ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
denizde 2 kilometre açılabilen esrarengiz amcalar
-
kıyıdan bakıldığında kafaları şamandıralardan ayırt edilemeyen amcalardır.
armağan çağlayan'ın çatlak şanzel ropörtajı
-
17 yaşında iken babannesini ameliyat eden doktorun hata yaptığından emin olarak (tıp fakültesi bitirmiş sanırım) bir doktoru öldürmüş.
insan öldüren akıl yoksunu müptezel bir soytarıyı 7 yıl sonra dışarı salarsanız yapacağı da bu olur.
bu müptezel soytarıyı çıkartmış bir de anlattıklarına gülüyorsanız
buna gülenin bunun kadar aklı yoktur.
bu pespayeyi çıkartıp konuşturan armağan çağlayan umarım utanıp bu videoyu siler.
şanzel misin, nesin! bir insanı öldürmüş sonraları bir kaçını da yaralamış ve anlatırken gülüyorsan, bir gün böyle bir şiddete sen veya yakının maruz kalırsan anlarsın konunun ciddiyetini.
edit: entryi sinirle yazdığım için son kısmı biraz ağır kaçmıştı, o yüzden editledim.
berlin vs istanbul
-
https://www.youtube.com/watch?v=w0rz2cpcybq
berlin bir sehirdir. istanbul ise kontrolsuz buyumus bir koy.
instagram'ın zengin türk çocukları
-
sadece 1 (yazıyla bir) gün için babanın, o genç ellerdeki kredi kartını alması ile 36 bölümlük komedi-dram türk dizisi çıkarabilecek gençlerdir.
14 ay evli kalıp 10 yıl nafaka ödemek
-
bir kadın olarak bana da saçma gelen uygulama, arada çocuk yoksa 1 ay bile almam nafaka. ayrılmışım, herkes kendi yoluna gitmiş, neden adamın parasını alayım ya? gir işe çalış, kendi kendine yetebil.
diziler arasında jenerik müziği en güzel olanlar
-
(bkz: outlander)
türkmüş gibi duran yabancı markaları
şirketin yılbaşı çekilişinde ceo'yla eşleşmek
-
şu geleneksel yılbaşı hediye çekilişlerinde kişiye şirketin patronu çıkması olayı. adeta bir beşiktaş'ın kura şanssızlığı, adeta bir ölüm grubuna düşme bahtsızlığı. ceo da tam bir kapalı kutu, ne bir tanışmışlığımız var, ne bir mail'leşmişliğimiz.
bir de adamın kendi parasıyla ona hediye alıyormuşum gibi bir his var.
sağcıları solculardan ayıran en belirgin özellik
-
farklı ülkelerin sağcıları birbirlerinden nefret eder. farklı ülkelerin solcuları birbirlerini kardeş olarak görür.
6 ay verin istanbul'da suriyeli sorunu kalmayacak
-
suriyelilere vatandaşlık vererek çözecek sanırım. artık "suriyeli" değil "türkiyeli" sorunu olacaklar.
6 ayda başka türlü çözülemez o sorun.
muaviye'nin sarayı
-
muaviye'nin 1300 yıl önce halkın rızkından ve emeğinden çalarak yaptırdığı mekandır.
muaviye şam’da romalıları taklit ederek osman’dan daha seçkin bir yaşam sürüyordu.
ayrımcılık, kirlilik, zulüm, islam sisteminin yok edilmesi, burada daha net ve daha küstahçaydı.
o dönemde muaviye romalı ve iranlı mimarların yardımıyla "qasru'l beyza" diye adlandırdığı görkemli bir saray yaptırıyordu.
bu, saltanatın ilk sarayıydı.
muaviye bu sarayın inşasını o kadar önemsiyordu ki, çoğunlukla işçilerin ve mimarların başında bekliyordu. ebuzer de her gün oraya gelip haykırıyordu:
“ey muaviye, eğer bu sarayı kendi paranla yapıyorsan, israftır ve eğer halkın parasıyla yapıyorsan ihanettir, hırsızlıktır!”
ve devamında tövbe suresini okur.
'ey iman edenler! hahamların ve rahiplerin birçoğu, insanların mallarını hem haksızlıkla yer, hem de allah yolundan alıkoyarlar. altını ve gümüşü biriktirip de allah yolunda harcamayanları acı bir azabın beklediğini haber ver. o gün biriktirip yığdıkları ateşte kızartılacak ve alınları, böğürleri ve sırtları onlarla dağlanacak. 'işte bu bencilce biriktirip yığdıklarınız; haydi tadın bakalım' denecek.'(tövbe; 9/34).
ak-it'ler için peşin edit: bu bahsettiğim muaviye, 1.muaviye'dir ve 680 yılında ölmüştür.