hesabın var mı? giriş yap

  • oysa türkiye'de eğitimsiz bir çomar olup, "mülakatla girdiği" işlerden -üç-dört yerden- maaş alıp halkın parasına, ihaleleri usülsüz alıp halkın malına çökmek daha evladır.

  • kezbanın hakim olanı da hiç çekilmiyor dedirten, görev başındaki memura (belediye çalışanı) hakaret suçu işleyen bir hukukçunun söylemi.

    ayrıca, sarı montlu meriçin de ağzını köpekler öpsün. kimi ısırdı, hayır kimi ısırdı diye soruyor, ısırılan iki kişi gösterilmesine rağmen "acaba ne yaptı da ısırdı" diye savunuyor. bunlar başıboş köpeklerden daha tehlikeli yemin ediyorum. tek dileğim bunların da başıboş köpekler tarafından saldırıya uğraması. ben bu kadar cahilliğe dayanamıyorum.

  • anne-baba boşanmıştır.

    baba - ben zaten anneni sevmiyordum çok.
    ben - e niye evlendiniz o zaman?!
    baba - beni soruyor mu hiç?
    ben - kim?
    baba - anan olacak kadın.
    ben - yok sormuyor.
    baba - zaten çok sevmiyordum.

    yeminle iki çocukla uğraşıyorum.

  • çocuğun yarışmada birinci olması yaptığı esprilerden daha komik amk.

    tanım: yetenek bilmem ne isimli yarışma programı dönem birincisiymiş.

  • 28.351 bin vakanın içinden, 6.814 kişinin hasta olması mantıksal olarak çok zor bir durum. en az 50 bin diye düşünüyorum.

    imamoğlu'nun baskılarıyla yavaş yavaş gerçeğe yaklaşıyoruz. yüklen başkan

  • "erkek arkadaşı fark etmesin diye aynı yerden öpmek gibi bir avantaj verir size."

    --piç iyimserin el kitabı, sâhife 74

  • genellikle çocuklukta yaşanan travmalara karşı geliştirilmiş bir savunma mekanizmasıdır. yaşadığı büyük olumsuzluktan kaçış yolunu bulamayan çocuğun beyni, bulunduğu ortamı gerçek değilmiş gibi göstererek bireyin yaşadığı kötü olayla baş edebilmesini sağlar. ilerleyen yaşlarda kişi her kaygı/stres anında istemsiz olarak bu savunma mekanizmasını kullanabilir yani depersonalizasyon yaşayabilir.

  • ba$ucu eserleri bir yazarin en ozenilmi$ cali$malarindan secmelerdir. secilmelerini ise ben tek tek her yazarin ozenilmi$ gordugum entrylerinden secmek suretiyle yapiyorum. sabahliyorum bu i$ icin.

  • - sola geniş, sağa dar dönülür.

    - uzun yol yapıyorsunuz, bir baktınız lastiklerinizin havası inmiş. sakın ola sıcak lastiğin içine soğuk havayı basmayın. lastiğinizin havasını iyice indirin sonra hava basın.

    - her şeyden önce lastik en önemli unsurlardan birisidir. çıkma lastikten uzak durun ve sıfır lastik alın.

    - yaz aylarında uzun yolda kışlık lastik kullanmayın. o sıcak asfalt ve sürtünme ısısı lastiğinizi çatlatabilir.

    - viraj içerisinde kesinlikle fren yapmayın. viraj öncesi tekerlekler ve direksiyon düz durumdayken hızı ayarlayın freninizi virajın başında yapın.

    - uzun yolda süratliyken bir tırın ya da kamyon gibi ağır vasıta araçların yanından geçerken direksiyonu iki elle tutun. yanınızdaki ağır vasıta araç rüzgarı kestiği için kamyonu ya da tırı vs. geçtiğinizde rüzgar birden arabayı savuracaktır dikkat edin.

    - pür dikkat önünüzdeki yola bakmak yerine arada müsait anlarda dikiz aynalarınızı sık sık kontrol edin. önünüz güvenliyse çevrenizden haberdar olmak ekstra güven sağlayacaktır.

    - takip mesafesine uyun. km'nizin yarısı kadar bir boşluk bırakın önünüzdeki araçla

    - eğer soldan gidiyorsanız ve de arkanızdan bir enayi durmadan selektör atıyorsa hiç sikleyip stres olmayın. panik yapıp hata yaparsınız. orta şeridin müsait olmasını bekleyin ve uygun zamanda sinyalinizi verip geçin.

    - üç şeritli yolun en güvenli şeridi orta şerittir.

    - dönel kavşaktayken geçiş üstünlüğü adanın etrafında dolanan aracındır. eğer iki araçta aynı anda kavşak girişine geldiyse geçiş üstünlüğü sağdakine aittir. dönel kavşakta olan aracın adayı bitirmesini bekleyin ve müsait zamanda girin.

    - tabelaların ne anlama geldiğini bilin ve de gözünüz her zaman onlarda olsun.

    - kıçınızda motorcu gördüyseniz yol verin ilerlesin. bazen yolu mu takip edeyim bunları mı takip edeyim bilemiyorum. yoruyorlar insanı.

    - manuel araç kullanıyorsanız eğer, durmadan önce ilk olarak frene dokunun daha sonrasında debriyaja basın. ilk olarak debriyaja basarsanız araba boşa çıkacak ve bir ufak daha hızlanacaktır.

    - otomatik kullanıyorsanız sakın iki ayakla kullanmaya çalışmayın. araba her zaman tek ayakla kullanılır.

    - çevre yolunda sağa ya da sola dönüş alacaksanız, viraja ya da çatala yaklaşmadan bi 400-500 metre önceden gireceğiniz yönün şeridine geçin. hem trafiği felç hale getirmezsiniz hemde daha güvenli olur.

    aklıma geldikçe editlerim.

    edit:

    - süratli bir şekilde giderken aniden önünüzde trafik tıkandıysa hemen dörtlüleri yakın ki arkadaki sürücü önde trafik olduğunu uyansın önceden yavaşlasın.

    - sol şeritten giderken birden trafik tıkandıysa yine dörtlüleri yakın ve “eğer ki müsaitse” kendinizi bir sağ şeride atın. sol şeritten gelen adamın sağı solu belli olmaz. duramayabilir ve arkadan vurabilir.

    - aynadan arkadan makas atarak gelen birisini gördüğünüzde panik yapıp ondan kaçmaya çalışmayın. o an hızınız ve şeridiniz ne durumdaysa aynen öyle seyir etmeye devam edin. o önceden nereden geçeceğini hesaplamıştır. bunlar genelde kaza yapmaz yaptırır.

    - arabanızı; eşe, dosta, ahbaba emanet olarak öyle çok vermeyin. yaşanan herhangi bir kazada direksiyonda olan kadar ruhsat sahibide sorumludur. başınız ağrıyabilir.

    - aracınız sarı bir ikaz ışığı yaktığında bunu ciddiye alın ve de kısa sürede servise ya da ustanıza gösterin. kırmızı yaktığında ise durum ciddidir ve de hiç vakit kaybetmeden yolunuzu değiştirin ve en yakın bir ustaya gösterin. kırmızı yanan ikaz lambası her ne olursa olsun problemdir ve o renkle yola çıkılmaz.

    - sağ ve sol aynalarınız aracınızı çok fazla görmemesi lazım. kör noktaları minimuma indirmek gerek. bu yüzden aynaya baktığınızda sadece aracınızın ön kapı kolunu aynanın alt köşesinde görmeniz yeterlidir. yani neredeyse arabanızı görmemeniz lazım. kapı kolu ucunun görünmesi kafi. başınızı hiç oynatmadan doğru oturma pozisyonunda rahatlıkla kör noktayı görebilmeniz gerekiyor. orta dikiz aynasında ise arka camı dört köşe içerisinde görmelisiniz.

    - koltuğunuz sırt bölümü omuzlarınıza yapışsın. dizlerinizi 20-30 derede bir açıyla bükün. bu hem pedallara basmak konusunda daha konforlu gelecek hemde herhangi bir kaza durumunda diziniz katlanabilir bir pozisyonda olacak. böyle anlatıyorum ama benim oturma pozisyonumu sormayın maalesef:)

    - direksiyona çok yakın olmayın. oturma pozisyonunuzda kolunuzu direksiyona uzatın, uzattığınızda bileğinizin direksiyonun üst tarafına değiyor olması lazım. buna göre ayarını yaparsınız.

    - tır ya da kamyon gibi ağır vasıta araçların çok fazla sağında ve önünde dolanmayın. bu araçların kör noktalarına girerseniz sizi göremeyebilirler. sağında kaldıysanız da yavaşlayın ve her zaman yol verin ilk önce onlar geçsin. her ne kadar sağlarını göremedikleri gibi araç yüksek olduğu için aracın önüne çok yakın bir pozisyondaysanız, önündeki b sınıfı aracı da pek göremiyorlar. o yüzden ani bir frenle kaza kaçınılmaz olabilir. her zaman bir araba boşluk olacak şekilde ayarlayın öndeki pozisyonunuzu.