ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sokakta röveşata çeken adam
-
bir anlık gaza gelen bir adamın yer aldığı videodur. sokakta dans edince ooo çok modern, röveşata çekince sığır demek iki yüzlülük gibi sanki. balon kimseye çarpıp zarar veremeyeceğine göre bence problem yok. ayrıca pozisyon alış ve senkron süper de balonun yavaş ineceğini tahmin edememiş sanki.
not: ayakkabının çıkacağını tahmin edemediğini varsayıyorum. ayakkabı birine denk gelse elbet zararlı olabilirdi.*
edit: zeka ile ne alakası var arkadaş? türkiye'nin en iyi üniversitelerinden mezun, aylık geliri 7-8 bin bandında olan ve bir iddia uğruna şunu yapacak en az iki tane arkadaşım var.
geç edit: bu entry adama sığır ve zeka seviyesi düşük diyen iki yazara itafen yazılmıştı. ikisi de yazdığını silmiş. bu arada düşündüm de ben bunu iddia olmadan da yaparım.
yozgat'ı tarihte hiç kimsenin işgal etmemiş olması
-
şehirlere kahramanmaraş, şanlıurfa, gaziantep gibi ünvanlar verilirken yozgat deyince benim aklıma yimpaş yozgatspor geldi mesela. işgal edilse aslanımyozgat, yiğityozgat falan olabilecekken sen kalk yimpaş ol. dokunur adama.
temizliğe gelen kadına öğlen yemeği verilir mi
-
öğle yemeği tabi verilir temizlik tam günse ama sabah kahvaltısı yapmadan da gelinmez. biz işyerine gidince kahvaltı veren var mı? bi zahmet evde yesinler ya da yanlarında getirsinler.
tam 1 saat kahvaltı faslı sürüyor yardımcıların. kahvaltı yaptınız mı diye nezaketen soruyorum, bir kere de evet yaptım diyen olmadı. e aç mı çalışsın mecbur hazırlıyosun misafire hazırlar gibi, sonra hayat hikayesi anlatma kısmı başlıyo. bir tane de dertsiz eşiyle sorunu olmayan görmedim. benim derdim bana yeter bide bir saat dert dinliyorum. sonra bir saat kahvaltı yapma, yarım saat kahve içme derken, saatim doldu şunlar yetişmedi diye kaçıyorlar.
almıyorum artık yardımcı filan kafam rahat.
edit: mesele asla bir kap yemek meselesi değil. herkes verir paylaşır ne varsa ama yarım saatte bir 10dk kahve sigara telefon molası, bir saat kahvaltı molası, bir saat öğle yemeği molası. bi de arkadaş oturmasına gelmiş gibi yayıla yayıla yavaş yavaş yeme olayı var. yahu işimiz var işte ye de kalkalım hayat hikayeni neden dinliyorum? e kaç saat duruyosun ki zaten? ben bu kadına habire yemek hazırlayıp bulaşıkla mı uğraşayım, yoksa temizliğin ucundan köşesinden yardım mı edeyim? -o çalışırken oturamıyorum- sonra o gittikten sonra bir bakıyosun her şey yarım yamalak yapılmış ve resmen kaçmış evden. bu noktada da kendini enayi gibi hissediyosun bide misafir gibi ağırlama salaklığı yapıp kalan işleri gene kendin yapıyosun. ee aç doyurmak mıydı amaç sadece? aman neyse işini hakkıyla yapan bana denk gelmedi size başarılar..
plak
-
plagi hala daha tanitmaya gerek yok, o kadar anlatilmis. gelelim bunun nasil temizlenecegine ve korunacagina. unutulmasin ki plak dediginin omru oyle cd gibi 3-5 sene degildir, bakildiginda onyillari cebinden cikarir. 4 ana basliga ayirmak mumkun temizlik/koruma unsurlarini (bazi kisimlar asagida anlatildigindan daha kapsamli incelenmis olabilir, butunluk acisindan tekrar yapmayi goze aldim):
1. karbon fiber firca:
el atinda bulunmali. plaklar manyetik olarak yazildigindan kelli dehsetli tozseverdirler. plagi her koyuldugunda degil tabii (insan canindan bezer her sefer her sefer) ama her bes-on dinlemede bir uzerinde firca bir kere gezdirilirse hem plak korunmus hem de seste puruzlenmeler engellenmis olacaktir. herhangi plak saticisinda bulmak kolay; internetten almak daha da kolay. guvenilir, bilinir markalardan bazilari: audioquest, decca, am. bendeki am.
2. igne/uc (stylus) temizleme cozeltisi:
ilk seferler haric hicbir zaman tozdan ve benzeri cer-copten arinik degildir gerek plak gerekse uc. zamanla daha da cok pislik birikir. ses kalitesine etkisini gecsek bile plaga da zarar vermeye baslar kirli uc. kullanma sikligina hayli bagli oldugundan zaman araligindan ziyade miktar olmak vermek daha yerinde olacaktir: ortalama yuz (100) dinlemede bir, uc temizlemeye ozel cozeltinin (solusyonun) icinde bulunan fircayla, soyle kullanicinin kendine dogru hareketlerle uc-bes kez temizlemesi kafi. bendeki yine am marka.
firca + cozelti ~ 7 tl.
3. plaklarin kondugu kagit:
internetten veya plak dukkanindan cok cok ucuza alinabilecek bu kagitlari hic olmadi senede bir defa degistirmek, tabiri caizse plagin nefes almasini saglayacaktir. 100 adedi 5 tl civarinda seyrediyor olmali. sayet alinamiyorsa, kotunun iyisi bir yontem sac kurutma makinasiyla ornegin kagidin 2-3 dk uflenmesi, akabinde karbon fiber fircayla veya statik elektriklenmis baska fircalarla kalan tozdan arindirilmasi olabilir.
4. plagi islak temizlemek:
en etkili ve fakat en dikkatli olunmasi gereken temizlik budur. sagda solda onlarca tarif mevcut nasil bir cozelti hazirlanabilecegine dair. parasi olan dogrudan plak yikama makinalarindan alabilir; en garantili yoldur ve minimum zararla cikilir. ne var ki profesyonel degil, haliyle cok sik plaklarla hasir nesir olmuyorsaniz gerek yok makinasini almaya, ki 3000-4000 tl araliginda seyretmekte fiyatlari.
o halde bireysel olarak hazirlanacak cozelti. gorup duydugum, bildigim, henuz denemedigim fakat temizlik yapacagim zaman hazirlayacagim cozeltinin tarifi asagidadir:
----
[i] 1 birim "%90+ ipa" (izo-propil-alkol)
[ii] 4 birim "distile su"
[iii] (0,5 lt cozeltide) 3-4 damla sivi bulasik deterjani (onemli: deterjanin nemlendiricili ve/veya katkili olmamasina itina gosterilmeli! esittir, en ucuzu muhtemelen en iyi secim olacaktir.)
----
ozetle; 0,5 lt'lik bir cozeltide 100 ml >%90 saflikta ipa, 400 ml distile su olup uzerine 3-4 damla bulasik deterjani damlatilip karistirilacak. bu.
ozen gosterilmesi gereken asil nokta: plagin ortasina cozelti (ve hatta herhangi bir sivi) dokundurulmamali. youtube vd. video sitelerinden cozeltinin nasil uygulanmasi gerektigine dair yuzlerce video bulunabilir, ama kisaca: toz birakmayacak bir kumasin ucu (penye en makbulu; eski tisortlerden birinin ucu pekala kullanilabilir) cozeltiyle islatilir. bu kisim bir elin bas ve isaret parmaklari arasina alinmisken diger elle plak tutulur. penye plagin orta kismina degmeyecek bicimde (sarkilarin oldugu kisimda olacak bicimde yani) plak uzerine degdirilir ve plak tutan elle plak dairesel olarak cevrilir (ignenin/ucun takip ettigi rota takip edilmeli, plak uzerindeki cizgiler/oyuklar boyunca temizlik yapilmali).
islak temizlik her iki yuzeye de yapildiktan sonra plagin asla yatay olarak konmamasina, dik ve altinda bir kumas bulunacak sekilde bir yuzeye egik yaslanmasina ozen gosterilmeli. bir-iki saat kurumasi icin yeterli.
islak temizlik yapilip, tozdan arindirilmis pikaba kondugunda plak, ses kalitesinin ne kadar arttigina dikkat edilmese dahi kulaga carpacaktir. plak bambaska bir mefhum. korunmali, el bebek gul bebek bakilmali. zamanla ailenin/kisinin bir parcasi da oluyorlar zaten. bakmissin pink floyd'un sheep'i suracikta otlayip dogs'u bar bar havlarken, bob dylan uvey evlat, led zeppelin komsunun laftan anlamaz, anarsik cocuklari olmus asil'in son mucadelesini* bagir cagir anlatan.
6 günde 200 kişiye corona bulaştıran kadın
-
covid 19 sinop bayiliğini almış teyzemiz. soğukkanlı bi seri katil de olabilir.
bülend özveren
-
avrupa'daki butun ulkeleri ve komsularini ezbere bilen adam.
bir gun olur da bunarsa, etrafindakilere sabir dilemek lazim. hayir, haksiz da degil ki. delirtecek adami ipneler senelerdir! buradan avrupa'ya sesleniyorum! olm vermeyin lan komsunuza oy! delikanli olun iki dakka! sokturtmayin iskandinavyaniza, balkaniniza!
siz de duzgun sarki yapip yollayin lan! gectim odulunden, adamin ruh sagligi bozuldu. bulend abi bosver ya, sana yarisma mi yok a.k.
komsu: ay turk kahveniz var mi, bende hic kalmamis da?
bulend ozveren'in esi: var tabii komsu, buyur.
komsu: ay tesekkur ederim, iyi gunler.
bulend ozveren: 100 gr komsuya gitti...
bulend ozvreren'in esi: bulend lutfen...
baldızıyla yakınlaşan erkek
-
bence aynı mantıkla olaya bakarsak kayınçona vurdurduğunda da eşini aldatmış sayılmazsın. oda eşinin canından kanından biri. onun için bir sonraki sefere kayinçonu öneriyorum.
vücudun gösterdiği tuhaf tepkiler
-
aglamak çok tuhaf degilmi üzulunce su sızdırıyorsun garip yani
yaran babaanne sözleri
-
"madem yaptın bir hayır bacakları tam ayır." diyerek beni kopartan sözlerinden biridir.
yaran baba oğul diyalogları
-
baba 135 kilo olmuştur. yani yarım dünya diye tabir edilen safhayı atlamış, kendi çapında ufak bir gezegen olma safhasına gelmiştir. bu muhabbetin konu edildiği bir akşam yemeğinden sonra meyve yemek için bir elma alan atrin mutfakta ayakta televizyon izleyen babayla karşılaşır. elmayı alıp babanın göbeğinin yanından yere bırakır ve bu işlemi 2 3 kere tekrar eder...
baba: napıyosun lan?
atrin: kontrol ediyorum.
baba: neyi kontrol ediyosun? yıkasana lan elmayı?
atrin: dur yahu elma büyük geldi ama mandalin kesin olur.
baba: ne olur?
atrin: yörüngene oturur ya..
babanın gözlerinin yörüngeden çıkmasının akabinde atrin'in elindeki elmayı kapar ve kapıdan kaçmakta olan atrin'in yörüngesine *çot* sesi ile oturtur. hala acıyo lan sırtım.