hesabın var mı? giriş yap

  • "-gelirken winston light alır mısınız?" notu üzerine almayı unutan kurye, yemekten sonra içersin deyip kendi sigarasından vermeyi teklif eder. yok önemli değil deyip geri çevrilir. 5 dakika sonra kapı çalar, yemekten sonra içilir der gene ve paketi uzatır. kıyamam be.

  • ben burda 10 bin lirayı boklayanları görünce şaşırıyorum. pardon da siz hangi ülkede yaşıyorsunuz? sektörde kimin ne aldığı aşağı yukarı bellidir. elbette 25 bin tl ve üzeri maaş alanlar var, anca buraya sizin gibi gelip 10 bin lira para mı yea demez. bu paranın altında da alsam üstünde de alsam gelip buraya 10 bin tl para mı yea muhabbeti yapmam. çünkü bence türkiye şartlarında "kötü" bir para değil. maaşlı çalışanların yüzde kaçı 10 bin tl üzerinde çalışıyor acaba?

    beyler uyarayım, böyle kız da düşüremezsiniz. "vaayyy errrrkeğe bak 10 bin tl para mı diyor, off demek ki çok zengin" dediklerini sanıyor olamazsınız. umarım sanmıyorsunuzdur.

  • türkiye'de yaşayan er kişisinin her görülen yada telefona bile bakmadan çatır çatur sağa kaydırdığı ve bu şekilde eşleşme beklediği uygulama.

    bilenler bilir, belki daha önce yazılmıştır. tinder her kullanıcıya bir elo puanı atar. yani bir nevi çekicilik puanı gibi bir şey. (aslında elo puanı çekicilik temelli bir algoritma değil, genelde satranç oyununda kullanılan bir puanlama sistemidir) sen sağa kaydırdığın hatunların yüzde kaçından geri dönüş alırsan yada seni sağa kaydıranlar varsa ve onların da bu elo puanı yüksekse otomatik olarak senin de elo yani çekicilik puanın yükselir ve daha çekici hatunlarla eşleşme şansın artar.

    elo puanı düşük olan 15 hatunla eşleşmek elo puanı yüksek olan 5 hatunla eşlemeye yeğdir bu programda; ama gidip sizinle eşleşme ihtimali 0 olan hatunu da sağa kaydırmayın. önce elo puanınızı yükseltmeye bakın. çünkü elo puanınız düşükse bırakın gerçekten çekici bir hatunla eşleşme şansını o hatun sizi hiç görmeyecektir bile. neden? çünkü hatunların önüne kendisini sağa kaydıran en yüksek puana sahip olan erkekler düşer. sen naptın? alayını sağa kaydırdın, ya çok az eşleşme yada hiç eşleşme almadın. ne oldu? elo puanın deniz seviyesinden bile aşağıda oldu.

    eşleşme şansınızı artırmak için puanınızı yükseltmeniz gerekir. ilk adım olarak eşleşme şansınızın olduğu kişileri sağa kaydırmakla başlayabilirsiniz ki puanınız artıkça gerçekten çekici kızlara ulaşma şansınız artsın.

    saygılar.

  • psikoloji dalinda ignobel ödülü alan çalışma. dunning-kruger sendromu olarak da adlandırılır.
    psikologlar justin kruger ve david dunning'in tarihe geçmelerine vesile olan
    teorileri özetle, "cehalet, gerçek bilginin aksine, bireyin kendine olan
    güvenini artırır" der.
    metin çözme, araç kullanma, tenis oynama gibi çeşitli alanlarda yapılan
    araştırmaların sonucunda şu bulgulara ulaşılmıştır:
    -niteliksiz insanlar ne ölçüde niteliksiz olduklarını fark edemezler.
    -niteliksiz insanlar, niteliklerini abartma eğilimindedir.
    -niteliksiz insanlar, gerçekten nitelikli insanların niteliklerini görüp
    anlamaktan da acizdirler.
    -eğer nitelikleri, belli bir eğitimle artırılırsa, aynı niteliksiz insanlar,
    niteliksizliklerini n farkına varmaya başlarlar..
    değerlendirme zaafı:
    iki uzman daha sonra, bu teorilerini test etme fırsatı da buldular. cornell
    üniversitesi' nden 45 öğrenciye bir test yaptılar, çeşitli sorular sordular.
    ardından öğrencilerden "testin sonucunda ne kadar başarılı olacaklarını
    tahmin etmelerini" istediler.
    en başarısızların (yani sadece yüzde 10 ve daha az doğru cevap verenlerin),
    testin yüzde 60'ına doğru cevap verdiklerine, ayrıca iyi günlerinde olsalar
    yüzde 70'e ulaşabileceklerine inandıkları ortaya çıktı.
    en iyilerin (yani en az yüzde 90 doğru sonuç alanların) en alçakgönüllü
    denekler olduğu (soruların yüzde 70'ine doğru cevap verdiklerini
    düşündükleri) görüldü. (not: dunning ve kruger bu çalışmalarıyla 2000
    yılında ig nobel * de kazandılar.)
    çalışan, kendi kapasitesini değerlendirmekten ve eksikliğini teşhis etmekten
    acizdir. ama asıl vahim olan, bu "yetersizlik + haddini bilmeme"
    kokteylinin, mesleki açıdan, karşı koyulmaz bir itici güç oluşturması.
    kariyer açısından bir eksiyken, artıya dönüşmesi.
    işinde çok iyi olduğuna yürekten inanan "yetersiz", kendini ve yaptıklarını
    övmekten, her işte öne çıkmaktan ve haddi olmayan görevlere talip olmaktan
    en küçük bir rahatsızlık duymayacaktır. aksine bunu bir "hak"olarak
    görecektir.
    bu arada, gerçekten bilgili ve yetenekli insanlar ise çalışma hayatında
    "fazla alçakgönüllü" davranarak kendilerine haksızlık edecekler, öne
    çıkmayacaklar, yüksek görevlere kendiliklerinden talip olmayacaklar,
    kıymetlerinin bilinmesini bekleyecekler (ve bilinmeyince için için
    kırılacaklar ve kendilerini daha da geriye çekecekler) ve muhtemelen üstleri
    tarafından "ihtiras eksikliği" ile suçlanacaklardır.
    sonuçta, "kifayetsiz muhterisler" her zaman ve her yerde daha hızlı
    yükselecekler ve daha yukarılara çıkacaklardır.
    etrafınıza bir bakın, uzmanlara hak verecek misiniz ?
    (kaynak: dr..serra menekay oncel)

  • dedesinin babası da osmanlı paşası çıkar yakında. ulan ne kolpa adamsın oytun.

    edit: ben espri yapmıştım ama gerçekten komutanmış adamın dedesi veya dedesinin babası, oytun koparma bizi oytun! :)

    görsel

    edit 2: tehlikenin farkında mısınız? covid-19 olmasa bu adam muteber, yeni nesil, sıradışı, uber, süper tıpçı diye ortalıkta dolanmaya devam edecekti :)

  • barbara dururken bol bol serenay'ı gösteren reklem. bir nevi karışık kuruyemişe leblebiyi basmak, dayı torpili, fetöcülük gibi bir şey.

  • telefonunu yer atması gözlerden kaçmamıştır.

    nice insanlar tanıyorum ki ; ekranı çizildi diye depresyona girip psikolağa giden, telefon yere düşerken onunla beraber uçuruma atlayan ve belki de telefonu için canını veren...

    helal olsun diyoruz...

  • "beşinci günün şafağında beni bekleyin. şafakta doğuya bakın." diyerek gandalf'ın unutulmaz bir katkıda bulunduğu repliklerdir.

  • kendisine şiir yazdığım über alman forvet:

    fiorentina'daki hali sakın unutma
    beşiktaş'a dil uzatma sebepsiz
    sen yine top oynardın ama
    euro 2016'ya gidemezdin şerefsiz.