hesabın var mı? giriş yap

  • siyasal islam sözlüğü:

    kız-erkek birlikteliği haram,

    erkek-erkek birlikteliği haram,

    kız-kız birlikteliği haram...

    tarikat yurtlarında tecavüz helal,
    kadın cinayetleri helal,
    üç kelimeyle kadın boşama helal,
    kadının üstüne kuma getirme helal,
    amcanın yeğene tecavüzü helal,
    erbaşın köylü kıza tecavüzü helal,
    bilumum şerefsizlik ve ahlaksızlık helal...

  • evde yapabileceğiniz hesaplı yaş kedi maması tariflerini içeren konu başlığı.

    sokak hayvanlarını besleyenler bilir. kediler her kuru mamayı yemez. hatta yan yana iki kediden biri yer diğeri yemez, uyuz olursunuz. arada yaş mama takviyesi akıllarını başlarından alır.
    yaş mama gördüklerinde istisnasız hepsi olaya dahil olur. fakat yaş mama hem pahallı hem de raf ömrünü uzatan madde içeriği sebebiyle bazı zararları vardır.

    en ucuz yaş mama, raflarda 3 tl/100gr.
    bizim yapacağamız yaş mamanın fiyatı 5,5tl/1kg olacak. hem de doğal malzemelerden yapıldığı için sağlıklı ve hiçbir kedinin hayır diyemeyeceği kadar lezzetli olacak.

    tarife geçmeden önce belirteyim; bu tarifi oluştururken bir çok deneme yanılma süreci geçirdim. sonunda kedilerin asla hayır diyemediği oranlara ulaştım. kendiniz de tarifi modifiye edebilirsiniz ancak ufak değişiklikler hem kıvamını değiştiriyor hem de lezzetini.

    ihtiyacımız olan araçlar;

    düdüklü tencere
    el blender (çubuk başlıklı)
    plastik saklama kabı (375 gr'lık)
    100 tanesini 9,90 tl'ye alabilirsiniz.

    malzemeler ve fiyatları;

    1 kg tavuk göğsü (markasız açık)= 10 tl
    2 kg tavuk ciğeri (markasız açık)= 10 tl
    100 gr kuyruk yağı = 3 tl
    500 gr kuru kedi maması = 2,5 tl
    yarım paket margarin (125 gr) = 1,25 tl
    2 adet orta boy patates = 1 tl
    1 adet havuç = 1 tl
    200 gr makarna = 0,5 tl
    100 gr bulgur = 0,5 tl
    15 adet plastik kap (375 gr'lık) = 1,5 tl
    2 litre su (çeşme suyu) = 0 tl

    toplam; 31,25 tl tutan bu malzemelerle 5,5 kg yaş mama elde edeceğiz.

    tarif;

    tavuk göğsünü, patatesi, havucu ve kuyruk yağını, parçalara bölüyoruz. boyları tavuk ciğeriyle aynı olacak.
    düdüklü tencereye; tavuk göğsü, tavuk ciğeri, kuyruk yağı, margarin, patates, havuç, makarna, bulgur ve suyu koyup kapağını kapatıp yüksek ateşte ocağa koyuyoruz.

    düdüklü ses vermeye başladığında 20 dk kısık ateşe alıyoruz.

    ocaktan aldığımız yemeğin içine kuru kedi mamasını döküp karıştırıyoruz.

    kapağını kapatıp biraz soğuması için kenara alıyoruz. (kapağını açık bırakmayın üstü kurur.)

    tencere ılık hale geldiğinde el blender'ımıza çubuk başlığını takıp tencerenin içinde tüm malzemeyi parçalıyoruz. kıvamı iyi hale gelince plastik paketlerimize aktarıp buz dolabının buzluğunda saklıyoruz. (14-16 paket doldurmuş olacağız.)

    kolay gelsin..

    4 yıl sonra gelen edit: fiyatların güncel hallerini karşılaştırıp enflasyon rakamlarına ulaşabilirsiniz. gerçek bir tüik entry'si olmuş. çok faydalı..

  • yurdum garip memleketinde övülüp övülüp bitirilemeyen etçi.

    arjantin'de deniz kenarında açık büfe restorantta 30 tl'ye evet yanlış değil 30 tl'ye buradaki etlerin daha lezzzetlilerini açık büfe yani sınırsız yiyebilirsiniz.

    uçak biletini 6 ay önceden al buenos aires'e. 1 hafta kal. her gün sıçana kadar et ye.

    1 hafta hergün nusrette et yemekten 4 kat ucuza gelir.
    üstüne buenos aires gezisi ve tango gecesi.

    düşünün bunu. vize de yok hem.

    edit: http://www.eksiduyuru.com/…k-isteyenlerin-dikkatine

  • üniversite yıllarının ekseriyetle bitmesi ve hiç nefes almadan işe başlamam ile evrilmiş olduğum insan. yani tabii ki arkadaşlar var fakat zamanla aramamaya ve sormamaya başladıkça bağlar kopuyor ve kayboluyor. bir de üstüne istanbul ve iş hayatının yoğun temposu büyük faktör bu durumlarda. bu durumu sorun olarak görmüyorum çünkü, kitap - müzik - film - bomonti gibi etmenlerle hayatımı kısmen stabil bir düzeyde tutuyorum. çoğu zaman rahatlatıcı oluyor. çünkü insanlarla anlaşmak kolay değil, özellikle kolay anlaşılabilir bir yapıda değilseniz. böyle bir duruma alışıp, tekrardan eski arkadaşlarla görüşmeye başladığınızda, kimseye eyvallahınız olmuyor artık. herhangi bir blöf ya da naz ile falan hiç uğraşmıyorsunuz. direkt bağlantıyı koparıyorsunuz. çünkü böyle zamanlar size çok açık bir şekilde tek başına yaşamanın rahatlığını öğretmekte. süreç her ne kadar biraz kaotik olsa da.
    çok takılmamak lazım yani, herkes bir süreç için bu duruma düşüyor.

  • konu ile ilgili temel somut bilgilerin anlaşılmadığını gördüğüm başlık;
    bu bilgileri öğrenin de sonra ne savunacaksanız yine onu savunmaya devam edin;

    1) 1959 öncesinde yıl içinde türkiye çapında 2 organizasyon var. milli küme (1937-1950) ve türkiye futbol birinciliği (1924-1951) adlarıyla. yani her yıl 2 şampiyon oluyor.

    yani bugüne uyarlarsak hem türkiye kupası hem türkiye süper ligi gibi.. hangisinde şampiyon olursanız o yılın şampiyonu olarak yıldız hesabına katılmayı talep ettiğinizi düşünün..

    kaynak:

    2) 1905-1959 arasında oynanan istanbul ligi: milli küme ve türkiye futbol birinciliği organizasyonları 1950-1951 de sonlandırıldıktan sonra da devam ettiği görülüyor.

    bu şunun için önemli, daha köklü daha tarihsel olması itibari ile takımlar belli dönemlerde bu turnuvayı en prestijli turnuva gibi algılamışlar. eş zamanlı diğer turnuvalardaki kadro seçimlerinden bu durumu görmek mümkün.

    şampiyonları için

    --- neden 1959 sonrası profesyonel bir lig kurma süreci yaşanıyor?

    çünkü 1955 ile başlayan şampiyonlar ligi (şampiyon külüpler kupası) organizasyonunda uefa türkiye şampiyonu kim diye soruyor ve istanbul ligi şampiyonu galatasaray olduğu için galatasaray ülkeyi temsil ediyor.

    uefa türkiye şampiyonunu doğru kriterlerle seçilmesi gerektiği konusunda bastırınca ve sonraki yıl türkiye temsilcisini kabul etmeyince 2 yıl federasyon kupası şampiyonu olarak beşiktaş türkiye'yi temsil ediyor. 1959 ile birlikte artık lig şampiyonları ülkeyi temsil eder hale geliyor.

    1980'leri hatırlayan biri olarak takımların şampiyonluk sayıları her zaman 1959'da başlayan profesyonel futbol ligindeki şampiyonluk sayıları oldu. medya'da futbol kulübü yöneticilerinin konuşmalarında 1959 öncesinin de 1959 sonrası şampiyonluklarla aynı kategoride sayılması mevzu dahi edilmedi.

    1959 öncesi sadece derbi söz konusu olduğunda, iki takım arasındaki mücadelede şu kadar galibiyet bu kadar beraberlik vs gibi geçti..