hesabın var mı? giriş yap

  • dandik bir firmayla görüşmenin bir kısmı tamamlanmıştır. devamında,

    ik: akıcı yazıyor ama ingilizceniz ne seviyede?
    kedish: isterseniz ingilizce devam edelim.
    ik: eheheu yok benim pek iyi değil aslında da!
    kedish: (iç ses) -teallam sabrımı mı sınıyorsun!-

  • 17 yaşını geride bırakalı çok sene oldu.. ve artık bir büyüğün olarak beni dinlemeni istiyorum.. zira şuan yaşadığım durumların sorumlusu sensin.. öncelikle sırf 4 senelik diye ne idüğü belirsiz bir bölüm yazıp okumayı aklından çıkart.. hayatımın aşkı dediğin "necla" adlı kıza hiç bulaşma, (şimdilerde evli ve çocuklu bir hayat sürmekte).. saçları bi hevesle uzatıyorsun ya, yapma.. kelliğin yakıştığı erkeklerden değilsin.. hani en yakın arkadaşın oğuz'un, "hacıt,karavanla tatile çıkalım mı?" sorusuna sakın; 'süpermiş lan.' diyerek sazan gibi atlama.. eğer sırtındaki koca ameliyat izi olmasını istemiyorsan.. serdar ortaç hala müzik piyasasında buna hazırlıklı ol.. iddia oynarken barcelonaya sürekli handikap ver.. ama en önemlisi, pınar diye bir kızla tanışacaksın ama onu çok üzeceksin, ters laflar söyleyeceksin.. bunu sakın ama sakın yapma.. o seni sen ne yaparsan yap sevecek olan tek insan..

    -seni seven, senden büyük sen-

  • - öncelikle hangi dans türlerinden hoşlandığınıza ve hangilerinin eğitimini
    almak istediğinize karar verin.
    - bir kursa başlamadan önce mutlaka kurs mekanını görün.
    - eğitimini gördüğünüz dansın hangi stilde verildiğini mutlaka sorun.çünkü
    çoğu dansın farklı farklı stilleri vardır.siz bir yerde başladığınız eğitime
    başka bir yerde devam etmek istediğiniz zaman tekrar başa dönmek zorunda
    kalabilirsiniz.
    - kursa deneme teklif edin veya bir dersi izlemek isteyin.her iyi dans eden
    kişi iyi eğitmen değildir.öğretmek farklı bir yetenek türüdür ve her
    dansçıda bulunmaz.
    - sınıfların , eğitmenin sizinle yeteri kadar ilgilenebilecek sayıda olup olmadığına
    bakın.
    - kursların seviye seviye ayrılmış olmasına dikkat edin.tüm kursları başlangıç
    seviyesi olan yerlerde genelde tekrarlama sorunu
    vardır.
    - eğitmenlerin çift olması her zaman avantajdır.bir sorun olduğunda çoğu kişi
    hemcinsiyle dans etmekten hoşlanmaz.(özellikle erkekler)
    - kurs size pratik imkanı sağlıyor mu araştırın.dans gecelerine
    gidemiyorsanız ya da pratik yapamıyorsanız öğrendiğiniz dansı çok fazla
    ilerletemezsiniz.
    - son olarak öğrendiğiniz dansları araştırın.bilgi her zaman aldatılmayı
    önleyen en büyük faktördür.

  • insanı ana dili türkçe olduğu için mutlu eden bir kitaptır. methiyeler düzen hiçbir yabancının bu kitabın büyüsünü yakalayabileceğini sanmıyorum, dilden gelen bir büyü o çünkü -ve istanbuldan. türk edebiyatının en iyi romanlarından biri fikrimce.
    çok uzun zaman önce okuduğum için kimbilir ne çok ayrıntısını unutmuş olduğum ayrıntılar romanı. boğazın suları çekildiği zaman bölümünde kendini anlatır biraz da bu kitap. alaaddinin dükkanı gibi bir sürü bir sürü birbiriyle alakasız şeyi bulundurur içinde ve aynı dükkanın çocukken orhan pamuka göründüğü gibi güzel görünür bütün karmaşası okuyucuya kitabın. kara kitap çocukluk kutuları gibidir içinden alakasız ve çok çağırışımlı, derin biriktirmeler çıkan: duygular, nesneler, mekanlar, karakterler. birbiriyle bağlantısız her şey -mesneviden, türkan şoraya, okuyucudan, cinayete, kıskançlıktan siyasete- biraradadır ve kara kitaptır.
    yüzlere bakmayı, işaretleri aramayı, istanbulun söylediklerini dinlemeyi bilenler orhan pamuk'un oyunundan keyif alırlar -akrostişlerden, ayrıntılardan. kimisi ise sıkılır ilk sayfalarında. oysa uzun cümlelerle, bütün ayrıntıların anlatımıyla sonundan olay örgüsünden bağımsız bir biçimde o ana dahil olursunuz. yürüdüğü hissini verir sanki insana, içine çeker bu roman.
    kendi adıma tutunamayanlar 'dan sonra okuduğum en iyi türkçe roman olduğunu söyleyebilirim.

  • para (money) kelimesi ilk ne zaman ortaya çıktı?
    ingilizce para kelimesi ilk olarak 14. yüzyılda ortaya çıkmıştır. romalıların, tapınağında (ya da civarında) ilk kez madeni para bastığı, tanrıça juno'nun unvanlarından biri olan moneta kelimesinden türetilmiştir.

    para kullanımı ilk ne zaman başladı?
    mö 5000 civarında, günümüz ırak'ındaki sümerler, standart bir ölçü ve para birimi olarak kullanılmak üzere gümüş külçeler üretmeye başladılar. mısırlılar ise mö 4000 civarında ilk defa altını para birimi olarak kullanmaya başladılar.

    ilk bankalar ne zaman ortaya çıktı?
    pek çok araştırmacıya göre, ilk bankalardan bazıları, mö 3000 civarında, hem dini törenler hem de buğday ve diğer tahıllar gibi tarımsal ürünlerin depolanması için kullanılan tapınakların içinde bulunmaktadır. çiftçiler ürünlerini tapınağa yatırır ve yatırdıkları ürün miktarı için bir makbuz alırlardı. bu makbuzun değerli olduğu ve büyük olasılıkla ticarette kullanılan en eski para biçimi olduğu düşünülmektedir.

    ilk madeni paralar ne zaman ortaya çıktı?
    kabartma bir kaplumbağa şeklinde ilk madeni paralar, günümüz yunanistan'ında aegina adası'nda mö 700 civarında ortaya çıkmıştır. görsel

    para kullanımının ilk yazılı kanıtı hangi tarihte yazılmıştır?
    paranın karşılık olarak ödeme yapmak için kullanılmasından bahseden ilk yazılı metinler mö 2112'den 2095'e kadar hüküm süren ur kralı ur-nammu tarafından sümerce olarak yazılan ur-nammu kanunları'nda bulunmaktadır. yasanın 22. maddesinde, “bir adam başka bir adamın dişini kırarsa, iki gümüş gümüş ödeyecektir” diye ybelirtilmiştir.

    tasarruf kavramı ne kadar eskidir?
    tasarruf kavramı, ilk insanların köylere yerleşmeye başladığı ve tarımsal üretim ve hayvancılıkla uğraştığı neolitik çağ'a (yaklaşık mö 10.000) kadar uzandığı düşünülmektedir. her bir çiftliğin tüketebileceğinden daha fazla yiyecek üretiyor olması gerçeği, tasarruf etmeleri ve ihtiyaç fazlası olanları saklayıp, daha sonra bunları ticarete dökmeleri gerektiği anlamına geliyordu.

    kaynak: britannica

  • debe editinden sonra bir ekleme: başlık başa kalmış. bu utançla fazla kalamamış arkadaş belli ki ahahah.

    dostum sen de japon'la koreli'yi ayırt edememişsin.

    japon 3 aslında bir koreli. adı da song hye kyo.

    bu durumda beyinsiz kim oluyor?

    ekleme: japon arkadaşları olan biri olarak söylüyorum; onlar bile çinlilerle korelileri japonlardan ayırt etmekte zaman zaman güçlük çektiklerini söylüyorlar. sana n'oluyor demezler mi?

    al bir fotoğraf daha.

    ekleme 2: dostum japon 3'ü değiştirmişsin de bari edit yapsaydın. ayıp değil mi, insanı yalancı çıkarıyorsun. hem entry'yi değiştirdiğin de belli oluyor ahaha. kaçabilirsin ama saklanamazsın.

    ekleme 3: senin çinli 5 de koreli çıktı yaa. onun adı da ju ji hoon imiş. hatta trt'de bir ara yayımlanan düşlerimin prensi (goong) adlı dizideki başrol. ahaha. tanıdık gelmesine şaşmamalı.

    bak bu da kendisine ait bir görsel.

    neymiş, google görsellere japon çinli falan yazıp önümüze çıkan ilk fotoğraflara atlayıp burada millete beyinsiz demiyormuşuz. millete öylece beyinsiz demek hoş olmuyormuş, değil mi?

    debe editi: debeye ilk kez giriyorum. mutlu ve gururluyum ahah. buradan bana şükela veren herkese, sürekli kore dizisi yayımlayan trt'ye ve japon arkadaşlarıma sonsuz teşekkürler!

  • ss'e ''kendinizi yalnız hissediyor musunuz?'' yerine ''bu aptalca sistemi neden kurdunuz?'' diye soracak gazeteci olmadığı için gerçekleşendir.