ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kadının kilosu erkeğin en fazla yarısı olmalı
-
75 kiloyum hmm benim iki katım 150, 150 kg erkekler eklesin.
edit: ulan hırbo, senin mentalitene göre mi kilolarımıza karar vereceğiz .d
yüzüklerin efendisi'ndeki unutulmaz replikler
-
-you fool no man can kill me.
-i am no man!
yaran başlıklar
konuşurken araya ingilizce sözcük sıkıştıran kişi
-
(bkz: of course lan are you maniac)
11 ocak 2015 paris charlie hebdo yürüyüşü
-
ülkesinde basın özgürlüğü olmayan, yürüyüş özgürlüğü olmayan, bırak peygamberi siyasi liderleri bile karikatürize edenleri linç eden iktidar partisinin başbakan'ının katılacağı yürüyüştür.
bilin bakalım hangi ülke başbakan'ı!
eskişehir'de köpeğe saldıran psikopat kedi
-
iki adet psikopat gördüğüm olaydır.biri olayın başkahramanı azman kedimiz diğeri de köpeğin sahibidir.adamın acilen köpeği bırakıp kediyi sahiplenmesi gerekmektedir zira töreler bunu uygun görmüştür.
teyyo pehlivan
-
kendi ağzından;
rahmetli atatürk'ün yanında oturuyorum. gazi, ingiltere cumhurbaşkanı curchill ile satranç oynuyor. hem de iddialı bir karşılaşma.
atatürk, curchille dedi ki;
-yenersem bana ne vereceksin ?
curchill;
-sana kuzey irlanda'yı veririm dedi.
buna karsilik ataturk de -'ben de yenilirsem sana doğu anadolu'yu vereceğim
diye konuştu.
ben hemen itiraz ettim ve atatürk'e "bizim ev n'olcak" dedim.
o zaman buyuk atatürk;
-teyyo pehlivan'ın evi hariç
dedi. bu kez curchill itiraz etti ve
-teyyo pehlivan'ın evi yoksa ben doğu anadolu'yu ne yapayım
dedi ve satranç oynamaktan vazgeçtiler.
30 saniyede hastaya teşhis koyan doktor karizması
-
- doktor bey şurama sanki bıçak saplanıyor böyle..
- orana bıçak saplanmış, sıradaki..
- aaa..
dev banka çeki
-
hollywood filmlerinden aşina olduğumuz dev boyutta, kartondan bir çektir bu.
piyango ödülü veya bağış gibi vesilelerle bastırılır. sahibine törenle takdim edilirken basına poz verilir. adına “novelty check” denir.
peki normal şekil ve boyutta olmayan bu çek hukuken geçerli midir, banka tarafından kabul edilir mi?
bu sorunun yanıtı kısaca: evet! kulağa şaşırtıcı gelse de, çarşaf boyutundaki bu çek bankada bozdurulabilir! fakat bankalar mırın kırın edip kabul etmeyebilir de. hiç sorun değil, çünkü bunun yanında genellikle bir adet normal, düzgün çek de takdim ediliyor.
bu çeklerin boyuta göre fiyat tarifesi de var. örneğin şu basımevinin tarifesine göre 36x18 inçlik çek fiyatı 54 dolar, 42x21 çekin fiyatı ise 74 dolar. bu sonuncusu dile kolay tam olarak 106,68x53,34 cm!
böyle devasa çek düzenlemek acaba ilk kimin aklına geldi diye merak edip araştırdım: naziler!
1936 yılında joseph goebbels‘e dev bir çek takdim edilmesi tarihi olarak belgelenen ilk örnek. şu linkte o anın fotoğrafı da mevcut.
dev banka çeklerinin geçerli olup olmadığı hakkında youtube’da videolar var. şu videoda, mevzuata da atıfla epey aydınlatıcı bilgiler veriliyor. örneğin, “alıcı, verici, meblağ gibi bilgiler açık ise, hangi yüzeye yazılırsa yazılsın, çek geçerlidir. bu yüzey bir peçete bile olabilir!” diyor. yani, abd’de üzerine çek yazılmış imzalı bir pipo ile bankaya gidip “bu bir pipo değildir“ derseniz, haklı olabilirsiniz.
ancak evde denemeyiniz, bizim mevzuatımızda böyle birşey yok (bkz: 5941 sayılı kanun).
vibrafon
-
20. yüzyılda icat edilmiş rezonatörlerin altındaki fanların vibrato efekti vermesi yüzünden adına vibrofon denmiş perküsyon enstrümanı.
internetten tanışılan kişiyle görüşmek
-
bu pazar yaptığım eylem. dünya tatlısı bir sözlük yazarı ile tanıştım. hatta enteresandır birbirimizi neredeyse hiç görmeden tanıdık, tanıştık sıcak bir cay içtik aynı sıcaklıkta bir sohbet ettik.
bu ilk değil aslında, gerçek hayatta görüşmeye devam ettiğim bir sürü dostum oldu. hatta geçen sene evde kızılca kıyamet kopup ben pılımı pırtımı toplayıp evi terkettiğimde, bu dostlarımdan biri öğrenir öğrenmez "ev bomboş duruyor, anahtar komşuda al, gir istediğin kadar kal" diyen jet hızında bir mesaj çekti taa londra'dan.
bir başkası avukat dedi istediğin an. bir başkası iş dedi hatta "düşünüyorum, ne yapabilirsin diye 3 gündür, istersen buraya gel" dedi. tabi ki istisnalar vardır ama insanlar her yerde tanışıyorlar her yerde arkadaş, dost, sevgili olabiliyorlar. iyi insanlarla, kötü insanlarla karşılaşma ihtimali her yerde var. bu ihtimal galiba sizin ne aradığınızla da alakalı.
sonuç olarak şu ana kadar, gerçek hayatta karşılaşıp, dost olduğunu zannetiğim kadar zarar görmedim henüz hiç birinden. demek ki o kadar da kötü bir şey değil.