hesabın var mı? giriş yap

  • ust edit: başlıktaki uzun tartışmalar sonucunda bazı yazar arkadaşlar çok güzel bilgiler verdiler özelden. konu hakkında muhendisler benden önce düşünmüş. bu sistemin ismine de skip-stop demişler. bu da "hayatımda duyduğum en saçma fikir, bi sen akıllısın zaten" tayfaya kapak olsun. new york metrosunda ve bir kaç ülkede sistemde zaten bu sekildeymis. al link aşağıda.

    https://en.m.wikipedia.org/wiki/skip-stop

    ----------------------------------------
    bu sabah metroda boş boş düşünüp planladığım bir öneri, biliyorsunuz ki dur kalkıyla beklemesi ile her durakta 2 dk'lık bir kayıp oluşuyor. bu da metro yolculuğunun bir türlü bitmemesine sebep oluyor.

    4 ayrı hatla çözülebilecek sistemdir.

    20 duraklı bir hat için her durağın ismini 1 - 2- 3...20 diye sıralarsak;

    a metrosu
    1-3-5-7...19. duraklarda duracak toplam 10 durak

    b metrosu

    2-4-6-8...20. duraklarda duracak toplam 10 durak

    c metrosu

    1-2, 4-5, 7-8, ......18-19 14 durak

    d metrosu

    2-3, 5-6, 8-9........19-20 14 durak

    bu sistemde tren kalkış sirası

    1 a
    2 d
    3 b
    4 c

    olmalıdır. nedeni tekten çifte geçecek yolcuların diğer treni fazla beklememesi.

    şimdi çekmeköy üsküdar metrosuna biniyoruz. ilk durak olduğu için a metrosundayız. 19. durağa yarı yarıya sürede varıyarouz. 40 dklık yol 20 dk oluyor.

    19 dan 20. durağa aktarma yapmamız lazım. 5 dk bekelyip d metrosuna aktarma yapıyoruz.

    bu sistemle çekmeköy üsküdar 15 dk kısalmış oluyor. ancak çiftten çifte veya tekt sayıdan tek sayıya gittiğimizde bu süre yarı yarıya düşmüş oluyor.

    örneğin 1 den 19 a gittiğimizde 38 dklık yol 19 dk'ya düşmüş olacak

    edit:bu fikrin metrobüs versiyonunu (bkz: @arslantik) arkadaşımız yapmış ve simülasyona dökmüş kendisinin mesajı şu sekilde:

    -------------------------------------
    selam,
    daha once metrobus icin dusunmus ve 3 boyutlu simulasyonunu yapip test etmistim.

    https://github.com/…arslan/metrobus_simulasyon/wiki
    sayi yerine renk kullanmistim. renkler daha anlasilir bence.

    simülasyon videosu

    duraklar arasi mesafeleri de google maps den bakip simulasyona o sekilde girdim.

    iett ye ulastim, durak yolcu yogunluklarini verdiler. yogun duraklari aktarma yapilabilecek ortak durak olarak belirledim. otobuslere durma hizlanma ivmesini gercekci vermeye calistim. max hiz 70km/s verdim.

    simulasyonu calistirdim, %12-%15 kadar bi zaman tasarrufu sagliyor cikti.
    not: verdigim linkte bir de youtube video linki var. o temel fikri anlatan basit 2boyutlu simulasyon.
    benim dedigim asil simulasyonun video su yok. kurulum dosyalari ve talimatlar var linkte. kendin indirip parametrelerle oynayip calistirabilirsin"

    ----------------------------------------
    avantajları,

    tüm metro hattının yolcu yükünü bir metro çekmeyecek. yolcular metroları paylaşmış olacak.

    enerji ve zaman tasaraffu.

    dezavantajları,

    halka anlatma zorluğu

    özet:
    elbette eksikleri var ama düşünülüp de çözülecek şeylerdir. 10 dk'da bu fikri sıçtım zaten. metro yolculukları daha kısa sürerse böyle boş boş fikirler bulmam belki:)

    ---------------------------------------------------------------
    edit: kentucky et yağmuru sendromu olmuş başlıkta. herkes etin tadının ne eti olduğunu tartışırken nasıl gökten yağdığını kimse sorgulamıyor:) herkes aktarmaya takmış ama kimse çift durakta binip çift durakta inmiyor sanırım size göre

    1-evet aktarmalarda zaman kaybediyoruz tren beklerken ama yolcuların yüzde ellisi de aktarma yapmayacak ve yarı yarıya zaman tasarrufu yapmış olacak bunu unutuyoruz.

    2-ayrıca örnektede verdiğim gibi uzun mesafeli yolculuklarda aktarma yapmak bile zamandan tasarruf sağlatacak.

    3- bu arada herkes akttarma yapmak diyor ma c ve d trenine de direk binebilirsiniz onlar da 10 durak yerine 14 durak. yine zamandan tasarruf.

    4- 1. duraktan 6. durağa gidilmiyor onu çözemedim çözebilen yazsın:d

    5- bir arkadaş her tren altunizadede ve üsküdar da durursa kimse aktarma yapmaz zaten dedi. bilemedim. planlamalarda sıkıntı yaratabilr:)

    6- metroların üstünden atlama olayını yaşamamak adına metro çıkma sırası a, d,b,c olarak düşündüm. önce 1. duraktan a ve d metrosu sefere başlayacak sonra 2 durağa metro gelip sırasıyla b ve c metrosu sefere başlayacak. bilmiyoru denk de gelebilir tabi o kadar düşünemedim planlayan olursa yazsın

    7- herhangi bir olumlu olumsuz yorum yapmadan sadece "bi sen akıllısın kardeş" minvali yazanların dünyaya bir faydası yok.

  • bildiğin türk milletine benziyor.

    birden saldırınca taş gibi oluyor. yavaş yavaş çaktırmadan elini sokunca dibine kadar girebiliyorsun.

  • 5 yaşında geçirdiğim hastalık. yarım yamalak hatırlıyorum ama iyileştikten sonra her gören sarılıp ağladığı için ciddi bir hastalık olduğunu farketmişimdir.

    sonuçlar :

    -solak başladığım kariyerime sağlak olarak devam ettim, zira ilk bir ay sol tarafım tutmadı.
    -sol gözüm bozuldu, 9 numara idi şu an 2 numara sağ gözüm ise 0 numara.
    -sol kulağım biraz daha az işitir hale geldi.
    -arada konuşurken eblekleşirdim, "abi şunu uzatır mısın?" demek yerine "ab mısın?" der. ve cümleyi tam kurduğumu sanardım. eğer kibarlık olsun diye yüzüme vurmamaları gibi bir durum yoksa ondanda kurtulduk.

    bir de kafam çok büyük ama o menenjitten mi bilmiyorum.

  • zikirmatik gibi kullandığım uygulama. hatta arkadaşlarla sohbet ederken tesbih çeker gibi seri hamlelerim de olmuyor değil.

  • henuz 20 ya$inda olup standart bir ajax imalati olan, gecen sezonki avrupa kupasi maclari ve 2002 dunya kupasinda gosterdigi teknigine bu sene cl* deki performansini da ekleyen yildiz adayi. 1-2 seneye kadar milan, barcelona, real madrid, inter v.s formasini uzerinde gormemiz kuvvetle muhtemel.

  • ben bunu yapıyorum. bana yapılınca da teşekkür ediyorum. hoş bir davranış bence.
    ancak bir kaç defa benden az ürünleri oldukları için bana bir şey söylemeden önüme geçenler oldu. sanırım bunu kendilerinde hak gördüler. bu terbiyesizlik cidden.

  • kriz mriz değildir. kriz olması için, türk bayrağı olmadığı için bizim bakanın "kardeşim benim bayrağım burada olmayacaksa ben burada oturmam" demesi gerekirdi.

    ne krizi? paşa paşa oturup poz vermiş.

  • yerin üç kat altına yapılmış, giderken tenhalığından ürküp 'acaba başıma bir iş gelir mi' sorularını düşünerek, bir yandan da amonyak kokusunu takip ederek yolunuzu bulduğunuz, günlük 7.5 milyar temiz para bırakan işetme.

    otogara gittiğinizde tüm yazıhanelerde tuvalet olmasına rağmen sizi inatla bu tuvalete yönlendirmesi 'işin içinde iş var' dedirtecek cinsten.

    tüm kapılara 'wc yoktur sormayınız!!' ünlemleri var. temizlik görevlisi bir abiyi kafalayıp içerdeki tuvaleti kullanırım diye düşünerek abiyle muhabbete giriştim. muhabbet o kadar koyu ki abinin tav olduğuna kanaat getirdim. hatta bir ara senin cocuklara burs bulurum demeye kadar geldi. ta ki o soruyu sorana kadar. abi icerdeki tuvaleti kullanabilir miyim? adamin yuzundeki ifade 'sen se herkes gibiymissin, onlardan bir farkin yok artik gormek istemiyorum seni annemin evine gidicigim' der gibiydi. nedense soguk soguk terledi ve yuzunu asarak 'tuvalet köşede' diyerek yanimdan uzaklasti. herkes kosullanmis gibi ayni yerdeki tuvaleti tarif ediyordu 'kosedeki tuvalet'...

    uzun yola çıkacaktım bir an önce ihtiyaç gidermeliydim. merakla tuvaletin yolunu tuttum. tabelalar sizi gideceginiz yere goturuyordu aslinda. fakat gorme engelliler de dusunulmus olacak ki kesif sidik kokusu tabelaya ihtiyac birakmiyordu.

    birinci kati indikten sonra, heralde eksi ikidedir diyorsunuz ama sidik kokusu bir kat daha inmeniz gerektigini soyluyor. 3 kat asagi indikten indikten sonra koridordaki yanip sonen beyaz florasan bir korku filminin ortasinda miyim acaba diye dusunmekten alikoyamiyor insanı.

    wc yazisini gordugunuz andan itibaren sidik kokusu insani bambaska diyarlara goturen bayiltici bir elemente donusuyor.

    mecbursunuz ve ihtiyacinizi gidermelisiniz. kucuk bir kulubenin icinde basini kollarinin arasina almis, hayattan hicbir beklentisinin kalmadigini dusundugum yıkık bir insan 'bi lira' diyor.
    arayip tarayip 75 krs buluyorum fakat 'bi lira olmazsa acilmaz kusura bakma' diyor. nasilsa bozamaz diyerek 200 lirayi uzattim ve yuzundeki aci ifadeyi hic bozmayarak 199 lirayi bana geri verdi.

    turnikeden gecerek artik amonyak kokusunun merkezine ulasmistim. kendimi iceri attim kapiyi kapattim ve yeni bir dunyanin kapilarini aralayan sosyolojik bir vaka olan 'tuvalet yazilari' ile burun buruna geldim.

    bir yandan adeta dumanini gordugum sidik kokusu, diger yandan duvarda ne yaziyor diyerek ihtiyac giderirken amonyak kokusunun sersemligiyle yazilarin tamamini okudum.

    aklimin odalari tamamen kokuyla dolmustu. ısin garip yanı, koku bir sure sonra sizi mayıştırıyor ve saka degil hosunuza bile gidiyor. kendimden gecmis, şuursuz bir sekilde tuvalette yazi okuyan bir insan oldugumu fark edince ellerimi bile yikamadan oradan uzaklastim. acik havada otobuslerin egzoz dumanlari arasinda nefes alinca bir an olsun beynime kan gitti ve bu anlarin olumsuzlestirilmesi kararina vardim.

  • insan karadeliğe düşerse bir kütüphanenin arkasına geçer. böyle bir film mi yapsam acaba? çok saçma bir fikir öyle değil mi? evet bence de öyle.