ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hırvatistan milli futbol takımı
-
birkaç yıldır sempatizanı olup yakından takip ettiğim, dönem itibarıyla dünyanın en iyi 3-5 milli takımından biri olan takım.
euro 2016'nın gizli favorisi olmalarına rağmen turnuvaya 2. turda veda ettiler. 2018 rusya dünya kupası eleme gruplarındansa rahatça çıkacağı düşünülürken ancak play-off sonunda kupaya katıldılar. ante cacic adlı kötüler kötüsü olan teknik direktörden kurtulduktan sonra şimdilik sıradan bir kariyere sahip olan zlatko dalic ile yavaş yavaş beklenen seviyeye geliyor gibiler ama gene de tam olarak takım olamamış görüntüsü veriyorlar.
dünya 3.'sü oldukları 1998 fransa dünya kupası'yla beraber tarihlerinin en iyi milli takım jenerasyonuna sahipler ama dediğim gibi takımda hep bir şeyler eksikmiş gibi duruyorlar.
efsane kaptan darijo srna'nın euro 2016 sonrası milli takımı bırakmasıyla dümene real madrid'in yıldızı luka modric geçti. yanında ise barcelona fc'nin yıldızlarından ivan rakitic var. kalede as monaco'nun tecrübe abidesi kalecisi danijel subasic, defansta gladyatör vedran corluka, beşiktaşlı domagoj vida, çok eleştirilmesine rağmen 4 yıllık olympique lyonnais kariyerinin ardından 4 yıldır liverpool'un değişmez isimlerinden biri olan dejan lovren, takımın en pahalı 4. ismi olan athletico madridli sime vrsaljko ile napoli ve akabinde sampdoria takımlarının formasıyla 4 yıldır seria a'da ekmeğinin peşinde koşan tecrübeli ivan strinic var. interin kanatları ivan perisic ve marcelo brozovic de takımın çok ama çok önemli parçalarından ikisi. orta sahanın emekçilerinden fiorentinalı milan badelj de takımın değişmezlerinden biri. real madridli mateo kovacic ise takımdaki en önemli genç yıldız. forvette juventuslu mario mandzukic gole en yakın isim olsa da hoffenhaimlı andrej kramaric yakaladığı çıkışla formayı kaparsa kimse şaşırmasın. ikisinin arkasında form durumu çok iyi olmasa da milanlı nikola kalinic gibi önemli bir tecrübe beklemekte. 4. ve 5. alternatif olarak forma şansı bekleyenlerse sezonu kiralık olarak schalke 04 ile tamamlayan juventuslu genç oyuncu marko pjaca ve almanya kupası finalinde bayern münih'e karşı attığı 2 golle kupayı eintracht frankfurt'a kazandıran ante rabic.
bütün bunların yanında salzburg takımıyla bu sezon avusturya ligi'ndeki 4. şampiyonluğunu yaşayıp avrupa ligi'nde de yarı final görüp sezonu 54 maç (53'ü ilk 11) oynayarak muhteşem bir sezon geçiren, ilk 4 yıllık kariyerine toplam 175 resmi maç ve 7 kupa sığdıran ve geleceğin topçusu olacağını düşündüğüm 21 yaşındaki duje caleta-car ve gene gelecekte adından söz ettirecek olan bayern leverkusen'in 22 yaşındaki genç topçusu tin jedvaj da kadroda olan isimler arasında.
görüyorsunuz kadro muhteşem. takımın as oyuncuları dünyanın en büyük kulüplerinin değişmez futbolcuları durumundalar. geri kalanları da major liglerin kalburüstü takımlarında oynayan tipler. tek eksik leblebici bir golcü. umarum mario mandzukic bayern münih günlerine geri döner de bu açığı kapatır. keşke büyük kaptan darijo srna da bu turnuvada takımının başında son kez yer alabilseydi.
o güzel hırvatistan milli futbol takımı formasının hatrına, 2018 rusya dünya kupası'nda kazanacağımız zaferlerin ardından zagrep radyosu'nda lili marlen türküsü dinleyeceğimiz o güzel günlerin aşkına "saldır şanlı croatia!".
napad velike hrvatske!
edit: hırvatistan veya rusya'da olup bana hırvatistan milli futbol takımı formasını gönderebilecek birileri varsa bu büyük iyilikle sevap point kazanmış olur, bilginize.*
22 ocak 2013 galatasaray üniversitesi yangını
-
her anlamda üzen olay.
"oh olsun" diyenler lütfen okusun. fenerbahçeli bir arkadaşımdan enfes bir olayla tarihi bir ayar geliyor:
7 haziran 1932 günü şimdilerde fenerbahçe şükrüsaraçoğlu stadı'nın bulunduğu papazın çayırı ve kulüp binası yandı.yangın sırasında birçok fenerbahçeli futbolcunun evleri de yangından etkilendi.yangından önce ise selanik mütelliti isimli bir yunan takımıyla maç ayarlanmıştı ve maçı iptal etmek için çok geçti. fenerbahçeli futbolcular borç aldıkları formalarla stada geldiler ancak birçoğu yangının söndürülmesine yardım ettikleri için bitkin ve yorgun durumdaydı.maçın başlamasına dakikalar kalan galatasaray'ın efsane kaptanı aslan lakaplı nihat bedik ve galatasaray'ın a takımından 6 as futbolcu soyunma odasına geldi. nihat soyunma odasına girdikten sonra "bu zor gününüzde sizi yalnız mı bırakacağız, kabul ederseniz arkadaşlarım ve ben sizinle birlikte fenerbahçe formasını terletmeye hazırız" der. fenerbahçeli'ler bu teklifi kabul eder ve galatasray ve fenerbahçeliler'den oluşan bu takım maçı 4-0 kazanır.
ben de koyu bir fenerbahçeli olarak, tarihten yapılan bu alıntıyı, galatasaray üniversitesi'nin yanmasıyla dalga geçen, bana göre özde sporsever olmayan fenerbahçelilere ithaf ediyorum
evlat edinmek
-
16 aylık bebeğimin kahvaltısını hazırlarken aklıma düştü bu başlık. henüz süreci tamamlamadık ama yaklaşık 7 yıl önce başlayan maceramızı evlat edinmek isteyenlere anlatmam gerektiğini düşündüm.
öncelikle aklınıza bir kere düştüyse hayatınız boyunca hep evlat edinmek isteyeceksiniz. bu düşünce peşinizi hiç bırakmayacak. çok uzun bir bekleme süresi var şartlarınız uyuyorsa gidip başvurun, sıraya girin. sıra yaklaşık 6 yılda geliyor o an istemezseniz dondurabilirsiniz. başvurunuz bir dilekçeyle açılıyor tekrar ve kaldığınız sıradan devam ediyor. yani kendinizi hazır hissettiğiniz an dilekçe verip 15 gün içinde bebeğinizi kucağınıza alabilirsiniz.
evli, bekar 30 yaşını doldurmuş herkes evlat edinebilir. ama heyet raporu almak, psikolojik testlerden geçmek gerekiyor. maddi durumunuzun iyi olduğunu da kanıtlamanız gerekiyor. yani evi olmayan asgari ücretli bir çiftin ya da kişinin başvurusu çok yüksek ihtimalle kabul edilmeyecek. ev varsa parka, hastaneye yakın olması ve bebeğin odasının güneş alması lazım. her aşamada ev kontrolüne geldiklerini de eklemem gerekiyor. başvurunun kabul edilme süreci yaklaşık bir yıl sürüyor.
başvurunuz kabul edildi ve sıraya girdiniz. bundan sonra yapacağınız tek şey beklemek. ama beklerken uzmanları arayıp arayıp darlamayın. sürekli sıranızı sormayın. ellerinde bir bebek fabrikası yok gelen bebekleri sırayla veriyorlar işte. bekleme süresi şehirden şehire ve tercihlerinize göre 4-7 yıl arasında değişiyor. mesela sağlıklı bir kız bebek isterseniz 6-7 yıl, erkek isterseniz 5-6 yıl beklersiniz. sokağa terk edilmiş anne, baba bilinmeyen bir bebek isterseniz 15 yıl bile bekleme ihtimaliniz var.
engelli ya da ensest bebek isterseniz sıranız hemen gelebilir.
her şey olumlu sonuçlandı, yıllarca beklediniz. o telefon hiç ummadığınız anda geliyor. ben mesela sabah uyuyordum, öğleden sonra anne oldum. o da başka bir entryi hakedecek kadar ilginç bir gündü. yazarım bir ara :))
bebeği aldıktan sonra evlat edinmeye hak kazanmak için bir yıl bakmanız gerekiyor. tabi bu bir yılda sürekli kontrol altındasınız. bebeğin gelişimini takip ediyorlar.
veeee işin en zor kısmı başlıyor. biyolojik anne, babaya rıza davası açılıyor. bu süreçle çocuk esirgeme kurumu ilgileniyor. hakim karşısında da evlat edindirmek istediklerini beyan etmeleri gerekiyor. bu süreç onlara ulaşamazlarsa yıllarca sürüyor. tabi vazgeçme ihtimalleri de var. rıza davası bitince geri dönüşü olmadan bebeğin tüm haklarını kayyuma devretmiş oluyorlar. bundan sonra bebek artık onlara ait değil.
biz tam olarak bu sürecin ortasındayız. rıza davası sorunsuz sonuçlandı. şimdi uzmanımızın arayıp “nüfusa geçirme davası açabilirsiniz” demesini bekliyoruz.
o dava da genelde tek celsede bitiyor. “tebrikler bebeğiniz artık sizin soyadınızı taşıyor” şimdi bunu duymak için yaşıyorum.
sonrası iyilik, güzellik.
donald trump şerifler buluşması
-
beyaz saray'da gerçekleşmiş buluşmadır.
şakaysa allah belamı versin.
"donald trump ınvites sheriffs who love him and his ımmigration views to the white house"
http://www.huffingtonpost.com/…f638e4b0c1284f27b86f
edit not: ulan trump, o yoldan gitme, sonunda sıçılıyor. söyleyim de.
doktora dokunmak konuşmak falan bu ne manyaklıktır
-
başına bir şey gelmeyeceğinden emin olduğu için böyle çemkiriyor.
türk halkının genel özelliğidir. ezebileceğini ezer acımaz.
olayın ne olduğunu bilmediğim için haklıdır haksızdır diyemem ama karşısındaki kadın bir savcı olsaydı böyle bağıramazdı veya ne idüğü belirsiz bir maganda olsaydı ancak akşam twitterdan ağlardı.
not: buradaki mevzu ezenle ezilenin mesleklerinden bağımsız... bizim memlekette gücü yeten gücünün yettiğini ezer. misal mağdur hanım ablamızın apartman görevlisi sadece onun kapısının önünü temizlemeden mesaisini bitirse büyük ihtimal bu sefer bağırıp çağıran taraf kendisi olacaktı.
buna aslında hayatın her alanında şahit oluyoruz. adamın altında bmw bilmem ne modeli var yolda en üst hız sınırında sollama yapan şahin sürücüsüne 500 metre öteden sellektör yapmaya başlıyor ama aynı zibidi aynı hareketi bir audi q8 sürücüsüne veya bir makam aracına yapamıyor.
gerçekten aile terbiyesi almış, kendini yetiştirmiş, sinirlerine hakim olmayı öğrenmiş çok küçük bir azınlık dışında maalesef durum böyle. eğitim sadece cehaleti alıyor...
fethullah gülen özbeöz ermenidir
-
ya sen osmanlı ocakları başkanısın. osmanlı imparatorluğu bütün sistemini devşirme sistemi üzerine kurarak yükselmedi mi ? hangi padişah tam türk oğlu türk'te bu adama ermeni deyip hakaret etmeye çalışıyorsun.
yanındakiyle yaşlanırsın aklındakiyle ölürsün
-
aklınızda bu kadar yer eden biri varsa, kimse kusura bakmasın ama; yanınızdaki insanın duyguları ile oynamaktır bu.
ayrılmak zor değil, gidin boşanın.
ne kendinize, ne de yanınızdaki insana bu haksızlığı yapın.
“yaşantıma yön vermek adına evlendim.” nedir?
rahatının ve düzeninin bozulmasını istemeyen insan davranışı.
edit:imla
rakı içen pes oynayan kokoreç seven hatun
-
erkek versiyonları gibi maldır. rakı içmekle, kokoreç sevmekle övünen insan ağır maldır.
facebook'ta alakalı alakasız yorumlar yapan akraba
-
utançtan yerin dibine sokan yorumlar yapan akrabadır.
türkiyenin en büyük markalarının birinin kampüs marka elçisiydim. markanın yakın zamanda yapacağı bir seminerin organizasyonu üstümdeydi. markanın stajyer adaylarının başvurularını alıp, belli kriterlere göre ön elemelerini yapacaktım. sürekli paylaşımlar yapıyorum facebooktan, twitterdan. işte seminer olacak, cv gönderin, staja başvurun falan. son derece kurumsal ve ajans tarafından belirtildiği şekilde tüm paylaşımlar.
son derece kurumsal nitelikte bir paylaşımımın altına öz dayım gelir ve şu yorumu bırakıp kayıplara karışır:
"naber lan hıyar ağası"
1 temmuz 2016 türklere vize kolaylığı
-
(bkz: das bsg)
cristiano ronaldo
-
egosu yüzünden bitik olduğunu kabul edemediği için sosyal medya gücünü kullanarak ona buna saldırıyor. wayne rooney'i bel altından vurması utanç verici. sanki çok iyi durumda da hoca oynatmıyormuş gibi konuşuyor. keşke sahada ne derece kötü olduğunu görebilse de biraz öz eleştiri yapabilse.
fatura ödeme merkezine gidip ö demek
-
son ö deme tarihi geçmişse boşuna demektir.