ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
30 temmuz 2015 akdeniz depremi
-
ne ara başlık açtınız lan ben hala su içiyorum korkudan
facebook'ta kendi iletisini beğenen insan
-
keyfi yerinde olduğunda omzunu öper.
senden harika baba olur diyen kız
-
(bkz: the bomb has been planted)
avm'de kahve makinesi iadesi yüzünden çıkan kavga
-
üç kuruş maaş için üç kuruşluk insanların ağız kokusunu çeken genç bir kızın sonunda patlaması. insanları işlerinden nefret ettirerek çalıştırın, öfkelerine yenildikleri ilk anda da kaydedip işten attırın. yav ne kötü insanlarsınız.
çok iyi bir insan olduğu düşünülen ünlüler
-
(bkz: hakan altun)
her sabah duş alıyor kahvemi içiyorum
-
her sabah komşumuz bay adams'ın çim biçme makinesinin sesiyle uyanmamla birlikte gerçekleştirdiğim eylemdir...
lanet olası ihtiyar bir günde çimleri biçmesen ne olur sanki !!!
ölümün en iyi tanımı
-
ölenler ölümü bilmez, ölüm kalanlar içindir. - şükrü erbaş
deist ve ateistlerin bayram tatilini 9 gün yapması
travesti yakalayınca 20 puan kazanan polis
-
benim böyle bir tanıdık polis vardı. 400 puan kazanmıştı ama en sonundaki boss travesti'yle mücadelesinde yenilince, puanları silindi ve en başa döndü. save etmemiş...
miyoglobin
-
gorevi hemoglobinin kanda (eritrositlerin icinde) tasidigi oksijeni icinde bulundugu kas hucresine alip kullanilmasini saglamak olan bunu oksijene olan baglanma kuvvetinin (bkz: afinite) hemoglobinden daha yuksek olmasi ile saglayan protein.
myoglobin kanda kas hasari durumunda bulunur. kan degerinin yuksek bulunmasi vucutta kas hasarinin bir gostergesidir. (bkz: dayak yemek) (bkz: kalitsal kas hastaliklari) (bkz: olum orucu). kanda cok yuksek miktarlarda bulunmasi bobreklerde kalici hasara neden olarak bobrek yetmezligine neden olabilir.
beyinde bu islevi yapan proteinin ismi sitoglobin (bkz: cytoglobin) iken beyin omurilik sivisi ve goz gibi cesitli organlarda ki muadilinin ismi noroglobindir.
ışık hızını aşan felix baumgartner
günaydın
-
içten ve güzel gözlerle söylendiğinde insanın içini sıcacık yapan tatlı bir şurup gibidir.
her sabah ofise gelirken süt alıyorum. yolumun üstündeki carrefour'da süt 25 kuruş daha ucuz, olsun ben yine de sütü bakkaldan alıyorum. akbilimde 25 kuruş eksik olduğunda otobüse binme şansım yok, yani 25 kuruşu küçümsemiyorum. kapitalizme karşı küçük esnafı desteklemek diye bir kaygıdan dolayı da yapmıyorum bunu. ofisime gelmeden önceki son bakkalda çalışan karı-koca, herhalde en az 40 yıllık evliler, insana kocaman gülümsüyorlar. sabahları haberleri tartışıyorlar aralarında, gelen kapıcıyla geyik muhabbeti çeviriyorlar. her sabah güne muhabbetle başlamaya 25 kuruşluk bir bağış yapıyorum. ofise kocaman bir sırıtışla geliyorum. günüm o bakkal dükkanında ayıyor.