o dedim. o da o çocuk değil şapşal benim sevgilim dedi. benim sevgilim dedi, benim sevgilim. benim sevgilim dedi.

    olaysızca dağıldım.

  • yüreğimi en çok yakan diyalogu;

    snape: madem ölmek umrunda değil, neden bunu draco'nun yapmasına izin vermiyorsun?
    dumbledore: o çocuğun ruhu henüz o kadar zedelenmiş değil, benim yüzümden paramparça olmasını istemem.
    snape: ya benim ruhum dumbledore? ya benimki?