ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
heyecanımı kaybettim diyen sevgiliye yapılacaklar
-
- heyecanimi kaybettim...
+ o degil de, sayisal loto'yu tutturdum ben...
- aa gercekten miii?
+ bir an heyecan yaptın itiraf et
2023 seçimlerinde kan akabilir
-
evet. hırsızlardan kan alınacak.
lie to me
-
merhaba ben hocanın her söylediğini not alan öğrenci. bu diziden öğrendiklerimi özet geçmem gerekirse durum şöyle;
--- spoiler ---
- yalan söyleyen insan göz kontağı kurmaya devam eder. gözleri başka bir noktaya sabitleyip düşünmek, anıları gözden geçirmek demektir. yalancıların gözden geçirebileceği anıları yoktur.
- bir insana bir gününü anlattırdıktan sonra tersten anlatmasını istediğinizde kafası karışıyorsa yalan söylüyordur. yine aynı şekilde anılardan faydalanarak değil, ezberden okuduğu anlaşılır. yalancılar tersten ezberlemeyi genelde unutur.
- erkekler yalan söylerken burunlarında hassaslaşan dokular vardır. bu burunlarını kaşımalarına sebep olur.
- bir insan bir şeye 1 saniyeden fazla şaşırıyorsa, aslında o şeyi biliyordur, şaşırmış numarası yapıyordur. gerçek bir şaşkınlık en fazla 1 saniye yüzde belirir.
- eğer gerçekten gülüyorsanız, göz çevreniz kırışır. sahte bir gülüşte göz çevresi kırışmaz.
- bir insan konuşurken dudaklarını aşağı doğru istemsizce büküyorsa, bu söylediğine kendisinin bile inanmadığını gösterir.
- ağzın yukarı yana doğru bir tik hareketi sergilemesi, karşı tarafı küçümsemekten gelir.
- yalan konuşan insanların elleri istemsizce ense bölgesine ya da bacaklarına gider. (güç alma ihtiyacından kaynaklı olabilir.)
- yalan makinesine bağlanmadan önce rahatlatıcı ilaç alınırsa, bu makinanın yalanı saptamasına engel olur. kişi daha rahat konuşur.
- üzgün olduğunu söyleyen insanların duygularını ifade ederken alın ve göz çevresinde çizgiler oluşuyorsa, bu onların gerçekten üzüntü içerisinde olduğunu gösterir. (botokslular hariç)
- herkesin suçluyu bildiği bir ortamda, topluma suçlu kim diye sorduğunuzda kişiler birbirine bakarken kimin yüzüne kesinlikle bakılmıyorsa; suçlu o kişidir.
- asimetrik yüz ifadeleri o duygunun aslında yaşanmadığını gösterir. ağız mutsuzu oynarken, gözler mutlu kalabilir mesela.
- yavaş ve yumuşak konuşma şekli, aşırı hüzün veya endişe gösterir.
- bir kişi bir şey söyledikten sonra ellerini ovuşturuyorsa, aslında söylediğine kendini ikna etmeye çalışıyordur.
- gerçekten sinirlenen bir insan duygularını eş zamanlı olarak gösterir. ses yükseltme ve masaya vurma sırayla yapılıyorsa, bu sahte bir sinirlenmedir.
--- spoiler ---
erdil yaşaroğlu'nun herkese telif davası açması
-
umut sarıkaya gibi bir üstat varken, bu arkadaşın komik olmayan karikatürleri de neden paylaşılır bilemediğimiz durumdur. adam da zaten paylaşmayın demiş, ne güzel tüm taraflar aynı fikirde.
gündemi ekşi sözlük'ten takip etmek
-
akıllı akıllı okumayı gerektiren iştir. sabah ya da sözcü okumaya benzemez.
herşeden ilk senin haberin olur ama neye itibar edip edemeyeceğini anlamak için kafanın çalışması ve bolca saçma sapan şeyi de okuman gerekir.
gündem butonu, dünün en beğenilenleri, şükela modu ve linkler aracılığıyla yapabilirsiniz.
adıyaman'da churchill sunumu yapan kahveci
-
çüş amk o kadar tuz artı soda tansiyondan beyin kanaması geçirmeseler iyi. limonun da yarısını heba etti amk.
17 kasım 2020 alaattin çakıcı tweet'i
-
yazım kurallarını iyi bilmezseniz, "ulan dürzü, karı mı sattım..." yazacağınıza " ulan dürzü karımı sattım..." yazabilirsiniz.
istiklal caddesi esnafı
present perfect tense
-
iki gün önce katıldığım ingilizce öğretmenlerine yönelik hizmet içi eğitim seminerinde, semineri veren kişi bir ifadenin farklı şekillerde söylenebildiğini, öğretirken saf dilbilgisine yoğunlaşmamamız gerektiğini vurgularken arada şöyle bir diyalog geçti.
- bildiğiniz gibi bir filmi izlemişseniz bunu "i have seen this film" diye söylersiniz ingilizcede. fakat amerikalılar bunu "i saw this film" olarak söyler. içimizde amerikalı var mı?
farklı birimden bir amerikalı öğretmen anında atılır ve:
- ben present perfect tense'i türkiye'de öğrendim!
diyerek bütün salonu yarar geçer.
bir başkasının google aramalarını okumak
-
spacetuşununçalışmaması adında bir arama görüp kopmanıza sebebiyet verebilen okumalar silsilesi.
amerika'da çekilen lise klibi
-
bütün amerikan filmi klişelerini gördüğümüz klip.
cheerleaderlar, nerdler, jessicalar, jasonlar, yakışıklı oyun kurucular, kimya laboratuarları, geyik hocalar, bando takımları, okula camaro ile gelmeler.
hani filmdi lan bunlar. bizim dizilerde de tüm ülke yalıda yaşıyor, onlarda öyle gösteriyorlar ama gerçekte öyle değil diye düşünüp üzülmüyorduk, öyleymiş. can sıktı
şimdi bunlar kocaman bahçeli, şişe süt ve gazete dağıtılan müstakil evlerde yaşayıp sabah kahvaltısında mısır gevreği de yiyorlardır allah bilir.
yurt dışında yaşayıp türkiye'yi beğenmeyen türk
-
ne söylese haklıdır. ben yurtdışına tv'den bakıyorum, dönüp türkiye'ye baktığımda yine de beğenemiyorum.
3 aylık bebekler için ingilizce kursu
-
reklam afişlerini ilk gördüğümde şaşırdığım, sonra birisine anlatırken "3 yaş olmasın" dediklerinde "ya belki de 3 yaştı hakkaten yanlış mı okudum acaba dediğim, gidip tekrar bakıp 3 ay yazdığından emin olduğum kurs.
yabancı bir firma. afişte "3 ay - 12 yaş arası çocuklarınız için ingilizce" yazıyor.
internet sayfalarına girdim şimdi, evet 3-22 ay arası için bir sınıfları var.
3 aylık bebeği bıraksam kurs süresince anca kıçını temizleyebileceklerini düşünüyorum.
onu da ingilizce yaparlarsa çocuğun ilk kelimeleri çok hoş olmayacaktır.
(bkz: oh shit)