hesabın var mı? giriş yap

  • bu ülkede bedava sik dağıtsan aynısını görürsün.

    edit: sonlara doğru bir çalışan hala plastik çatal vermeye çalışıyor. sal gitsin olm arkadaki amca parçalanmış baklava parçalarını bile eliyle toplayıp ağzına atmaya çalışıyor.

  • bu suriyelilerin hakkından gelse gelse urfa toplumu gelir. adamlar zamanında peygamber yakmaya çalışmış amk.

  • bu adam canlı yayında "ne demek kardeşim prime time'a başörtülü koyamassın, günümüz gerçeğiyse koyacağım, istemiyosan sen kırp dizinin o bölümlerini" demiş adam.

    dindar insanların hakkını da savunmasını bilir yani. akepeli arkadaşlar söylenmeden önce düşünsün kendileri 10 yıldır kaç kere başörtüsü hakkını bu şekilde savunmuşlar?

    pis tırsaklar.

  • (bkz: triple-double)'a saygınlığını kaybettiren oyuncu.

    r.westbrook emekli olduktan sonra büyük ihtimal bu şekilde anılacak,onun sayesinde triple-double artık çok saygın bir istatistik değil; eskiden en basit triple-double bile bütün basketbol sitelerinde yer bulurdu ama artık çok dikkate alınmıyor.

    bir yazar arkadaş mvp olmasını dile getirip onu eleştirmeyi aşağılamış; mvp oylamasında çok fazla oy almasını bu duruma neden göstermiş. öncelikle şunu belirtmek gerekiyor ki spor yazarların bizden daha ehil olması onların her söylediğini kabul etmemiz anlamına gelmiyor; onların her kararını bilimsel gerçek gibi mutlak doğruluk kabul edeceksek bill russell nasıl 5 defa mvp oldu açıklamak lazım. nba tarihinde r.westbrook'a en çok benzeyen oyuncu wilt chamberlain kariyeri boyunca b.russell'ı istatistikleriyle ezdi hatta bütün diğer oyuncuları da... chamberlain'in kariyerini 5'e bölseniz istatistiklere göre nba tarihinin en iyi beş oyuncusu olur. bütün bunlara rağmen istatistik kasıyor diye w.chamberlain 4 defa mvp olabilmişken aynı dönemde sıradanın biraz üstünde istatistikleri olan b. russell 5 defa mvp oldu. bu seçimleri de spor yazarları yaptı her ikisini de aynı anda kabul etmek çelişkili. bir dönemin yazarları için istatistik, başka döneminin yazarları için galibiyet takıma katkı vs. önemli.

    adam mvp oldu peki gerçekten ligin en değerli oyuncusu mu? k.leonard, j.harden, k.durant , l.james, s.curry, k.irving , a.davis , j.wall ( belki bu seneki performansıyla giannis antetokounmpo) bunlardan herhangi biriyle r.westbrook takas edilebilir mi? bir mvp'nin değeri mvp olduğu yıldan sonra nasıl bu kadar düşük olur?

    r.westbrook'a gelince istatistik kasıp kasmıyor oluşu artık tartışma konusu bile değil; çok eski zamanlarda neler dönmüş bilmiyoruz ama yakın zamanda r.westbrook ile karşılaştırılabilecek seviyede istatistik kasmış bir oyuncu yok hatta eskiden mahçupça istatistik kasıyordu ama artık iş arsızlık seviyesine geldi. link

    geçen sene istatistik kasması takımının çöp(!) olmasına bağlanıyordu. yakın zamanda takımdan ayrılan oyuncular ;

    v.oladipo : indiana'da star seviyesine çıktı. şimdilik sezonun bir numaralı mip adayı. istatistik vermeye gerek yok.

    d.sabonis : ilk beş oyuncusuyken yedeğe düştü ama süre ortalaması 4 dk. civarında arttı. istatistikleri ise 2 kat artmış durumda geçen seneye göre çok daha değerli.

    şu an p.george ile bu ikiliyi tekrar takas etmek imkansız.

    e. kanter: hem istatistikleri hem de değeri arttı. en ilginci ligin en iyi ribaundçuları arasına girdi, sahi bu adam neden geçen sene birden bire rib. yeteneğini kaybetti tıpkı s.adams gibi ? rib. almamaya çalışmasıyla alakası olabilir mi? link

    d.mcdermott: istatistikleri daha iyi değeri ise çok çok daha yüksek. hatta o ile t.gibson'ın rakamlarına baksanız geçen sene bulls'ta iyi okc'de kötü takımdan ayrılınca yine iyi.

    bu durumu bu oyuncuların genç olmasına(t.gibson hariç) gelişime açık olmasına bağlayalım peki e. ilyasova? geçen sene okc'de tamamen hiçken 76'ers'ta nasıl yıldızlaştı ya da gerçek yaşı kırklarda olduğu söylenen s. ibaka? k.durant gibi zaten zirvede olan bir oyuncunun bile bu takımdan ayrıldıktan sonra performansı yükseldi.

    d.waiters'ın nerdeyse erkenden kariyeri bitecekti, min. kontratla heat'e gitti. okc'den ayrıldıktan sonra ortalama üstü bir oyuncuya dönüştü.

    takım değiştirmenin oyuncuları olumlu etkilemesine bağlayıp geçelim. takımına bakıyorum.

    s.adam; geçen sene berbattı o yüzden bu sene biraz iyi gibi görünüyor ama sıradan bir pivottan fazlası olamıyor,rib. almaması gerekiyor, şut yeteneği pek yok ama pota altında çok etkili. pota altına top indirmek de organizasyon gerektirir ama takımın öyle bir amacı yok tabii eğer westbrook'a asist gerekiyorsa ayrı... gelişimi ileri değil geriye doğru.

    a.roberson; geriye gidiyor.

    a.abrines;geriye gidiyor.

    ya da şöyle soralım;son iki sene de okc'den ayrılıp daha kötü olan tek bir oyuncu var mı? (c. payne sakatlandı )

    okc'e gelip değeri artan tek bir oyuncu var mı?

    okc'nin takasla giden/gelenler hariç mevcut oyuncularından değeri artan var mı?

    bu takım çöp falan değil, r.westbrook bu takımı çöplüğe çevirdi. geçen sene play-off'a katılmış en genç takımdılar ama artık saçma sapan fantazilerin takımı haline geldiler.

    bir diğer argüman da triple-double'ın nasıl inanılmaz bir istatistik olduğu. nba tarihinde bu istatistiğe ulaşan iki oyuncudan biri; o.robertson o rakamlara nasıl ulaştı bilmiyorum ama r.westbrook'a gelince bu adamın yaptığını nba'de yapamayacak bir süperstar/star olduğunu sanmıyorum. hatta vasat/vasataltı oyuncular için bile yaptığı şey imkansız değil. bu sene ünlü olduğu için ve gelecekte ne olacağı şüpheli ama şu an kesinlikle vasat/vasat altı olan l.ball'ı ele alalım. adam 9-7-7 ile oynuyor.

    maç başı gerekirse 30 şut kullanarak +10 ortalama yakalayamaz mı?

    savunma yapmak yerine pota altında beklerse ve bütün uzunlar rakibe of. rib. kaptırmak pahasına topları lonzo ball'a bıraksa, faul atışlarında topu almak için lonzo pota altına geçerse 3 tane daha rib. alamaz mı?

    takım arkadaşlarına pas verdiğinde oyuncular uygun olsa ya da olmasa sırf lonzo'ya asist yazdırmak için lonzo'nun elinden gelen hep topu potaya sallasalar 3 tane daha asist yapamaz mı?

    evet. lonzo ball..

    r.westbrook, triple-double ortalama tutturdu çünkü geçen sene okc'nin ne maç alma ne de başka hedefi yoktu tek hedefleri r.westbrook'a td yaptırmaktı; böyle bir amaç bir takım için gerçekleştirilmesi çok zor olmayan bir hedef. bu sene de aynı şekilde istatistik kasıyor ama bu sezon c.anthony ve p.george gibi oyuncular geçen seneki gibi saçma sapan işlerin içine girmedikleri için arada triple double'lar ile mutlu oluyor.

  • bunun birde uluslararasını yapan şerefsizler vardır frombar.com veya sportlemon.tv gibi. türkiye liginde yayıncı kuruluşu zarara soktukları yetmezmiş gibi başka yerdeki futbolun gelişmesini de sekteye uğratırlar.

    opera tarayıcının turbo modunu açıp bu sitelere rahatça erişildiği yetmezmiş gibi bir de kaliteli yayın sunarlar. sallandıracaksın böylelerini bak bakayım bir daha yapabiliyorlar mı?

  • kesinlikle ömer seyfettin

    kendisi ileri seviyede diyabet (şeker) hastası iken teşhisinin bir türlü konulamamış olmasında dolayı bol bol üzüm hoşafı ve şekerli gıdalarla beslenmesi tavsiye edilmiş ve neticesinde acılı bir ölüm ile yüzleşmiştir.

    öldükten sonra da talihsizlikler yakasını bırakmamış, usta edebiyatçıyı bir tanıyan olmadığı için kimsesiz zannedilerek kadavra olarak tıp fakültesine nakledilmiştir.

    ahan da buradan devam edebilirsiniz;
    https://seyler.eksisozluk.com/…len-talihsiz-olaylar

  • türk silahlı kuvvetleri'ne özgün tasarımlı ve yüzde yüz yerli gemiyi, en ucuz fiyattan üretmeyi taahhüt eden holding.

    ancak birilerine rüşvet vermediği için ihaleyi kaybetmesi sağlanmıştır.

    söz konusu ihaleyi, ispanyol ortağıyla juan carlos sınıfı bir gemiyi en yüksek fiyattan üretmeyi taahhüt eden yandaş firma kazanmıştır.

  • yakın dostu altay gündüz'ün mecidiyeköy büyükdere caddesi 26 kapı numaralı apartmandaki 11 no'lu dairesinde hayata gözlerini yummuştur. bu apartman, mecidiyeköy hukukçular sitesinin yanında uzanan ve ana caddeye bakan dizi apartmanlardan biridir.
    altay gündüz hala bu dairede oturmaktadır.

    öldüğü gün yaptıkları: hilton otelinde yer alan berberine gider, traş olur. berberinin dediğine göre, normal gibidir. şakalaşırlar.
    ardından mecidiyeköy'de arkadaşı altay gündüz'ün evine gider. (tahminen taksiyle. çünkü hasta bir insandır ve otobüse binmiş olmasını pek sanmıyoruz. aylardan aralık olduğu ve hilton'dan mecidiyeköy'e yürünecek mesafenin fazla olması nedeniyle büyük olasılıkla yürümemiştir de.. bildiğimiz kadarıyla arabası da yoktur; kaldı ki olsa bile, o hasta haliyle araba kullanmasına da ihtimal veremiyoruz.) eşi pakize atay da oradadır. hep birlikte içilen çaydan -bilemiyoruz ne kadar sonra- fenalaşır. fenalaştığını öncelikle eşi sezer. yıldız ecevit'in ben buradayım kitabından öğreniyoruz hep bunları.
    evin banyosuna gider ve kapıyı kilitler. bir rivayete göre (ecevit'in kitabında yer almaz bu anekdot), içeride fazla kalınca merak edip banyo kapısına gelenlere "merak etmeyin daha ölmedim" der.
    ama bir türlü çıkmaz da banyodan. en sonunda yanıt da vermez olur. sonuçta kapı kırılır. ölmüştür..

    yukarıda yazdıklarımızdan anlaşılacağı üzere, mecidiyeköy'deki söz konusu daireye bu satırların yazarı gitmiştir. gün apartmanı nın 6.katında yer alan bu dairenin kapısında altay gündüz'ün ismi hala yazmaktadır. yani atay'ın dostu hala burada oturmaktadır.
    verdiğimiz yol tarifinden yararlanarak, oğuz atay'ın "hastalıklı" hayranları, atay'ın öldüğü daireyi kapı dışından da olsa görebilirler. (zili çalmaya kimler cesaret edebilir, bilemeyiz). ve atay'ın son saatlerinde bindiği ve ardından ölümüne doğru yol aldığı asansöre binebilirler. (geçen 32 yılda eğer komple değişmemişse.. ki pek sanmıyoruz..)

  • şu otomobili ya adam akıllı üretin adam gibi herkes baksın incelesin ya da hazır değilse de temcit pilavı gibi ikide bir yarım yamalak göstermeyin şunu. yok bagajı açmak yasak yok zoom yapmayın yok binmeyin bu ne arkadaş böyle tanıtım mı olur? yaptığınız iş kendinize benziyor, tebrikler.

  • mahkeme sonrası edit: onedio yetkilileri mahkeme süreci sonunda lokman önsoy ile görüşmüş ve hatalarını kabul edip, telif hakları çerçevesinde tazminatlarını ödemiştir.

    --------------------------------------------------

    daha önce de birçok yazarın/yakınımızın başına gelen olay. en sonuncusu da illustrator
    (bkz: lokman önsoy)'un başına gelmiştir. yazdıklarını aynen aktarıyorum.

    "23.09.2017 tarihinde onedio sitesinin bana ait bir karikatürü kaynak göstermeden ve hatta üzerindeki imzamı ve o zamanlar kullanmakta olduğum web sitesi adresimi silerek kullandığını fark ettim. "türkiye'de bilim neden gelişmiyor sorusuna verebileceğiniz 17 cevap" şeklindeki klasik başlıklarından birine imzasını sildiği karikatürü koymuş, herhangi bir kaynak belirtmemiş ve 19.04.2016 tarihinden bu yana 235 bin tıklanma almış bir gönderi. 22 bin kez de facebook'ta paylaşılmış. yani kısaca karikatür anonim olmuş, piç olmuş.

    bunun üzerine kendilerine bir mail attım. özetle, çizimin bana ait olduğunu, izinsiz paylaşılmasının, kaynak gösterilmeden paylaşılmasının, imza silinerek paylaşılmasının ve bundan maddi çıkar sağlanmasının yanlış olduğunu; karikatürün kaldırılmasını, ama imzalı çizimlerimin yeni bir gönderi düzenlenerek paylaşılmasını istediğim bir mail. böylece yapıcı bir şekilde bu işin içinden çıkarım, diye düşünmüştüm.

    tabii bu bilinçsiz, üretmeyen, kaynak göstermeyen ama herkes tarafından bilinen site ilgilileri gönderdiğim maile cevap vermediler. yalnızca karikatürün altına adımı yazmakla yetindiler.

    ben de savcılığa başvurarak erişimin engellenmesi kararı aldırdım. devam eden süreçte ki sonuna kadar devam edecek, bakalım cevap verilmeyen bir mail nelere malolacak.

    ayrıca;
    evet bunu dert ettim. telif hakkı ihlalinin 6 aydan 2 yıla kadar cezası vardır. telif hakkını ihlal ederek maddi kazanç sağlamak ise işin başka bir boyutu. eser sahibi öldükten 70 yıl sonrasına kadar bu hakları korunur.

    ne idüğü belirsiz, içerik üreten bir ekibi olmayan, üretmeyen ama başkalarının ürettiklerinden maddi kazanç sağlayan bu gibi siteler benim emeğim ve fikrim üzerinden bir kuruş dahi kazanamaz.

    bilen bilir, istediğiniz herhangi bir çizimimi kullanmanız için benimle iletişime geçmeniz yeterlidir. siyasi veya ticari amaçlar altında kullanılmamak kaydıyla izin veririm.

    biraz uzun bir yazı oldu; ama sevdiğiniz bir şarkının, türkünün veya resmin anonim olmasını ister miydiniz? okuyan, ilgilenen herkese sevgiler!"

    söz konusu resim

    ve diğerleri:

    varan 1

    varan 2

    varan 3