hesabın var mı? giriş yap

  • (yoğun bakımda gördüğüm ilk insan hemşireydi haliyle, ona hitaben)

    - hastalanırsan haber ver, ben de sana bakacağım.

    biri olaydi da ağzıma terlikle vuraydı

  • tek başına yaşayanlar için:
    herşeyden önce bir köpeğe asla tek kişi bakamaz. o yüzden alacağınız yardım ve desteği baştan planlayın.
    büyük sorumluluk sizde olacak ama bir seyahate çıktığınızda, akşam plan yaptığınızda, acil durumlarda ve benzeri hallerde köpeğe kim bakacak bunu baştan düşünmelisiniz. bu kişiler bir ücret karşılığı veya sadece size yardımcı olmak amaçlı olabilir. ama mutlaka birileri olmalı...

    şimdi diğer öneriler:
    1) ilk köpek için seçeceğiniz ırkı herşeyden önce sizin tecrübesizliğinizden etkilenmeyecek bir ırk olmasına dikkat etmelisiniz. burada yine labrador ve golden retriever öne çıkıyor tüm ırklar arasında. bu kadar tutulmalarının sebebi de bu. okumadıysanız: (bkz: #30746354) karakterlerindeki pervasızlık, yalnız kalmak da dahil herhangi bir travmaya karşı psikolojik bir kalkan oluşturuyor denebilir.

    2) evde yaşamakla köpeğin cüssesi arasında ilişki kuran çoktur. kanımca bundan daha ziyade köpeğin enerji potansiyeli önemli. örneğin küçük bir ırk olmasına rağmen bir jack russell evde yalnız kalmaya çok daha az müsait bir ırk.

    3) küçük bir ırk seçecek olursanız hiç sahip olmadım ama gözlemlediğim kadarıyla fransız buldoğu veya minyatür schnauzer çok sakin ırklar. ve almanya'da çok güzel schnauzer'ler bulmak mümkün olur sanıyorum. (sizin yerinize olsam ciddiyetle değerlendirirdim bu ırkı)

    4) bütün köpek ırkları hususunda çok iyi bir rehber olarak http://www.dogbreedinfo.com/'yu tek tutarım.

    5) hangi ırkı seçerseniz seçin olası sağlık problemlerini ciddiyetle gözden geçirin, yaşadıklarımdan sonra köpek alırken herşeyden önce göz önüne alnıması gereken en öncelikli hususun bu olduğunu ne kadar tekrar etsem azdır. safkan bir köpekte genetik hastalık riski her zaman vardır. bunu da unutmayın. başta gelen hastalıklar:
    - kalça çıkığı başta olmak üzere ortopedik kusurlar (küçük ırklarda daha az risk var)
    - epilepsi
    - sağırlık
    - göz kusurları
    - kanser
    bütün bunlara karşı alınabilecek en iyi önlem de üreticiyi iyi seçmek ve köpeğin seceresini güzellikten önce sağlık açısından değerlendirecek dürüst bir üretici ile çalışmaktır.

    6) hangi ırk alırsanız alın 2.5 - 3.5 ay arası bir yavru tercih edin ki geçmişine ait bilinmeyenlerim yarattığı davranış bozuklukarı ile başa çıkmaya uğraşmayasınız.

    7) herşeye rağmaen evde bırakmaya kıyamam derseniz "sokaktan kurtarılmış" bir yavru almayı düşünebilirsiniz. bu sayede sokakta ölmek yerine ona bir yaşam şansı vermiş olmanın vicdani rahatlığı evinizde kapalı kalmasının vicdan azabı vermesini engelleyebilir.

    8) ama şunu unutmayın buradan olsun, geçek yaşamdan olsun köpek sahibi olmaya hazır olduğunu teyid ettiğim pek çok kişi şu ya da bu şekilde çok büyük umutlarla aldıkları köpeklerini, yapılan planlar işin pratiğine gelince ters teptiğinden evden göndermek zorunda kaldılar. yani ne olursa olsun ne tavsiye verilirse verilsin yürümeme ihtimali yine de vardır. ama iyi karar verin falan da demek büyük hata olur. benim tek söylemeye çalıştığım şu aşamadan olacakları öngörmek imkansız. köpekle yaşam ancak bizzat yaşayarak anlaşılabilecek bir tecrübe.

    sonuç olarak hele ilk köpek olacak ise sakin bir ırk seçmeye çalışın ama bunun kadar önemli olan uğrayabileceği travmalardan en az etkilenecek bir ırk olması. unutmayın yavru köpek her yere çişini kakasını yapan, önüne geleni çiğneyip, parçalayası olan potansiyel bir baş belasıdır. ama birlikte yaşayarak ve birbirinizi tanıyarak o vahşi yaratıktan pek çok insandan daha sosyal uyumu olan bir canlı çıkarabilirsiniz. ilgi ve bilinçle herşey her gün daha iyiye gideceketir.

    iyi şanslar!

  • akp'nin kendisi %39 alabileceğine inansa 3 saat sonrasına seçim organize ederler.

    kandırmayın milleti.

  • yine dış güçlerdir. yoksa, darbe günü bile kapanmayan interneti neden devlet kapasın ki canım? di mi güntekin?

  • #123803429

    oğlum sen kayınvalidene anne demediğin için boşanmıştın zaten daha önce.
    ayrıca sen bazen itü, bazen odtü mezunu bir erkeksin. neden erkekle evlenip bikini giyiyorsun.
    tamam madem giydin, neden çıkarıyorsun*

    debe editi: sözlüğün bu trollerden temizlenmesi çok önemli. çeşit çeşit troller türedi.
    çeşit çeşit demişken türkü severlere de insan kısım kısım türküsünü bırakıyorum.

  • 3 yaşımdayken başımdan geçmiş anlatırlar paso
    -enişte bu ne?
    -çakmak
    (1 dakka sonra)
    -enişte bu ne?
    -çakmak
    ...
    -enişte bu ne?
    -çakmak bahadır
    ...
    -enişte bu ne?
    -gazoz kapağı
    -olur mu o çakmak!

  • valla ben çok koyu galatasaraylıyım ve çok net trabzonun puanı falan silinmeli, 5 yıl falan fenerbahçe maçlarında seyirci olmamalı. bu nasıl bir kin ve nefrettir. bu sadece bir oyun soğutmayın bizi.

  • ülkede deprem vergisi toplanıyor hükümet o vergiyi yola harcadık diyor ve harcadık dediği yollar depremde kullanılmaz hale geliyor.

    az bile söylemiş

  • avustralyalıların da saçmalama konusunda inceden malezyaya yanaştığını görüyoruz.

    şimdi avustralyalılar geçen gün "biz bişey bulduk galiba" dediler. "ama bulduğumuz yer itin öldüğü yer. dünyanın en izole, en alakasız ıssız yeri" dediler.

    şimdide diyorlar ki, " bulduğumuz şeyler bölgeyi yoğun olarak kullanan gemilerden düşen paletlermiş".

    nasıl oluyor abi şimdi bu.

    lan bulmak istemiyorsanız söyleyin amk. gelip biz arayalım. konyaaltı sahilinde az yunus bisikleti sürmedik zamanında.

  • başlık: mangonun kapısının önünde sigara içerek bekliyorum.

    1. içeride sevgilim var alışveriş yapıyor havası yaratıp gelen geçene hava atıyorum.
    yan keski | 11/04/2010