hesabın var mı? giriş yap

  • beynin ön lobuna bağlı sinir liflerinin kesilmesi şeklinde uygulanan tıbbi tedavidir.

    çağdaş lobotomi 1930 larda başladı. doktorlar beynin ön lobuna bağlı sinir liflerinin kesilmesinin inatçı depresyon ve anksiyete gibi bazı psikiyatrik problemlerde hastaları iyileştirebildiğini fark etti. takip eden 20 yıl içinde bu prosedür basitleştirildi ve yaygınlaştı. genellikle keskin bir aleti göz yuvarnın üstünden sokarak yapılan lobotomi, bir araştırmaya göre hastaların 3 te 2 sinde iyileşme sağlıyordu.

    ne varki lobotomi yi uygulayan herkes aynı derecede dikkatli değildi ve bu teknik bazı hastalarda çok ciddi yan etkiler doğurdu. nöbetler, uyuşukluk, kişilik değişikliği ve kendini tutamama bunlara dahildi. bunun üzerine doktorlar tekniklerini geliştirdiler ve lobotominin yerine singulotomi, anteriyor kapsülotomi ve subkaudat traktotomi gibi daha uzmanlaşmış yöntemleri koydular. bu prosedürler incelendiğinde obsesif kompulsif bozukluk ve depresyon hastalarının en azından dörtte birinde yararlı olduğu görüldü. profesyoneller tüm yan etkilerine rağmen prosedürlerin başarılı olduğunu hala savunuyor. amerikan stereotaktik ve işlevsel nöroşirurji derneğinin başkanı ve chicago daki lllinois üniversitesinde tıp profesörü olan konstantin slavin "bana kalırsa araştırma bulguları ablatif cerrahiyi nispeten temize çıkarıyor ve çok spesifik durumlarda işe yaradığını gösteriyor" diyor.

    1980 lere gelindiğinde lobotomi gözden düşmüştü slavin "genel olarak tüm işlevsen nöroşirurji alanı yok etmekten ablatif cerrahiden uzaklaştı" diyor. o zamanlar yeni olan derin beyin uyarımı tekniğinin ablatif cerrahiyi tarihe gömeceği düşünülüyordu. bu teknikte cerrah hastanın kafasına matkapla delikler açıp sinir dokusuna elektrotlar batırıyor. elektrotlara akım uygulandığında beynin kimi bölgeleri etkinleşiyor ya da devre dışı kalıyor. "işin güzel yanı dokuyu yok etmememiz" diyor slavin. doktorlar aynı etkilerden yakınan hastaların sorunlarını giderebiliyor, akımı düşürebiliyor ya da slavin in deyimiyle "beyne tatil verip" akımı tümden kapatabiliyor.

    çoğu derin beyin uyarım yöntemleri şu anda parkinson hastalığı gibi hareket bozukluklarının tedavisinde kullanılıyor. obsesif kompulsif bozukluk hastalarında cerrahi tedavi çoğu ülkenin sağlık bakanlığı tarafından onaylanmış ancak sadece son raddede başvurulan bir yöntem. slavin ile meslektaşları şu an devam eden bir çalışmada cerrahinin daha geniş kullanımlarını araştırıyor. slavin "önümüzdeki 5 yıl içinde işe yarayıp yaramadığına dair kesin bir yanıt verebileceğiz" diyor.

    -daniel engber

    edit: imla.

  • kim yönetiyor bu koyduğumunun şirketlerini, nasıl becerebiliyorsunuz zarar etmeyi yahu.

    en temel zekayla, kahvede bardak çay satan kahveci bile bu işten para kazanabiliyorken, koca koca fabrikaları kimler yönetiyor da, hakikaten milli içeceğimiz olan ve en fakirinden en zenginine neredeyse herkesin günde 3-5 bardak tükettiği çaydan nasıl zarar edebiliyorsunuz? delireceğim yemin ederim yahu.

  • hello greece!

    i am from turkey! my name is mustafa, in other words, moustapha!

    i hope that pease may be in the world. like atatürk said. (he did not step over greek flagg)

    ok, no more mister nice guy... i have home in istanbul. (in other words, konstantine). if you like to try turkish food like imambayıldı (in other words, imambayıldıkis), you can contact me... i have big house near taksim. (30 km... it is beylikdüzü).

    thanks and kalimera!!!!!!!

    mustafa

  • kendisine bir sorum olacak.
    asansörde tecavüz edilen damacana, gaziosmanpaşa'da tecavüz edilen kedi, halkalı 'da tecavüz edilen köpek, yaşlı moruğun kerkinmeye çalıştığı köpek, yozgat'ta tecavüze uğrayan heykel, ormanda tecavüz edilen ördek... ve daha niceleri...

    bunlarda da makyaj var mıydı acaba?

    ülkemiz hızla mallaşıyor.
    bildiğin mal bir toplum oluyoruz.
    makyaj yapana tecavüz edilsin öyle mi!
    geberin pislikler.