hesabın var mı? giriş yap

  • henüz yurt dışında kahvaltı yapmak zorunda kalmamış veya yurt dışından gelen arkadaşlarına türkiye'de kahvaltı yaptırmamış insanın içi boş düşüncesidir. reçelinden peynirine, sucuğundan kaşarına, yumurta çeşitlerinden zeytin türevlerine kadar uçsuz bucaksız bir mutfağa sahiptir türk kahvaltısı.

    biz almanlar gibi bir dilim ekmeğin üstüne her şeyi boca etmeyiz. ingilizler gibi sabah sabah kuru fasülye yemeyiz. fransızlar gibi günün en güzel öğününü bir kahve bir kruvasanla geçiştirmeyiz. şişko amerikalılar gibi corn flakes'e abanmayız. afrikadan meksikadan bahsetmiyorum bile. dünya üzerinde türkler kadar kaliteli kahvaltı yapan & hazırlayan başka bir millet ben henüz görmedim, duymadım.

    son olarak... van kahvaltısı ulan!

    edit: imla

  • bir gece ablamin bir arkadasinin bizde kalacak olmasi. tam o sirada benim yeni aldigim siyah eldivenleri ve bereyi ablama gosteriyor olmam. akabinde ablamin arkadasinin apartmanin icinde fare gormesi ve cigligini en ust kattan duyup kosmam. tabii benim gibi cigligi duyan herkesin kapilarini acmasi ve merdivenlerden asagi kosan siyah bereli ve eldivenli insan figurunu duyduklari ciglikla da birlestirince hirsiz sanmalari ve pesime dusmeleri. pesimden kosanlardan birinin elinde kurek olmasi. bunlar niye geliyo diye aniden arkami donunce bir anda en ondeki adamin korkup dusmesi. ben asagi indikce cigliktan kacan farenin ablamin arkadasiyla aramda kalmasi ve ona dogru gitmeyi secmesi, yeni cigliklarin yukselmesi. arkamdan kosan annem ve babamin "hirsiz degil o, durun" diye apartman sakinlerini yakalamaya calismasi. sonucta o kuregin fareyi oldurmek uzere kullanilmasi.

    edit: imla

  • gözlemlediğim kadarıyla iki alt tipi var:

    1 - duygusal olarak yakınlık hissedilen ama erişilmez olan birine karşı yapılan. uzaktan aşık olunan birisi, eski sevgili ya da eski eşe karşı..burada asıl duygusal zemin temas ihtiyacı. gerçek hayatta temas edemeyeceğini bildiği için haberdar olma ve bir nevi kontak arzusu sonucu gelişiyor stalking.

    birine aşık olduğunuzda beyniniz dopamin salgılıyor. aynı kokain kullanırsanız olacağı gibi..dopamin 'high' duygusu yaratan bir nörotransmitter. bu nedenle kokain bağımlıları sürekli o high'ın peşine düşüp tekrar tekrar kokain alıyorlar. aşkta da durum farklı değil. aşık olduğunuzda aşık olduğunuz kişiyle kontak ihtiyacı içine giriyorsunuz. hepsi dopamin uğruna..

    peki aşık olduğunuz kişi erişilmez olduğunda ne oluyor. bağımlılıkta craving denilen, maddeyi yoğun şekilde arzulama gelişiyor. kokain bağımlıları bir line kokain için nasıl her şeyi yapacak hale gelirse, siz de aşık olduğunuz kişiyle temas için o hale geliyorsunuz.

    stalking burada devreye giriyor. erişilmez olanı kısmen erişilebilir hale getiriyor. bu kişiyi yatıştırıyor. e peki neden kötü? çünkü ayrılık demek bir bağın kopması demek ve o bağ stalkingle sürdükçe bağımlılık patterni sürüyor. yani normalde acısını çekip kopmanız gereken kadın/adam, dopamin uğruna sündürdüğünüz saçma tek taraflı bir ilişkiye malzeme oluyor. sosyal medya hesabını her incelendiğinizde kopacak bağ güçleniyor. vazgeçemez hale geliyor ve yapmanız gerekeni -önünüze bakmayı- başaramıyorsunuz.

    2 - bir de psikolojik üstünlük sağlamak/bilgi edinmek için yapılan stalking var. burada duygusal yakınlık değil sosyal hayattaki pozisyon/statü/rol meseleleri söz konusu. müdürünüz, terapistiniz, çocuğunuzun öğretmeni bu tip stalkingin temel malzemesi.

    müdürünüz iş yerinizde size üstün, bilgiyle bunu dengelemek istiyorsunuz. terapistiniz sizinle ilgili bir çok detay biliyor, bunu dengelemek istiyorsunuz. çocuğunuzun öğretmeni, yavrunuzu emanet ettiğiniz kişi, hakkında bilgi edinmek istiyorsunuz..

    burada sağlıksız olan şey hayatta zayıf pozisyona tahammül edememek. narsistik açıdan kırılgan bireylerde bu tip stalking daha sık. kişi ne kadar kırılgansa stalking o kadar şiddetli oluyor. kendini muktedir hissetmek uğruna müdürünün hayatının tüm detayını didikleyen ya da binbir çabayla terapistinin üniversite andacına online ortamdan ulaşan insanlar tanıyorum. sadece güçlü hissedebilmek için..oysa gerçekten güçlü olmak, zayıf ve kırılgan olabilmeyi tolere etmekten geçer.

    tipi ne olursa olsun yoğun şekilde yaşanan stalking söz konusuysa kişide ruhsal zeminde bir sorun var demektir. tavsiyem stalking'i bırakın, hemen şimdi..süreçte o didikleme arzusu aynı bağımlılıkta olduğu gibi yavaşça sönecek, o profile girmediğiniz her gün, ertesi gün girmeme ihtimaliniz artacak. daha normal işlev göreceksiniz..

    *ilk tipe dair bir yazı: https://m.mic.com/…k-stalking-your-ex-blame-science

  • bunun normal bir açıklaması yok. muhtemelen rte hapse girdiğinde bir gece kendi kendine "bu ülkenin ağzına sıçacam, görecekler" diye söz verdi. kendi ülkesine kin ve nefret duymayan biri şu vaziyet karşısında 1 saniye bile beklemeden seçim kararı alır.

  • yaşım 40'a dayandı benim. hayatımda izlediğim en sansasyonel derbi galibiyetlerinden birini izledim az önce. haksız yere penaltı gölü ye, aleyhine ikinci penaltı çalınsın ve kırmızı kart gör. sonra git deplasmanda fenere 4 gol at. nerden baksan tebrik edilesi. beşiktaş gövde üstünde baş, baş üstünde akıl bırakmadı, esti geçti. tebrik ederim.

    not: gs.

  • türkiye'de her şey gereksiz yere pahalı. çünkü vergiler ile ayakta duran bir devlet var. gaz açma ücretinden kdv alınan bir ülke türkiye.

    ben gereksiz yere ucuz olanı söyleyeyim, gerisi zaten pahalı. insan hayatı ve emeği. evet, bu ikisi çok ucuz türkiye'de. gereksizce ucuz hem de, utanmazca ucuz.

  • başbakanımız binali yıldırım'ın az önce dile getirdiği durum. hükümetimizin başarısı bu dedi. bi gülme geldi, ne diyo lan bu değişik diyoken son anda anlayabildim.

    eskiden öğretmen başı 60 öğrenci düşüyomuş. akp sayesinde 30'a inmiş. o da %100 ediyomuş. adamlar matematiğe de kayyım atamış amk.

  • ezgicim, dizi setinde hakarete uğradın, şiddete uğradın, hayvanın teki boğazına çöktü ve seni boğmaya çalıştı, dizi ekibi arkanda durmadı, dava açman diziye zarar gelir diye engellenmek istendi, mağdurken bir de işinden kovuldun oysa ki karşı tarafa işten "ayrılma" hakkı tanındı ama sen gene de diziye dön çünkü senin yokluğunu ekşiciler on senedir üzerlerinden atamamışlar.
    hem ne olabilir ki en kötü? diyelim ki biri gene boğazına yapıştı, gene saçından tuttu sürükledi, gene kafanı kaldırımlara çarptı, alt tarafı dava açman engellenir exxen müşteri kaybetmesin diye. he bir de dayakçı ve azmettiricinin sırtı sıvazlanırken sen kovulursun. aşkolsun, bunlar mı dert? sana kazık atmış bu ekibe dön ezgi. o dönemlerde bir söz vardı, kafalar pırıl pırıl diye; heh işte aynen öyle buralar zira.

  • ülkedeki maaş adaletsizliğinin en güzel göstergesi. lise mezunu, torpille iş başına gelmiş vasıfsız adamlar bekçi yapılıp ellerine üniversite mezunu maaşı veriliyor. yaptıkları iş de tunalıda elinde birayla gezen gençleri uyarmak, kimlik sorup insanları rahatsız etmek. yeni üniversite mezunlarının çoğuna teklif edilse hiç düşünmeden kabul edeceği parayı lise mezunu kendini geliştirmemiş adam her ay cebine atıyor. sözlükteki mallar da doktor, öğretmen, pilot maaşı eleştirmeye devam etsin.