hesabın var mı? giriş yap

  • yorulmuşluk hali. "ne uğraşacağım ya, bana ne" durumuna gelme durumu. bu bezmişliğe eriştikten sonra dünya umurunda olmaz zaten. nasıl olsa anlamazlar kafası. çağımızın modern kanayan yaralarından biridir. dinlemeyi bilmediğimiz için anlatmaktan da vazgeçiyoruz. yalanlar söylediğimiz için yalanlar duymak istemiyoruz. ne dinliyor, ne anlatıyoruz. ama bu durumda da üstad lafa giriyor ve böyle bir bakış açısı yaratıyor;

    "masum insanlara karşı kötülük ediyorlar, gerçek olaylara karşı güvenimizi sarsıyorlar. inanarak dinlememizi güçleştiriyorlar. insan her sözü kuşkuyla karşılıyor artık. gerçekle düş birbirine karışıyor; yalanın nerede bittiğini anlayamıyoruz. tutunacak bir dalımız kalmıyor. tutunamıyoruz.

    ...

    neden her istediğimi anlatamıyorum? neden aynı yaşantının içinde bulunan insanlarla hiçbir ilişki kuramaz oldum? neden, neden, neden?"

    bu sebeple kötülük yapıyor ve kötülüğe uğruyoruz. yaşamın her yerinde. evde, okulda, işte, sokakta, bir kafede arkadaşlarınla otururken, bilhassa dertleşirken.çünkü gerçek dertleri de anlatmaktan çekiniyor insan. korkunç bir ürkeklik. bir tek yalnızken anlatabiliyoruz artık.

    içinde birikenler ve söyleyemediklerin mi? onları anlatacak bir tavan her zaman vardır uyku öncesinde.

  • bir akşam vakti tuba büyüküstün'le omuz omuza çarpışmayla girdiğim liste. üstüne üstlük kadını tanımamıştım. yanımdaki annem uyarmıştı beni;

    - oğlum asi'ye çarptın.

    - asi? (sonradan anladım) anne o bana çarptı.

    arkamı dönüp baktığımda kadın bana bakmış gülümsüyordu. selamlaştık devam ettik yolumuza. elimizde defter kitaplarımız olsaydı ve yere düşseydi şimdi büyük bir aşk yaşıyor olurduk. ama kahretsin ki o asi dizisindeki berbat kostümüyle cafe ye ben de annemle sinemaya gidiyordum. kısmet böyle işler.

  • başlık: kız arkadaşımın düğününü basma capslerimm

    1- beyler,

    cumartesi kız arkadaşımın düğününü basıcam ve size buraya kanıtlarını koyucam.

    eğer koyamazsam en ağır şerefsizim, adiyim, istediğinizi söleyin.

    ben sevdim eller aldı amk..

    çok seviyorum piçler, onsuz hayat haram bana amk..

    reserved'leri alın..

    2- .....

    3-......

    28- he yarram he giderken yanına mario'nun büyüme mantarlarından da al.

  • bir ay kadar önce doktorun "bir haftayı tamamlaması bile imkansız" demesiyle allak bullak olmuştu beynim. dile kolay beş yıldır kanserle mücadele ediyordu, ediyorduk. bu süre zarfında iki büyük enfeksiyonu dahi alt etti. benim gülüm, meleğim herşeyi atlatacak yeneceğiz bu illeti diyordum. fakat yenemedi. doktorun inadına iki hafta daha bırakmadı beni. son dört gün yoğun bakımda solunum cihazına bağlıydı, kendinde değildi. hergün görüşme saatinde başında onu ne kadar sevdiğimi söyledim gözyaşları içinde. duymadı beni.
    kaybettiğim gün yanına gittiğimde gözleri açıktı. çok umutlandım, içim kıpır kıpır oldu. uzun uzun konuştum onunla, gözleriyle tasdikledi beni yada bana öyle geldi. meğer vedalaşıyormuşuz. bilemedim.
    gece yarısı evde kendi kendime yarın neler anlatacağımı düşünürken telefonum çaldı. sonrası yıkım...
    bugün meleğimin uçmağa varışının ondördüncü günü.
    sana anlatacak çok şeyim birikti birtanem.
    derdimi senden başka kime dökebilirim.
    yarım kalmamı anlatacağım sana...
    yetim kalmamı...
    çok özledim...
    çok özledim..

  • hırsızsınız lan hırsızsınız ve bunun ülkenin durumu senin kazandığın parayla ilişiği yok düpedüz emek hırsızısınız. ulaşılabilir makul bir hizmeti sömürüyorsunuz. korsana talep bütçe değil erişim problemidir diyorduk ama siz direkt hırsızsınız.