hesabın var mı? giriş yap

  • bilindiği üzere abdülhamid, kurmuş olduğu devasa hafiye ağıyla ün salmış bir sultandı. bu ağın daha etkili bir şekilde işleyebilmesi için kullandığı araçlardan biri fotoğraf oldu. yıldız sarayı'nda özel bir fotoğraf stüdyosu (neler yoktu ki zaten o sarayda) dahi kurdurduğu da bilinen bir gerçek.

    sultan, 1880'lerde imparatorluğun dört bir yanına fotoğrafçılar gönderir ve 30 bin klişeyi (baskıda kullanılmak üzere, üzerine kabartma resim, şekil vb. çıkarılmış metal levhaya verilen ad. kaynak: tdk) aşan bir koleksiyon oluşturur. bu resimlerin bir bölümü o dönemin modernleşme çabalarını yansıtma amacı taşımaktadır. işte demiryolları olsun, batı tarzı mimariyi müjdeleyen binalar olsun. sultan bu fotoğrafları propaganda aracı olarak görmekteydi. abdülhamid batı'ya, kendi imparatorluk döneminde gerçekleştirilen toplumsal, bilimsel ve kültürel gelişmeleri göstermeyi ve batı'nın gözünde medeni bir imaj yaratmayı istiyordu.

    sultan'ın diğer bir hedefi de yabancıların "oryantalist" bakış açılarını gözler önüne seren, osmanlı toplumunun makaraya alındığını düşündüğü fotoğrafların manipülatif etkisini kırmaktı. abdülhamid 1893 senesinde washington'da bulunan kongre kütüphanesi'ne (library of congress, söz konusu fotoğraf arşivinin bulunduğu kütüphane) içinde 1800'ün üzerinde fotoğraf bulunan 51 adet deri ciltli albüm gönderir. bir sonraki yıl da british museum'a albüm göndermeye karar verir. söz konusu fotoğraflar, içlerinde sultan'ın resmi fotoğrafçıları olan ermeni abdullah kardeşlerin de yer aldığı yedi fotoğraf atölyesinin katılımıyla derlenmiştir. fotoğrafların başlıca temaları ise manzaralar ve anıtlar ile eğitim ve sanayi alanlarında ulaşılan ilerlemelerdir. françois georgeon (fransız tarihçi) en iyi tasvir edilenin ise eğitim olduğunu belirtiyor: yeni inşa edilen okul binaları, kızların da aralarında bulunduğu üniformalı öğrenciler vs.

    maalesef bu albümler yukarıda bahsi geçen kurumların raflarına öyle resmi bir törenle girememiş. georgeon, bunların arka kapıdan içeri alındığını ve tarihçiler tarafından ancak yüz yıl kadar sonra keşfedildiğini belirtiyor.

    bütün bu bilgiler ve daha fazlası için, hatta akp'nin çizdiği abdülhamid figürünü yamultan bir biyografi okumak için françois georgeon, abdülhamid ıı le sultan calife (1876–1909), 2003.

    düzeltme: imla.
    zaman kiplerinde de bir sorun var gibi ama hiç uğraşamayacağım.

  • ankara kızı: hocam fazla ego'nuz var mı?
    istanbul kızı: afedersiniz, fazla akbil var mı?
    izmir kızı: merhaba, arabada yer var mı?