ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
pazar günleri her şeyin kınanabilir olması
-
başına "pazar pazar" eki getirmek suretiyle mümkündür.
örnek veriyorum:
"pazar pazar böyle müzik mi çalınır?"
"pazar pazar ne balesiymiş bu?"
"pazar pazar brent petrolü mü satın alınırmış?"
"pazar pazar sen anandan yine çıkardın amma, baban kimdi bilemezdin şerefsiz!"
vb...
bahariye kuruyemiş
-
ali ismail korkmaz'ı da bunun gibiler öldürdü işte. jurnalci, hükümetten daha çok hükümetçi, gözü gönlü kör esnaflardır. yarın öbür gün de taksim esnafı gibi çok ağlayacaksınız ama biz unutmayacağız!
charlie wilson's war
-
en iyi tom hanks filmlerinden şüphesiz bir tanesi değildir. ancak inanılmaz filmleri bulunan aktörün ortalamasının altında olması, bu filmin kötü olduğu anlamına gelmez.
charlie wilson's war kendini kolay izlettiren, philip seymour hoffman'ın harika oyunculuğuyla güldüren ve tom hanks'i izlemekten keyif veren bir yapım. ama 80'lerde geçen filmin, kostüm ve saç olarak o dönemi yansıtmadığı kesin. üstelik bayan bir amerikan propagandasına sahip. sonunda amerika'ya yapılan eleştiri, o kadar propagandadan sonra insanı şaşırtıyor bile.
kısacası charlie wilson's war prodüksiyon açısından sıkıntıları olan, ama konusuyla beraber oyuncuları ve komedi unsurlarıyla iyi denilebilecek bir film. hele tom hanks'i seviyorsanız, mutlaka izleyin derim.
hasan kale
-
20 yıllık resim ve minyatür sanatcısı. sanatçının sinek kanadı, pirinç, mercimek, fasulye tanesi ve kabak çekirdeği üzerine yaptığı çalışmalar mevcut.
fasülyelerle ilgili çalışmaları için;
http://www.hasankale.com/
didier drogba
-
sakatlandı sanıyorsun, 30 sn şarj olup kaldığı yerden devam ediyor. john connor'ı korumaya mı geldin mübarek?
ekşi sözlük'e bir daha gelinse alınacak nick'ler
pişman olmak istemeyenlere tavsiyeler
-
...ustaya parasını peşin vermeyin..
ünlü biriyle ilişki yaşamış sözlük yazarları
-
27 kasım 2007 günü prens charles ile tuvalet çıkışı konuşmam hayatımda yaşadığım en ilginç ünlü ilişkisi olabilir sanırım..
ulan 3 saatlik data structure dersinden çıkmışım, sıkışmışım zaten hadi bir tuvalete gireyim dedim, bu arada etrafımdaki insanların %90 ı takım elbiseli tuvalette..tam tuvaletin çıkışına geldim bir kalabalık, kamera ışıkları, fotoğraflar falan filan derken aradan 2 ,3 saniye geçmeye kalmadı prens charles ile karşı karşıya geldik..ben ne olduğunu anlamadan bir de bana soru sormaz mı? olayı algılamam zaten bir kaç saniye sürdü..ondan sonra cevaplayabildim sorusunu..soru da şuydu "okuldaki eğitimden memnun musun?" bendeki cevap sadece "evet" olabildi tabiki.. sonra sorular devam etti, ben yine girdiğim şokun etkisiyle kısa cevaplar verdim,ardından yürümeye devam etti..tabi ben olayın şokunu belirli bir süre atlatamadım.. düşünsene lan tuvaletten çıkıyorsun karşında prens charles dersler nasıl diyor.. hatırladıkça ara ara gülüyorum hala..
(bkz: bu da böyle bir anımdır)
uyku kalitesini artıran şeyler
-
boş bir beyin.
yeni akit'in israil yardım ekibi haberi
-
tanım: aidiyet hissettiğim toplumun genel bakışı olmadığı için şükrettiğim lağım beyanı.
galatasaray
-
bu güzel günleri yaşıyorsak bunun en büyük paylarından biride rahmetli mustafa cengiz başkan sayesindedir. zamanında fatih terim şov amaçlı canlı yayında irfancanıda istiyorum viscayıda istiyorum diyip rahmetliyi kamuoyunun önüne atmıştır. buna karşılık mustafa cengiz mesele irfancanı almaksa yazarım bir çek hepsini alırım ama ben bunu takımıma yapamam ben galatasarayın geleceğini çöpe atamam diyerek tüm linçlere rağmen hep takımının geleceğini düşünmüştür. bugün ne kadar doğru bir karar verdiğini tekrardan anlıyoruz. ruhun şad olsun güzel insan.
posta gazetesi yazarının alıntıladığı ekşici
-
üzülerek söylüyorum ki benim.
yapansa 07.12.2013 tarihinde şu entry'imde yazdığım bilgiyi bire bir 11.12.2013 tarihinde mandela’nın mirasını açıklıyorum! başlığı ile kendi köşe yazısında kullanan candaş tolga ışık'dır.
şimdi sözü alıp kendi köşesine taşımasında bir sorun yok. *
heyhat * sözü söyleyen kişiyi zerre araştırmadan türkiye çapında bir gazetede ve onlarca haber sitesinde yayımlanması akıl alır gibi değil.
hem entryimde hem de köşe yazısında da yazıldığı gibi sözün sahibi detlef schrempfmiş gibi lanse edilmiş.
inanılır gibi değil lan.
peki kim bu detlef schrempf ?!!?
üşenenler için belirtiyim. * detlef özellikle jordan'ın ligi domine ettiği yıllarda bulls'a kafa tutan ama şampiyonluğa ulaşamayan seattle supersonics'in almanya doğumlu kısa forveti.
bırakın mandela'yı, adam siyahi oyuncuların büyük çoğunluğunu oluşturduğu nba'in 90'lı yıllarda dikkat çeken 3-4 beyaz oyuncudan biri. şaka gibi lan.
emeklilik günlerinde de pek mandela ile ilgileniyor gibi görünmüyor.
hadi benim uydurduğum bir söz - kişi ilişkisi ekşiden okunup köşeye konuyor, bu sözü söyleyen adam kimdir, nedir 10 saniye ayrılıp bakılmaz mı ? bakılmıyor.
siyasetçisi ayrı gazetecisi ayrı çılgın bu ülkenin.