ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yurt dışında yaşanan dumur olaylar
-
polonya'nın torun şehrinde, zamanında kopernik'in de tırmanarak gökyüzüne baktığı kilisenin kulesine tırmanılır. kule o kadar yüksek ve basamaklar o kadar dardır ki normal bir insan 3-4 kere dinlenerek ancak çıkabilir. kulenin tepesine geldiğimizde duvarda bir yazı dikkatimizi çeker;
"bacaklarım koptu aq, huzur islamda"
kaan ayhan'ın milli ruhunun olmaması
-
"vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır"
m. kemal atatürk
arkadaş golü atmış çabalamış. benim bir türk vatandaşı olarak başka beklentim yoktur. bana göre vatanseverdir.
insanı yurt dışına çıktığına pişman eden şeyler
-
sahip olabileceği harika hayatı gördükten sonra, kürkçü dükkanına dönmek zorunda olması.
(bkz: ignorance is bliss)
ekşi itiraf
-
yakın zamanda babam vefat etti.cenaze oldu,akrabalar geldi ,yasinler, dualar okundu,akrabalar gitti.
artık üzerinden zaman geçti yani. normal hayatımıza dönme zamanı geldi. yada dönmüşüz gibi yapma zamanı.
neyse benim de aklıma geldi, artık babamın facebookunu kapatmam gerektiğini düşündüm.
şifresini bildiğim için kolayca halledicektim. adresi şifreyi girdim.
mesaj kutusunda 6 mesaj vardı. baktım.
"allah rahmet eylesin abi" veya "abicim seni hiç unutmicaz" tarzı mesajlar vardı ve bunların hepsi 40-50
yaşında insanlardan gelmiş.
hayatımda böyle trajikomik bi olay daha görmedim. bilgisayarın karşısında dondum kaldım salak gibi.
game of thrones
theotokos
-
meryem'in "tanrı'nın anası" vasfı. efes'deki konsul tarafında meryem'e ithaf edilen bu vasfın asıl nedeni, meryem figurunun bizans toplumu icinde gittikce tanrılaşması idi; daha dogurusu; zaten greko-romen pagan kulturunun kalıntılarını üzerinden atamamış bizans toplumunda meryem gittikçe tanrılaştırılmış, bir nevi "ana tanrıça" yerini almaya yollanmıştı. meryem'in tam da bu noktada theotokos ilan edilmesi aynı zamanda tırsak bir hatılatma içindir; bu karar ile konsil şunu demek ister ; "aman ha bu kadın tanrı değil onun anası; yani etten kemikten bir anne bu" tabi bu bizans'ta meryem kültünün oluşmasına engel olmuştudur hayır, taa istanbulun fethine kadar meryem constantinapol'ün koruyucusu olmuştur.
az kişinin bildiği muhteşem türk filmleri
-
(bkz: otobüs)
şevval sam'ın her güzel şeye salça olması
-
bir şarkının, bir dizinin veya başka bir şeyin ömründeki önemli bir periyottur şevval sam periyodu. adeta osmanlı'nın duraklama dönemi gibi.
- yavaş yavaş duyulma
- popüler olma
- şevval sam'ın elini atması
- unutuluş ve kayboluş
edit: bu arada tespiti yapan arkadaşı tebrik ediyorum.
türklerde mesai sonrası bar kültürünün olmaması
-
mesai sonrası pert kültürü olduğundandır.
zevk alınan ufak sapıklıklar
-
cakmagin gaz dolu bolmelerindeki gaz seviyesini esitlemeye calismak.
ilker yasin
-
27 mayıs 2009 fc barcelona manchester united maçında yine inciler saçmıştır.
"manchesterlılarla aynı otelde kalıyorum, çok gerginler cidden, yüzlerinden belli oluyor. sordum onlar da bi' şey diyemediler." gibi bir cümle sarf etti.
aga adamlar seni iplemiyor olabilir mi? hiç ters açıdan baktın mı? hıı
hahahahahahahahahahahahahahahahahah
-
kudurun vahabiler
gelin arabasının önünü kesen çocukları dövmek
-
hiç duyar kasacak değilim.
beleş paraya hallenene kadar eşşek kadar tipler. gitsinler, çalışsınlar.
çocuk yazıp da insanların duygularıyla dalga geçmeyi bırakın. ağzı burnu dağılmış insan şov peşine düşmez.
dişini çektirdikten sonra ölen 5 yaşındaki çocuk
-
masum bir çocuğun göz göre göre vefat etmesi olayıdır.
lakin şu entry de (bkz: #158781576) doğal seleksiyon yazan yavşağın da, aynı seçilime uğramasını umuyorum.
edit: bu bit yavrusu entrysini görsel silmiş, bi de bana tepkinin bana değil anasına babasına göster diye mesaj atıp görsel mesaj alımını kapatmış.
sanırım kendisi, dişi ağrıdığında bu yavrunun anası babası gibi diş doktoruna gitmek yerine baytara gittiği için aileye tepki gösterilmesi gerektiğini düşünüyor. umarım hak ettiğini sen de bulursun, uyuz korkak.
edit2: yazar leyla.
asgari ücret 2020 tl olurken iş yerlerinin durumu
-
personelimin maaşları asgari ücretin epey üstünde. zaten ufak 7 kişilik bir ekibiz. hepsi çok çalışkan ve özverili. %100 zam yapsam bile haklarını ödeyemem. peki şirket para kazanıyor mu bu kadar çalışan insanlar bir araya gelse bile? maalesef 2018'i zararla kapatıyoruz. 2019'dan ise hiç ama hiç umudum yok. belki 2019'da ekonomide bir düzelme olur diye risk alarak açık tutuyoruz şuan işletmeyi.
ülkenin durumu işte o kadar boktan.
tek endişem, çalışanlara %26'dan daha az zam yapmak zorunda kalırsam 2019'da daha bir fakirleşecekler.
not: arabam yok, metro kullanıyorum. bu sene son model istanbul-kart ile değiştirecektim kısmet olmadı.