hesabın var mı? giriş yap

  • askere gidenler bilir ölüleri şafak sıkıştırmıştır.

    o savaştan sonra terhisi ertelemek mümkün değildir. geçtim yeni bir cepheye göndermek kışlada bir gün bile daha tutamazsınız. deneyimli bir asker olan aragorn da bu durumu bildiği için toplu terhise izin vermiştir.

    zaten iş de yaptıramazsın mazallah isyana kadar varabilirdi. adamlar direkt krala sözünü tut diye geliyor artık bu adamla ne konuşulabilir dile kolay isildur'un bir saçma laneti yüzünden 3000 yıldır tezkeresi imzalanmamış adamlar bunlar.

    bana şaka yapmışlardı bugün olmadı yarın gel diye gerçekten ölüye döndüm bir anda, sözünü tut diye astsubaya çıkışacaktım. bir günde bu hale geldim, 3000 yılda aragorn falan tanımam.

  • bu biraz hüzün, biraz gariplik, biraz şaşkınlık ve çokça da eskişehir soğuğu hikayesidir.
    çoğu öğrencinin yaptığı gibi faturalar (elektrik, doğalgaz, telefon) mümkün olduğu kadar ihmal edilir. elektriğin ya da doğalgazın kesileceğine dair bir ihbarname gelene kadar ödenmez faturalar. bu ihbarname geldiğinde aceleyle para denkleştirilir ve son dakikada ödenen faturalarla deyim yerindeyse son dakika golleriyle yaşam devam ettirilir.
    yine son ana bırakılmış faturalar fakat bu sefer öğrenciler biraz daha umursamazdır. çünkü faturalar ödenmeden ara tatil için memleketlere gidilmiştir. evden ilk dönen vennus olmuştur. ve eve geldiğinde gördüğü manzara ürkütücüdür: doğalgaz borcundan dolayı mühürlenmiştir (olayın ürkütücülüğüne dair şüphesi olanlar bir kış gecesi eskişehir soğuğunda biraz dolaşmayı deneyebiliriler). "yarın para bulur öderim" düşüncesiyle bir gece idare edebileceğini düşünen vennus evde başka hiçbir ısıtıcı olmadığı için bulabildiği tüm battaniyeleri üstüne sararak uyumaya çalışır ve bir yandan da "donar mıyım lan acaba?" diye kendine sormaktadır. o gece gerçekten de vennus'un hayatındaki en soğuk gece olmuştur.
    ertesi gün doğalgaz borcu ödenir, akşama kadar doğalgazın açılacağı öğrenilir. vennus akşam olana dek eve gitmez çünkü okulun boş ve sıcak laboratuvarları vennus için gerçekten iyi bir alternatiftir. akşam eve döndüğünde gördüğü manzara bir gün önceki manzara kadar dehşet vericidir: doğalgaz henüz açılmamıştır. vennus çaresiz biçimde, o soğuk gecelerden bir tanesine daha merhaba demek üzeredir. kafaya geçirilen kapşonlar, üzerine örttüğü battaniyeler lokal bir ısınma sağlamaktadır ama kafa battaniyelerden dışarı çıkarıldığında inanılmaz bir soğuk yüze tokat gibi çarpmaktadır. "dün donmadım ya bugün de donmam herhalde" diyip uyur.
    ertesi gün, doğalgazın ufak bir aksilikten dolayı açılmadığını öğrenir ve doğalgazın artık kesin açılacağına dair güvence almıştır yetkililerden. vennus doğalgazın açılacağından emin bir şekilde akşama kadar gezer dolaşır ve vakit geç olduğunda eve gelir. doğalgaz vanasındaki mühürün kaldırıldığını görür, sıcak bir ev artık vennus beklemektedir (bekle sen). dairenin kapısı açılır. el, lamba düğmelerinden birine uzanır ve o an elektrik çarpmışa döner: elektrikler borcundan dolayı kesilmiştir. o an belki gerçekten elektrik çarpsa çok daha mutlu olacaktır vennus, çünkü ısınması için kombiye, kombinin de elektriğe ihtiyacı vardır. yapacak bi şey yoktur, borcun ödenmesi, elektriklerin tekrar açılması gerekir. o soğuk gecelerden en az bir tanesi daha onu beklemektedir. "keşke bir kutup ayısı, bir penguen olsaydım, başlarım üniversitesine" der ve uykuya dalar. ertesi gün onun için sıcak bi gün olmak zorundadır, çünkü elektrik faturası da ödenmiş, elektrikler tekrar açılmıştır. vennus kombiyi açar fakat ateşleme yapmamaktadır. kullanma klavuzundan kombiye biraz su basıp, su basıncını artırması gerektiğini okur. kombiye giden su borusunun vanasını çevirir fakat hiçbir hareket, gelişme, huzur verici bir su akış sesi yoktur. o an akıllı su sayacının üstündeki şu yazıyı hatırlar: "kredi az"

  • rakip firmadan teklif alıp etik olmadığı için reddettikten bir ay sonra küçülüyoruz bahanesiyle işten çıkarılan çalışandan daha iyi hissediyordur şu anda.

    edit: imla.

  • yeterli sermayeyi toplar toplamaz acmayi dusundugum dugun salonudur. olay butonu her yandiginda bir isi daha kacirdigimi dusunerek kahroluyorum.

  • facebooktaki ergen sayfalarinda olan durumun aynisinin sozlukte de olmasidir. bir cumle yaziya bir bakiyorsun 200 fav gelmis, ucuncu sayfada yazsa tek oy alamayacak entryler bastaci oluyor, biz de girip eli yuzu duzgun entry okuyacagimiza debe listesinde recep ivedik ayarinda entryler okuyoruz.

  • almanya ornegini arttiriyorum ve ingiltere'yi gorun diyorum. gidada vergi yok. kur daha yuksek olmasina ragmen pound ile geldigim turkiye'de alisverisi korka korka yaptigimi soylemek isterim. burada ornegin sut neredeyse su gibi tuketilir. kurus odersiniz hatta organic sutse 4 pint 1.50 civaridir. super yogurt yapilir. yumurtanin iyisi bile ucuzdur. gecen sene bir litre sadece bir litre gunluk sute migrosda 3.90tl verdim. kendi kendime hesap yapip durdum bendeki para nasil olur da 4.5 kat degerdeyken parami yettiremedim diye.

    lidl burada da ortalama bir markettir. cocuklu bir aile oldugunuzu dusunun ve marketten et, tavuk, balik, sebze meyve (kaliteli meyve), bakliyat, peynir, envai cesit ekmek/corek, litrelerce sut, meyve suyu hatta av hayvanlari (ordek), kanguru eti ve sayamayacagim bir cok farkli gida ihtiyacini da alip cikarsaniz odeyeceginiz en yuksek meblag £70/80 olur. buna bir kac box bira da ekleyebilirsiniz ya da sarap. (deterjan haric). 3/4 kisilik aile bu ucretlere catlayana kadar yer. bunu cok yemeyen ya da bir iki kisilik aile icin azaltabilirsiniz tabii. gidip marks and spencerden haftalik alisveris yapilmadigini varsayiyorum. tesco, lidl gibi ortalama marketlerde durum bu.

    turkiye'de bu pahaliliga nasil dayaniliyorum hic anlayamiyorum. benim burada envai cesitle doldurdugum haftalik sepete karsilik migrosda iki kere alisveris yaptim. bunun icinde de yukarida saydigim bir cok sey yoktu.

    bizim memleketin geri kalmisliginin bir nedeni de bu gida yetmezligi bence. balik, et tuketemeyen bir toplum ne kadar saglikli olabilir. 200gr ceviz aliyorum £1.80 oduyorum. turkiye'de kuruyemisciden bir sey almadan ciktim. fisde genelde tek haneli rakam gormeye alisiyor insan ve birden bire her aldigin seyin iki haneli olmasi kaziklaniyorum hissi olusturuyor. 200gr keci peynirine 22tl odemek nedir allahaskina? avuc ici kadar peynire istenen rakam. burada fislerde bunu gormek istisnadir genel ihtiyaclarin disinda ozel bir istek olmasi gerekir hele ki peynir yani alt tarafi keci peyniri kac para olabilir.

    herkesin isyan etmesi lazim bu duruma bu kadar absurd bir alisveris butcesi olamaz, olmamali. gerci bunu dile getirince iste tl karsiligi bu kadar oluyor az mi diye sacma sapan cevap da veriliyor. alim gucunun ne oldugunu anlatmaktan biktim. ben bu laftan anlamayan yetiskinlere degil de onlarin cocuklarina uzuluyorum. cocugunu gerektigi gibi besleyememek ne buyuk caresizliktir yasamis olanlar bilir.