hesabın var mı? giriş yap

  • sözlükçülerin kuzenlerinin başından geçen doğaüstü olayları da bu başlığa yazabiliyorsak, başlıyorum.

    kuzenim, geçen cuma günü kışlıkları yazlıkları toparlayayım diye girişmiş elbise dolabına. tam öğle ezanı okunurken de çok içinden gelmiş, elindeki toz bezini koyuvermiş kenara, açmış ellerini; "allahım çocuk da okula başladı, bize bol kazançlar, hayırlı paralar kazanmak nasip et" diye dua etmiş. tam da böyle içinden, yüreğinden geçirerek... "hatta böyle bir kaç saniye de, öylece bir durdum ufak tefek günlük para gelir gider hesabı yaptım, yine içim sıkıldı" diyor.

    derken eline almış bezi tekrar, silmiş rafın tekini, arkada duran giysileri koyacak rafa, eşinin pantolonlarından birini eline almasıyla, başlamış cebinden şangur şungur bozukluklar dökülmeye.

    -paralar öylece dökülünce ben de hemen attım elimi cebine, baktım tomar tomar kağıt para, bir o kadar bozuk para. allahım delirecek gibiyim. ellerim titriyor, birkaç saniye algım kapandı hatta. tamam insanın duası tutar, tutar da, bu kadar mı hızlı tutar? sonra sakinleyip paralara bir baktım ki bizimkinin sakladığı eski para koleksiyonunu koyduğu yeri bulmuşum sadece.

    allah resmen kuzenimi trollemiş ya hu, kendi halinde temizlik yapan kadından ne istiyorsun ya deyip mevzuyu ayakkabı kutusuna bağlamamak için kendimi çok zor tutuyorum. ama bir düşünsenize, ayakkabı kutularına dolaresi koydurup sonra içinden monopoly parası çıkartmak çok güzel olurdu ya, allah buna bir şey yapsın.

  • tumblr vakitlerinde, siteden bir arkadaşım vardı. o sıralar metalci ve rockçıyız (bkz: rockçı serpil). bu kız da öyle bi bayandı ama onun benden farkı, abd'de yaşamasıydı ve ikimiz de eşit derecede gerizekalıydık. abd'de yaşadığı, gotik makyajıyla 10 yaş birden attığı için 14 yaşında olmamız sorun değildi. (bu anlatacağım olay, biz 14 iken gerçekleşmiş ama bunu bana anlatırken ikimiz de 16'ydık)

    bu, groupielerle arkadaş olmuştu ve o sıralar rammstein'a hastaydık. groupie arkadaşlığı ve kimsenin sorgulamaması sayesinde after party midir nedir grubun takıldığı ve partinin başlangıcının gerçekleştiği backstage'e öyle girmiş yani. çok iyi hatırlıyorum, richard kruspe abinin gerçekte de ne kadar karizmatik ve iki kolunda da kadın olduğunu anlatıyordu, gizlice çekilmiş kötü bir fotoğraf hariç hiçbir kanıt yoktu ama o yetmişti.

    till abimizin ortamdaki en saftirik kız olan ona dikkatlice baktığını, onun yanında kadın olmadığını, gece boyunca bakışlarını üstünde hissettiğini söylemişti. sonra da lavaboya gittiğinde till abi de peşinden gelmiş, bununla siqqo romantik filmlerdeki gibi öpüşmek üzerelerken “lütfen gitmeme izin ver” demiş ve till lindemann da hemen gitmesine izin vermiş, kız da dışarı çıkmış. aslında bunu yapmak istemiş de on dört yaşında olduğu için cesaret edememiş.

    ben ilk defasında “hangi wattpad kitabı bu rofl” diye dalga geçmiştim ama bir gün geldi, bir aydınlanma anıyla “kız haklıydı galiba lan” diye bi uyandım.

    o zamandan sonra hiçbir ünlü müzisyene özel bi ilgim olmadı. yani severim de öyle posterini duvara asma durumu yok (ben jimmy page'e aşıkken de yoktu. binaenaleyh bizim duvara poster asma iznimiz yoktu, varsa yoksa posta ders çalışma programı pü).

    şu an, gerçekleşmeyen karşılaşmalar için çok dua ediyorum yüce rabbime. ortam çok fena müsait olsaydı da batuhan mutlugil'le tanışıp groupie havalarına girseydim ve batuhan mutlugil kafasını sola doğru kırk derece eğip “ne spastik gibi davranıyor bu trabzon ekmeği” diye beni backstage'den kovsaydı ben bunun travmasını atlatabileceğimi sanmıyorum, yo dostum, özgüvenim daha öyle esnek ve dayanıklı değil.

    neyse işte, ondan sonracığıma bu arkadaş tumblr'da ismi doxx edilince ortadan kayboldu, blogunu da kapattı. benim de bir ingilizce pratiği yaptığım arkadaşım eksildi. ama sanıyorum ki bir dahaki turnede bu arkadaş richard kruspe ile işi pişirdi… şerefsizin aklında hiç till abi yoktu zaten, richard abi'yi bedava baklava görmüş eminönü sakini gibi anlatırken till abiyi istemem yan cebime koy gibi anlatıyordu, till abi'yi biraz mal gördüğünden zaar.

    iddia değil bunlar. yüzde doksan beş gerçek. ama o kadınlar da az kancıklık yapmamıştır buraya mührümü basıyorum.

    peşin ekleme: erkek değilim, kadın düşmanı hiç değilim. bu gerizekalıların imkanı olmayan ve çirkin olduğu içün grupi bile olamayacak ama aynı mindsetine sahip çok hareketli bir kız çocuğu idim.

    yüce rabbime beni late bloomer eylediği için minnettarım. yoksa beni mutlugi-

    edit: anlam bozukluğu

  • adaletsizliklerle doludur.

    bir balya dokümanı fotokopi makinesinin camlı yüzeyine koyup, "neden hepsini çekmedi de bir sayfayı çekti?" diye soran adam benim aldığım paranın en az 6 katı ücret alır..

  • yani ne var bunda eleştirilecek birşey göremiyorum adam merak etmiş denemiş, şaşırmış.. bence de garip bir olay bir türk hayatında kaç kere -48 derece görür? sanki bunu yazan şahıs sibirya’da uzun dönem askerlik yaptıda çok biliyor..adamı cahil gibi göstererek ne geçiyor elinize helal olsun dediğim abimizdir. gelip burda bilmiş ayağına yatan adamlardan daha delikanlı bi abi

  • sonuçtan bağımsız olarak şunu söylemek lazım, fatih gemileri karadan yürütme emrini verdiğinde baya bi adam "yok uçuralım amk" demiştir.

  • dinin bug'ını buldum, artık çok rahatım;

    geçen gün tüm işlerimi bitirmiş evde boş boş otururken, yine acayip kötülük yapıp, delicesine günah işleyesim geldi. içimden bir ses "git tapu dairesine, görevli memura rüşvet ver" derken, başka bir ses de "konu komşunun kızına iftira at" diyordu. bu sorunlu içgüdüme sebep olan unsuru sorgulamak için mahalleden oldukça feyizli bir abimizin yanına gittim ve sohbete başladık.

    + feyizli abi, ben niye böyleyim, niye devamlı kötülük yapmak istiyorum?
    - bak canım kardeşim, şeytanla allah arasında asırlardır süregelen bir tatsızlık olduğunu biliyorsun di mi?
    + evet abi, biliyorum.
    - bu tatsızlık sebebiyle şeytan kendi gücünü gösterebilmek amacıyla insanları dinden, imandan çıkarmak için devamlı mücadele eder, imanlarını zayıflatmak için uğraşır. unutma ki şeytan devamlı seni kötülük yapman için kışkırtacaktır. bundan dolayı iradeni her daim güçlü tutmalısın.
    + peki şeytan neden benim kötülük yapmamı istiyor?
    - dinden çıkaramadıklarına en azından günah işleterek, cehennemin nüfusunu arttırmak istiyor.
    + peki ya dinden çıkanlar?
    - onlar sonsuza kadar cehennemde yanacaklar zaten.
    + bu durumda ateistler sonsuza kadar cehennemde yanacaklarsa, şeytanın ateistleri kötülük yapmaları için kışkırtmasına gerek kalmıyor.
    - evet lan!
    + bu durumda ben de ateist olursam şeytan yanıma bir daha uğramaz ve ben de asla kötülük yapmam.

    evrenin sırrını bulmuşçasına sevinçten birbirimiz sarıldık ve dakikalarca halay çektik. akabinde ikimiz de derhal ateist olduk. ne bir rüşvet verme isteği, ne de kafa kesme arzusu kaldı içimizde. planımızın son aşamasında, ölmeye yakın kelime-i şahadet getirerek, günah işlememiş müslümanlar olarak direkt cennete girmeyi garantilemiş olacağız. allah ne kadar süper bir şey lan.