hesabın var mı? giriş yap

  • buna şu an hayıflanan da çılgın bediş izleyip, yonca evimik dinleyen nesildi. büyüdü adam oldu işte pek ala. her şeye ağlaşmayın amk.

  • 5 yıl önce çok sevdiğim kız arkadaşım beni para yüzünden terk etmişti.
    çok koydu bana. okulu bıraktım. çalıştım çabaladım.
    çok mücadele verdim.
    sonuç değişmedi hala fakirim.
    ileri görüşlü kızmış.
    bana çok şey katabilirdi.

  • başlığın tam hali. `elini uzatan öğretmene haddini bil diyerek sınıftan kovan kaymakam` olacaktı ama malum karakter sınırı.

    --- spoiler ---

    artvin’in kemalpaşa ilçesinde okul ziyaretlerinde bulunan kaymakam m. faruk saygın, kemalpaşa çok programlı anadolu lisesi’nde (çpal) girdiği sınıfta kendisine "hoş geldiniz" diyen ve elini uzatan öğretmeni "haddini bil, sınıftan çık dışarıya bekle" diyerek sınıftan kovdu.

    --- spoiler ---
    kaynak

    bu nasıl bir terbiyesizliktir? bu kaymakam hakkında acilen soruşturma açılmalı ve görevinden azledilmelidir. makam mevki sahibi olan kendini allah sanıyor memlekette.

    (bkz: mehmet faruk saygın)

    edit: buraya da, kendisine yer vermek isteyen öğretmene "öğretmenlik en üst makamdır." diyip dersi ayakta dinleyen mustafa kemal atatürk fotoğrafı gelsin. hepinizi üst üste toplasak atamın tırnağı etmezsiniz.

  • --- spoiler ---

    11pound ödüyorum aylık. 131 lira iyi bence.
    --- spoiler ---

    su tipler bitmiyor ya. sanki ingilterede turk parasi kazaniyor da 131 tl iyi diyor. o kadar sinirli bir algisi var ki adamin...

    ulan ben $15 dolar veriyorum amerikada. ama ben dolar kazaniyorum. 15 dolari ayda elime gecen paraya oranlarsam 0.0015 cikiyor.

    simdi bu hesaba gore turkiyede kimin eline net 87 bin tl geciyor ayda ve sen buna iyi para diyorsun ? ( 131/0.0015 = 87000)

  • "düğün videomuzu tersten oynattıkça sevinçten uçuyorum. yüzükler çıkıyor karım salondan çıkıp arabaya binip gözden kayboluyor."

  • darısı diğer gurbetçilerin başına, amin.

    düzen:
    hayır efendim benimkisi kıskançlık değil.
    benim tepkim bu ucuz anadolu kurnazlığına.
    benim tepkim nerede olursa olsun yasalara uyulmamasına.
    benim tepkim bu ülkede yaşamayıp, bu ülke insanının nasıl ve kimler tarafından yönetileceğine karar veren gurbetçilere.
    burada sağ partiye oy ver, ama yaşadığın memlekette sol partiye oy ver, mantık bunun neresinde?
    ülkesini sevmek bunun neresinde bana bunun izahını yapın bende yazdığımdan vazgeçeyim.
    geçiniz efendim.

  • saldırının bulunduğu yere 2-3 mil mesafede yaşayan bir arkadaşımın aktardığına göre ölü sayısının 100'lerce olabileceği saldırı. alabildiğim bazı bilgiler şöyle:

    -saldırgan konser alanının çaprazında yer alan bir otelin* 32. katından 6-7 dakika kadar konser alanını taramış.
    -iki hastanenin acil servisi tamamen dolmuş ve kan talepleri başlamış.
    -konser alanında yaklaşık 25.000 kişi bulunuyormuş.
    -kullanılan silah, steve scalise'e yapılan silahlı saldırıda kullanılan silaha benzer bir silahmış.

    sosyal medyaya düşen 1 dakikalık video, olayın 7'de 1'i falanmış. saldırganın 6-7 dakika boyunca konser alanını tarayacak mühimmatı otel odasına nasıl soktuğu ise şu anlık bilinmiyor.

    edit: çatışma yazmışım, saldırı olarak düzeltilmiştir.
    edit 2: 1. ve 3. maddeler güncellendi, ilk gelen bilgiler basının aşırı abartmasından kaynaklı olarak tarafımdan yanlış belirtilmiştir. (ilk bilgi 20 dk alanın makineli ile tarandığı yönünde idi, bunu düzelttim. bir de konser alanında 30.000 değil 25.000'e yakın kişi bulunuyormuş)

  • gectigimiz yil en hararetlinden irkcilik uzerine tartismalarin merkezi konumundaki amerikan sehri. baltimore cok buyuk bir yer degil belki ama konumu nedeniyle hep cok onemli bir yer olmus. washington dc'ye, new york'a ve philadelphia gibi diger onemli ve buyuk sehirlere yakinligi, yillar yili celik ticaretinin yapidigi aktif bir limani olmasi nedeniyle dikkatleri hep uzerine cekmis. ne yazik ki martin luther king jr'in oldurulmesi sonucu yasanan ciddi yikim nedeniyle sehir potansiyelinden buyuk bir parca kaybetmis. ilerleyen yillarda cetelerin ellerindeki gettolariyla guven problemi yasanan, suc orani en yuksek sehirler arasina girmis. fakat son yillarda inanilmaz bir degisim var sehirde. restoranlarin bini bir para, mantar gibi yeni yeni yerler aciliyor. konserler, broadway turnelerinin onemli bir duragi haline gelmesi ve daha bir dolu hareketlilik. her mahallenin kendi festivali var. yazlari plaja gitmek icin ideal bir konumda, kislari kayaga gitmek icin de. ilkbahari inanilmaz sirin, sonbahari ise sadece etraftaki bozulmamis dogal alanlari ile degil sehrin icindeki yesilinin renk degistirmesi ile de mukemmel...bu sehir gercekten guzel.
    gunbatimini en sevdigim sehir ankara idi, simdilerde baltimore'u ikinci siraya gonul rahatliligi ile koyabiliyorum.

  • ikisi de olacak yavrum bebegim benim ikisini de yapacak halk. akp'den kurtulmayi isteyen istedigi gibi kutlayacak.

  • türk akademi camiasında yaygın bir gelenektir. kimi zaman "vaaay ne yazmışlar yahu" denilen bir makalenin dört, beş, hatta altı, yedi yazarlı olduğunu görünce, "aymnızıskim" diye bir tepkide bulunabilirsiniz. beş kişi 15 sayfa için ne yapar yahu? her bölüm için demiyorum ama beş, rakamla 5?

    yeni yök yasa tasarısında, "kurul tarafından belirlenecek alanlar dışında, kurbanda danaya girer gibi beş, altı yazarın yazdığı makaleler, dikkate alınmayacaktır." şeklinde bi ifade nasıl yok anlam veremedim. hımmm acaba tasarıyı hazarlayanların kendilerinden kaynaklı olabilir mi?

    - makale yazıp, comparative politics'e gönderiyoruz abi, sen de yardım eder misin?
    + kaç kişiyiz?
    - sen de katılırsan 4 olucaz.
    + ergun hoca?
    - siz hele bi yazın da beni de eklersiniz dedi.
    + toplam da beş kişiyiz yani?
    - yok abi, bu çalışma özcan hocanın danışmanlığını yaptığı doktora tezinden olduğu için... tezi yazan öğrenci de var..
    + 6 kişiyiz yani?
    - dur bakalım bizim çaycı selami "abi ben bi düşüneyim bu sene kesemeyebilirim" dedi.. o da olursa 7..

    herhalde böyle oluyor literatür taraması??