ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ulaş'ın hediye ettiği kitabı sahafa satan pelin
-
kusura bakmayın ama ulaş haketmiştir bunu.
ne biçim yazı lan o. paragraf sorusu gibi bir bok anlaşılmıyor. sonunda aşağıdaki öykünmelerden hangisi yanlıştır yazsaymış tam olacakmış.
ulaş kardeş, belli ki sen halkın seviyesine inemeyen chp'li bir arkadaşımızsın. kitap vereceğine iphone vereydin boy boy çocuklarınız vardı.
euroleague'in nba'den daha heyecanlı hale gelmesi
-
başlığı açan arkadaşı eleştiren nba aşığı arkadaşları anlayamıyorum, başlıkta ''euroleague'in daha iyi olduğu'' falan iddia edilmiyor, ''euroleague'in daha fazla heyecan verici olduğu'' iddia ediliyor ve kesinlikle haklı, hatta arttırıyorum, euroleague bu hale gelmeden önceki formatta oynanması, hakemlerin eskiden olduğu gibi maç yönetmesi durumunda çok daha heyecanlı olacaktır.
nba oyuncularının, euroleague oyuncularından daha fazla heyecan verici olduğu tartışılmaz bir gerçek. nba yıldızları topu eline aldığında, ne yapacağı, ne deneyeceği merak ediliyor. avrupa'da bu kadar heyecan verici olan birkaç oyuncu olabilir, shane larkin, nando de colo, facundo campazzo, vs. euroleague basketbolunu izleyen bir izleyici ''bakıyım bugün tavares ne yapacak?'' heyecanıyla maç açmaz. ''bakıyım bugün real madrid ne yapacak?'' diye maç izleyebilir. keskin nokta şu, nba'de fark 10-15 sayılara çıkınca maçtan vazgeçilme ihtimali çok yüksek. bu da anlaşılır. sezon boyunca oynayacağın bir sürü maç daha var, bir-iki gün sonra yeni maç var ve sporcu/koç için farkın açıldığı bir maçı çevirmeye çalışmaktansa, bir sonraki maça hazırlanmak bir noktada daha mantıklı geliyor. euroleague'de böyle bir imkan kısmen var -top16 sistemi olsa yok- bu nedenle takımlar farkın artık kapanması imkansız bir noktaya gelmesi mümkün olmadığı sürece maçı bırakmıyorlar. önde olan takım da, geride olan takım da maç boyu uyanık kalıyorlar ve ellerinden geleni yapıyorlar.
18 yaşında milletvekili olmak
-
-oğlum uyan meclise geç kalacaksın!..
+ of anne ya, ilk oturum bos zaten
sözlük yazarlarının yalnızlık dereceleri
-
evde tuvaletin kapısı açık sıçacak kadar yalnız derecesiyle katıldığım anket.
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık:bir kıza tecavüz etseniz nereye kacarsınız
49.her hangi bir akp binasına
sıla gençoğlu
-
ahmet kural'dan sonra bu kadına iticilik skili yüklendi resmen.
15 yaşında 38 kilo bir kızım nasıl direneyim
donanımhaber ölücüleri
-
"bugün hepsiburada dan note 4 alacaklar en kötü 1550 liraya satınalabilirsiniz.
şuanda 2099 olsada akşam 1999 lira yapıyorlar.
1-maximum kart varsa 100 lira maxipuan kazanıyorsunuz.(100)
2- 3 adet 1000 lira altlimitli 200 lira hediye çeki veriyorlar.hediye çeklerini çek satışta en düşük 100 liradan anında satarsanız.benim düşüncem 130 liraya kadar alıcısı olacaktır.(300)
3.avantajixten 22 lira gelecek. (22)
4.normal alışveriş için 5 lira maxipuan veriyor.(5)
5.çek satıştan 75 liralık hediye çekini 40 liradan alabilirsiniz.(35)
toplamda 100+300+22+5+35=462tl
1999-462=1537 tl hayırlı olsun"
http://forum.donanimhaber.com/…0561/mpage_23/tm.htm
getir bu adamı ekonominin başına, ülkeyi kurtarsın bonuslarla, puanlarla...
kürdistan'ın en yaşanılır şehirleri
bellini'nin bir eseri bu kadar ucuz olamaz
-
(bkz: ağlama melis)
ne kadar kötüsünüz yaw, yok bellini'nin değilmiş yok bilmemneymiş utanmasanız o resmi dedem yaptı çakmadır cehape zihniyetini kazıklamışlardır diyeceksiniz.
eğer ki o resmi imamoğlu değil uzun adam alsaydı şimdi ne methiyeler düzüyordunuz; hatta resim bellini'nin ama yaparken da vinci ile michelangelo yardım etti o kadar değerli bu kadar değerli diye methiyeler döşüyor olurdunuz.
allah kimseyi onursuzlukla sınamasın.
stephen hawking
-
atatürk'ümüzün, "sağlam kafa sağlam vücutta bulunur" sözüne ters bi adamdır... bu sözü duyunca/görünce espri kaynağıdır...
pablo neruda
-
nâzım'a bir güz çelengi
(...)
sana şili'nin kış krizantemlerinden bir demet
sunuyorum
ve soğuk ay ışığını güney denizleri üzerinde parıldayan
halkların kavgasını ve kavgamı benim
ve boğuk uğultusunu acılı davulların, kendi yurdundan...
kardeşim benim, adanmış asker, dünyada nasıl da
yalnızım sensiz.
senin çiçek açmış bir kiraz ağacına benzeyen
yüzünden yoksun
dostluğumuzdan, bana ekmek olan,
rahmet gibi susuzluğumu gideren ve kanıma güç katan
zindanlardan kopup geldiğinde karşılaşmıştık seninle
kuyu gibi kapkara zindanlardan
canavarlıkların, zorbalıkların, acıların kuyuları
ellerinde izi vardı eziyetlerin
hınç oklarını aradım gözlerinde
oysa sen parıldayan bir yürekle geldin
yaralar ve ışıklar içinde.
şimdi ben ne yapayım? (...)
robert kolej'e torpille sokulan puanı düşük ikiz
-
savunulma şekli komik olan:
http://i.imgur.com/cle1trx.jpg
kuzeni bol karamelli soy ağacını anlatırken, aynı zamanda bu hanım kızımızın macchiato pikachu hakkında kısa bir brifing verebileceğine de değinmeden edememiş.
dedesi postacı, anne ve babası sıradan bir emekli olan biri olarak ben de yaşıtlarım tatillerde gezerken cilt cilt test kitapları çözdüm; charizard'dan tutun, genzo wakabayashi'ye kadar kısa brifingler verebilecek bilgiye sahibim. annem hemşirelik kariyerine seneler önce bana daha iyi vakit ayırabilmek adına son vermiş. üstelik ben de ana rahmini erken terkettim, 8 aylık bir kocakafa olarak doğmuşum.
sözün kısası bahsi geçen çocukla epey ortak yönümüz var gördüğünüz üzere. babası mba'ini carnegie mellon'da tamamlamış, ben de nba'i marshmallow yiyerek izleyen biriyim.
yalnız aramızda ufak bir fark var, ben önüme gelen sınavları çatır çatır kazandım ve hekim oldum; hiç bir zaman da 2 soruluk torpille küçülmedim. çoğu arkadaşım açıkta kaldı vaktizamanında, sırf birkaç soru eksik yaptılar diye. ortak noktamız ise hepimiz mutluyuz, vicdanlar rahat. belki 15 ülkeyi gezemedik henüz ama, 5 kişinin dahi hakkını yemedik.
bir ekleme de kuzene gelsin; kimse kimseye o güzel dedeciğinin hatrına ekmek dağıtmıyor. şu işveren ağzını bir kenara bırakalım.
murathan mungan
-
"yakın geçersin sandım, vurdun geçtin beni, baktım:
dokunmadın bile bana
kavurup bıraktın ve yeniden uzakta bir yıldızdın ansızın."
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık:şemmamme aslında ingilice şarkıdır
entry: she wanna me she wanna me ,she want me today, dont want me dont want me dont want me look at
doğrusu bu beyler