hesabın var mı? giriş yap

  • hava akimini daha etkili kullanmak için icad edilen uçus sekli. en öndeki kus daha fazla yoruldugu için, kuslar sirayla en öne geçerler. digerleri olusan hava boslugu (türbülans) nedeniyle tek kanatlarinda daha fazla kaldirma kuvveti ve daha az sürtünme elde ederler.

    edit: bu uçuş düzeninin, kuşların kanat biçimleriyle ilgili olabileceğine ilişkin iddalar var. (bkz: aspect ratio) mesela albatros ve kartal gibi uzun süreler havada kalan kuşlar ince-uzun* kanatlara sahiptir. böylece uçarken kanat ucunda oluşan vortisleri minimize ettiklerinden daha az sürtünme kuvvetine* maruz kalırlar. bunlar kadar fazla havada kalmaları gerekmeyen kuşların ise bu kadar büyük kanatlara ihtiyaçları yoktur. daha kısa-kalın* kanatlar, uçarken biraz daha fazla enerji tüketse de daha kıvrak manevra yapabilmeyi sağlar. (yırtıcılardan kaçmak için falan)

    yaban kazları gibi, normalde uzun süre havada kalmaları gerekmeyen ancak göç sırasında buna ihtiyaç duyan kuşlar ise kısa-kalın kanatlara sahiptirler ancak göç sırasında v şeklinde dizilerek, tek bir ince-uzun kanat şekli oluştururlar. böylece arkadaki kuş, bir öndekinin yukarı yönlü kanat ucu vortislerini, kendisi için kaldırma kuvvetine dönüştürebilir.
    (bkz: winglet) (bkz: http://en.wikipedia.org/wiki/image:c17-vortex.jpg)

    (bkz: http://en.wikipedia.org/wiki/aspect_ratio_(wing))

  • afakan rolündeki ilker aksum, bu dizide adeta bir jim carrey performansı sergilemiştir. yekta kopan'ın sesiyle de birleşince hacıbekir lokumu olmuştur.

  • kardeş

    sileriz

    sıkıntı yapma.

    bunun hiçbir dile birebir çevirisi olamaz, yapılamaz imkansız. bu 4 kelimedeki atarın bu 4 kelimedeki varoşluğun başka dilde karşılığı olamaz. çünkü burada bu kelimelerle verilen mesaj çok başka, we will delete it falan değil, orada numarasını silmesi değil olay çünkü, daha derin. türkçeyle bile anlatamıyorum bak sen gelmiş çeviri diyorsun *

  • başlık: babam oturmuş ciddi ciddi

    entry: çocuklar duymasini izleyip gülüyo amk

    entry 2: hahahhahahahahah

    ... devamında ise sayfalarca @2'ye övgüler.

  • ister milli güvenlik kurulu toplantısı, ister bilimsel bir seminer, ister konferans ister sempozyum, ister kına gecesi olsun bugün hala bu sesi duyuyorum yüreğimin ta derinlerinde bir yerde...

    canım ne kadar kola içmek isterse istesin, evde kola varsa mecburen "ben bir fanta veya sprite alayım" diyorum usulca...

    hep o sesi duyuyorum: "oğlum bak paranızı çarcur etmeyin... ha dışarda bir yerde oturdunuz. tabii oturacaksınız, arkadaşlarınızla... onlar bir şey içiyor, siz içmiyorsunuz olmaz. ama evde kola varsa kola içmeyin de gazoz için... evde zaten var kola, yazık değil mi paranıza?"

    evet bu ses hala kulaklarımda çınlıyor. işte bu yüzdendir ki eşek kadar adam oldum, canım ne kadar isterse istesin kola içemiyorum. gözlerim doluyor. "hayırdır gofret beyin?" diyenlere... "fantanın asidi gözümü yaktı" diyorum.

    kahrolsun orta sınıf ailelerin hayata tutunma stratejileri!

    kahrolsun çocukları psikopat yapan orta sınıf hesapçılığı!

    çocukluğumu, ilk gençliğimi elvan gazozuna, yedigün'e, fanta'ya verdim, yanıyor yüreğim a dostlar...

  • dibine kadar yaşadığım yıllar.

    sadece otobüsler değil, hastaneler, resmi daireler, uçaklar, okullar vs aklınıza gelebilecek her yerde içerdik (iyi bok yedik!).

    -üniversitede ders aralarında sınıfta içerdik. mız mız edenolursa koridora çıkardık.
    -uçaklarda en arkadaki 4-5 sıra sigara içenlere ayrılırdı. check-in sırasında "sigara içilen bölüm lütfen" derdik.
    (önce iç hatlarda sonra dış hatlarda kaldırıldı)
    -sınıflarda ders sırasında öğretmenlerin sigara yakması normaldi.
    -muayene sırasında doktorlar içerdi. ağzında sigara ile muayene eden doktorları hatırlarım.
    -üniversitede sınavlar sırasında (vize-final) sigara içmemize izin verilirdi. 2 saatlik sınavda yarım paket sigara bitirirdim!
    -şehir içi minübüslerde içerdik.
    -devlet dairelerinin her yerinde her odasında içilirdi.
    -bankalarda işlem için beklerken sigara içerdik.
    -sinemalarda içebiliyorduk.
    -otobüslerde kek-meyva suyu ikramı modasından önce tepsi ile sigara ikramları vardı. muavin elde tepsi bütün koltuklara tutardı. hatta yanında ateşi olmayanlar için tepside çakmak da olurdu.
    ve daha daha nerelerde içerdik..

    her yerde sigara içilmesinin en vahim tarafı ise o yıllarda içilen sigaraların kalitesiydi. her ne kadar kaçak sigaralar olsa da sigara içenler ya maltepe sigarası ya da samsun sigarası içerlerdi. bunların kokuları çok ağır ve kötüydü. hele maltepe'nin kokusu (ki en yaygın içilen sigara maltepe markaydı) adamı bayıltacak kadar ağırdı.

    bir de bu sigaralarda kullanılan tütünün yavaş yanmasından dolayı yakılan sigaralar en az 10-15 dakika yanık kalırdı. bunların uzun versiyonlarını ise (uzun samsun gibi) yarım saatten fazla içtiğimiz olurdu lan! iç iç bitmezdi.

    ***

    atatürk'ün yaptığı devrimlerin ardından bu ülkede yapılmış en büyük devrim sigara'nın kapalı alanlarda içilmesinin yasaklanmasıdır.