ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
sobanın borusu gosterilir.
- bu ne bil bakalım?
- soba kablosu.
- ??? (aslında dogru lan.)
31 ağustos 2006 litvanya türkiye basketbol maçı
-
bana basketbolu sevdirmiş olan maçtır.
ortaokulun bittiği yaz, henüz 14 yaşındayken basketbol mevzusuna yeni yeni uyanıyordum ve tamamen izlediğim 2006 japonya basketbol şampiyonası içimde o ateşi tetiklemişti, başlıca sebebi de bu maçtı işte. ender arslan'ın kaçırdığı serbest atıştan sonra topu yakalayıp üçlüğe gidip o atışı soktuğunda yaşadıklarımı hala hatırlıyorum. 37 ekran eski televizyonun başında kendimi yerlere atıp haykırmış, apartmanı ayağa kaldırmıştım. ve o günden sonra da basketbol oynamayı, izlemeyi hiç bırakmadım.
işte bu duyguları her zaman tertemiz, başka bir şey düşünmeden, sadece spor sevgisi ve heyecanıyla hissettirebildiği için basketbol gözümde hep insanlığın icat ettiği en güzel oyun olarak kalacak. teşekkürler ender arslan, ermal ve ersan ilyasova.
unutulmayan kezban sözleri
-
''stajını bende görüp, başkalarıyla kariyer yapmak isteyenler…unutmayin ki: gün gelir sorarlar referansın kim diye…''
bunun büyük küçük harflerle yazıldığını düşünün işte.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"az önce buzdolabı odanın kapısını açıp boş boş baktı ve gitti. aklı sıra intikam alıyor şerefsiz"
gizli gizli saç tıraşı olurken polis baskını yemek
-
arkadaşlar fuhuş yaparken yakalanmadınız ne bu tedirginlik . polis kardeşlerimiz de çok heyecanlı sanırsın uyuşturucu ticareti yapanları basıyor :)
12 mart 2023 emre belözoğlu açıklaması
-
bu ne amk?
milletin esi veya annesi onceden baskasinin elini tutmussa seref yoksunu mu olunuyor emre?
evren büyüklüğünden hayatın anlamsızlığına ulaşmak
-
bugünlerde iyiden iyiye kafama takmaya başladığım mesele. bu başlığın karşıma çıkması da bir başka mesaj olsa gerek.
öyle çok derin bir adam değilimdir ama çocukluğumdan beridir uzaya, evrene, galaksilere, gezegenlere filan amatör bir ilgim var.
geçenlerde de ayıptır söylemesi 500 m2'lik bir arsa aldık. (buton filan aramayın şimdi. az bi durun lütfen.)
eşim "oh ne güzel yatırım yaptık" modunda, bende ise biraz burukluk var. "n'oldu?" diye sorunca:
"ne olacak yahu. şu sonsuz denilen evrende sayısız galaksiler içinde sayısız gezegen var. bunların bir tanesinde hayatın sürebileceği koşullar oluşmuş. ve bu durum milyarlarca yıl sürmüş.
öte yandan bir sürü yumurtanın içinden bir tanesi milyon sayıdaki spermlerin biri tarafından döllenmiş ve biz bu dünyada yaşama şansı bulmuşuz.
böyle bakınca milli piyangodan yılbaşı ikramiyesi çıkma ihtimalinden binlerce kez daha az olan bir ihtimal gerçekleşmiş.
bu imkan bize milyarlarca yıl yaşı olan bir evrende sadece ve sadece 80-85 yıl için sunulmuş.
biz ise bu yılların yarısından fazlasını 500 m2 arsa almak için harcamışız.
ve buna sevinmemi bekliyorsun."
dedim.
"haklısın ama ne yapsaydık" dedi.
"arabayı değiştirseydik" dedim.
palu ailesi
-
organ mafyası, çocuk tacizi, işkence, cinayet yetmiyormuş gibi bir de tuncer'in karısı emine var. hikayede kendisinin görevi bütün suçu gizlemek. "ne alakası var efendim tamamen iftira" diyerek her şeyi inkar ediyor.
bir de skt'si geçmiş 400 koli gofretin ambalajını değiştirip yeniden piyasaya sürme olayı var ki çok orijinal bir fikir gibi geldi bana: "madem kötüyüz bunu da yapalım amk,hem hikaye bütünlüğünü bozmuyor." yani adamlar eleştirmenlerden tam not almak için her boku yapmış gibi.