hesabın var mı? giriş yap

  • geldiğinden beri yıldırım demirören'in pisliğini temizliyor.
    borçlarla başladı, statla devam ediyor, en son dün de liverpool meselesini halletti.

    yıllar sonra editi: ellerim kırılaydı da şunu yazmayaydım. efsane başladı, kestane bitirdi. beşiktaş tarihinde süleyman seba gibi yâd edilme şansını kendi elleri ile itti.

  • bozok sevenlere tek bir soru sormak istiyorum.

    sevgilinizle yolda yürüyorsunuz, karşıdan bozok ve hakan geliyor, bozok öküz gibi gözlerini hiç kaçırmadan sevgilinize bakıyor,laf atıyor, hakan'da bozok'la aynı ölçüde sevgilinizi güzel ve alımlı buluyor fakat ayıp olur diye gözlerini hep kaçırıyor başını öne eğip geçip gidiyor.

    şimdi siz gidip sen olduğun gibi bir adamsın bozok,içinden geldiği gibi hareket ettin,duygularını bastırmadın tebrik ederim mi dersiniz ? bozok'u sevdiğinize göre böyle dersiniz.

    toplum içinde yaşıyorsanız bazı duygularınızı,yönlerinizi bastırmanız gerekir,ben sinirliyim arkadaş ona göre davranın bana diyeni haklı görürseniz,birgün biri çıkar ben sapığım arkadaş,karınızı kızınızı sokağa çıkartmayın yoksa tecavüz ederim der.

  • "ispanya. bize yakın bir kültür. sıcakkanlılar. yolda adres dahi sorsanız, sizinle ilgilenir, yardım ederler. bunu diğer avrupa ülkelerinde bulamayabilirsiniz. ispanya’da kendinizi, evinizdeki gibi güvende hissedersiniz. "

    bu abla burda adres sorsun, ben de o tarafa gidiyorum yürüyelim dersen kezban gibi trip atar ama elin ispanyol'u yapınca kendini evinde gibi hisseder.

  • sahşen ben düşük bel pantulunun üzerine minik bi tişort giymiş ve eğildiğinde donu görünen bi ablayı katiyen uyarmam.
    kendisi zaten eğilme eylemini gerçekleştirtiğinde bunun olacağını yüzde binbeşyüz biliyor ve ona göre giyiniyor.
    ben bunun başıma geleceğini bildiğimden kelli ya üzerine uzun bi tişört giyerim o düşük bellinin ya da o minnak tişörtün altına yüksek bel pantul.

    bunun dışındaki diğer durumlarda iç çamaşırı görünen ablalar da çok sikimde değiller açıkçası.
    kazadır şudur budur bittabi olur ama bi kadın giyindigi zaman eğildiğinde, bacak bacak üzerine attığında veya zipladığında neresinin ne kadar görüneceğini herkesten çok iyi bilir.

  • bilgisayarda, tablette ya da diğer dijital platformlarda yabancı bir film izlerken elinizdeki teknolojiye bağlı olarak size dil ve altyazı tercihiniz sorulabilir. siz de zevkinize göre filmi orijinal diliyle ya da türkçe seslendirmesiyle, altyazılı ya da altyazısız izlemeyi seçebilirsiniz. şakacı kişiliğinizin devreye girdiği zamanlarda, türkçe seslendirme ve türkçe altyazıyı aynı anda açtığınızda duyduklarınız ve gördüklerinizin birbirini tutmadığına şahit olmuşsunuzdur. filmdeki kadın yemekten bir lokma alıp “muhteşem olmuş” derken altyazıda “bayıldım” yazıyor olabilir ya da atarlı ergen babasına “lanet olsun” diye bağırırken altyazı bunu “kahretsin” diye vermiş olabilir.

    böyle bir durumda seslendirmedeki metinle altyazı metninin birbirinden farklı kaynaklardan geldiğini düşünebilirsiniz. yani duyduklarınızı ve gördüklerinizi farklı çevirmenler yapmış olabilir diye düşünüyorsunuz ve bir film için neden iki farklı çeviriye ihtiyaç duyulduğunu merak ediyor olabilirsiniz.

    aslında ortada iki ayrı çeviri yok. altyazıdaki metin esas metin. seslendirme yapılırken seslendirme sanatçısı aynı zamanda filmi de izler. ihtiyaç duyulan durumlarda, elindeki yazıları filmdeki karakterin ağzından çıkanlara benzer başka ifadelerle değiştirir. örneğin bir amerikan filminde bir sahnede aktör “ı’ll try” diyor ve seslendirme sanatçısının elindeki metinde en uygun çeviriyle “deneyeceğim” yazıyor olabilir. ingilizcede bir çırpıda ağızdan çıkan bu söze karşılık “deneyeceğim” diye bir seslendirme yapılırsa bu söz hem aktörün ağız hareketlerine uymaz, hem de aktör “ı’ll try” deyip ağzını kapattığında bile seslendirme hala tamamlanmamış olur. bu nedenle seslendirme yapılırken “deneyeceğim” ifadesi içinde daha açık harfler bulunan, daha kısa bir sözcükle değiştirilir, bu “bakarız” olabilir, “yaparım” olabilir, “tamam” olabilir. işte bu nedenle altyazı ve dublaj birbirini her zaman tutmaz.

  • kendi soğan patates bahçenizi yapın kiti göndermişler.

    battisleri dörde böl, suvanları direk dik. yımırtayı bişir. gabuğuynu soy, bir havanda övüt. doz yap. zerzevatın üstüne serbiştir. zulamayı unudma.

    tanım: rezillik ötesidir. çöp satmışlar adama hu ahauahhah.