hesabın var mı? giriş yap

  • filmlerin, ortamlarin en karizma polisidir.
    (bkz: police line do not cross)
    (bkz: crime scene do not enter)
    bu adamlarda oyle bir eda var ki, inan olsun bu yuzden polis olasim gelirdi benim eskiden, genckene, ben hic cocuk olmadim.
    neyse,
    bu abiler oyle davranirlar ki sanki oradaki cinayet bile bu yuzden olmu$, kaldirimin kiyisindaki ceset sirf o abi ortama gelsin de karizma yapsin diye orada yatiyormu$ gibi...
    bir de bu abi, o sari bantin altindan gecerken ba$ka bir polis, maraba takimindan uniformali, bu banti amiri, muduru, lietunanti daha rahat gecsin diye kaldirir. bir nevi kapi gorevlisidir...
    abide bir sikkinlik hali vardir. boyle "- ulan ben kari yaliycaktim, nereden cikti bu cinayet vakasi, neden cagirdiniz beni, butun $ehri ben mi temizliycem..." gibisinden davranir.
    olay yeri eli lastik beyaz eldivenli uzmanlarca incelenirken, bu esas oglan orada bir kanka uzman gorur. genellikle zenci kadindir bu uzman. parmak izi, olum nedeni falan sorar. ilk ismi ile hitap eder bu kadina. sanki daha once yala$mi$lardir.
    boyle i$te.

  • ulan tüm argümanınız herifin menemene melemen demesi üzerine mi? yok mu başka yorumunuz? melemen yazdığı için haketmiş güya.
    tanım: anormal fiyatları menemen yerine melemen yazılmasıyla alakalandıran yüksek zeka (!) kişileri görmemizi sağlayan başlık.

    edit: başlığı hortlatan arkadaş ilkin "melemen" yazmıştı, menemen olarak düzeltmiş.

  • zil çalmış, hoca sınıfa girmiştir, arkadaş geç de olsa sınıfa dalar...
    -nerdesin olm sen?
    -şeyy hocam tuvaletteydim
    -zili duymadın mı be!
    -duydum hocam
    -eee nie gelmiyosun kaç saat oldu bıdıbıdı
    -e hocam yarım mı bıraksaydım!
    -!?**?!*

  • gudik sözcüğü bu planlar için biçilmiş kaftandır. ana iki azarladı, baba istediğini yapmadı diye hemen düşünmeye başlarsın: "yarın sabah gidiyorum evden." nah gidersin! nereye gidiyorsun ivanuskas? hemen yaparsın böyle planı: "yanıma sırt çantamı alsam yeter, yatak odasındaki gizlenmiş paradan (yatak odasında hep para gizlidir, o da olmadı salon ya da mutfaktaki anormal bir yerde para saklanır) alırım biraz... ver elini bodrum... ingilizcem de var, otellerde çalışırım. yazın bir turist kızla tanışırım ver elini ingiltere...."

    haaa evet ver elini... taptuk emre kapısı mı lan bu? el verin el verin... yok ver elini sicilya, ver elini kolombiya. nereye gidiyorsun küstah bok? gördüğünüz gibi ana baba, arkadaşla sabahlamaya izin vermedi diye 15 yıllık ebeveynini sattı, büyük britanya topraklarına vardı iki dakikada. ama gudiklik sadece planda değil, ana babaya isyanın çıktığı saate göre vazgeçilmesinde. akşamsa ertesi sabah. sabahsa akşam. çok ciddi bir şeyse bir iki gün afra tafra. bir de bu durumda gerzo arkadaş tavsiyeleri de duruma etki eder:

    - dayanamıyorum abi ya, deli ediyorlar beni. gidecem valla buralardan.

    - ben lise bitsin diyorum abi. lise bitmeden gitmeyelim, elimizde diploma olsun.

    bakın ne kadar mantıklı aslan parçası. sonra ikisi de unutacak bunları. hayattan kaçılmayacağını öğrenecekler. kavafis'ten gelsin, nah gidersin desin. hayırlı geceler herkese.

  • ilgili yönetmeliğin 5. maddesinde aşağıdaki ifadelerle yer alan yasak:

    "gdo'suz ürünlerin etiketinde ürünün gdo'suz olduğuna dair ifadeler bulunamaz."

    son zamanlarda kendimi hiç bu kadar çaresiz hissetmemiştim. milyonlarca insan toplanıp çığlık atsak belki rahatlarım.

    bu yasağın 'mantıklı' bir açıklamasını ('yabancı şirketlerin çıkarlarını korumak' gibi bir açıklamayı insanlık dışı bularak reddettiğimizi varsayalım) yapabilecek babayiğit varsa beri gelsin.

    kendi yönetimi tarafından insan yerine konulmamak ne acı. bunun farkında olmayan milyonlarca da 'vatandaş'ımız var üstelik. onlar için ayrı, kendim için ayrı üzülüyorum.

    yürüyen banknotlarız biz!

  • (bkz: az bilinen efsane duyarlar)

    edit: bu tiplere zaman zaman sjw de deniyor. türk halk diliyle "havadan nem kapan" tayfa olarak da bilinirler. yine bu tipler, linç olarak da adlandırılan av vakti yaklaşınca duyar kasarlar ve birinin ağzından çıkacak en ufak kelimeye bakarlar.

    edit2: bunlar değişik adamlar. tarihte bu oyunu geliştirenler, yani taşların elle yapıldığı zamanda yaşayan kişiler; her bir taşı sanat eseri kabul ediyor ve taş yapan ustalar oluyor. böylesi değerli bir şeyi dayanıklı malzemeden yapmak lazım ama taşların da karışmaması, net bir şekilde seçilmesi, zeminle de uyum içinde olması gerekiyor. mantıklı olarak da fildişi ve koyu renkli taş kullanmak akıllara gelmiş. bunu, buradan alıp nelere bağlıyorlar.

    edit3: bir de "neden kadın yok?" denmiş. iyi de taşların türkçe isimleri, erkek de değil: piyon, kale, fil, at, vezir. sayarsan bir tek kral var. hem bu bir savaş simülasyonu. oyunun ortaya çıktığı tarihlerde, kaç savaşta kadın var? hem vezirin birçok dildeki karşılığı da "kraliçe" olarak geçmekte.