hesabın var mı? giriş yap

  • kıskanç olarak, dört kez acı çekerim:
    kıskanç olduğum için,
    kıskançlığımdan dolayı kendimi suçladığım için,
    kıskançlığımın ötekini incitmesinden korktuğum için,
    bir bayağılığın beni tutsak etmesine boyun eğdiğim için: dışarıda bırakıldığım, saldırgan olduğum, deli olduğum ve sıradan olduğum için acı çekerim.
    barthes

  • hemen 35 milyar dolara yabancılara satılmalıdır.

    debe editi: bunca yıllık suser'im, ilk defa bi entry'm bu kadar favorilendi ve debe'ye girdi. kendimi 50 sene oscar alamamış, yıllar sonra teselli için yaşam boyu başarı oscarı verilmiş yaşlı karakter oyuncusu gibi hissettim.

  • bundan sekiz on yıl kadar önce, yanlış hatırlamıyorsam beyaz şova konuk olmuştu. telefonla bağlananlar, stüdyodakiler inanılmaz bir sevgi ve saygı göstermişti ustaya. sanki onu ne kadar sevdiklerinin farkına varmışlardı bir anda. almanya'dan arayanlar, amerika'dan arayanlar, telefonda ağlayanlar. gecikmiş bir borç ödemesi gibiydi. gece boyunca türküler söyledi bir yandan. telefona her bağlanan, "usta, şöyle bir türkü vardı, o da senindi değil mi?" deyip türküyü istiyordu. her seferinde de daha bir mahçup oluyordu usta. sanki herkesin sevdiği o türküleri yazmış olmak ayıpmış gibi, eziliyor, kısık sesle yanıt veriyordu. arada stüdyodakiler de benzer cümleler kuruyordu. "şu da mı senindi? onu da bi söylesen?" falan. sonra telefona biri daha bağlandı. dedi ki "usta yaa, falanca diye bi türkü vardı, o da mı senindi?" usta'nın cevabı şöyle oldu: "başka sahap çıhan yohsa benim diyelim."

    hani "sahap çıkan" olsa ses etmeyecek. böyle de mülkiyetten, dünya malından, egodan, kibirden muaf bir adam. güzel adam.

  • edirne'de bir ailedir. diktatörler ülkesinde cesaret isteyen, tebrik edilesi bir harekettir yaptıkları. çay olmasa da yaşamlarındaki bir çok eksiğin nedenini bilen ailedir.

    "sağlık bakanı dr. mehmet müezzinoğlu, edirne'de vatandaşların yeni yıllarını kutladı. yol üzerinde bulunan bir binanın 2'nci katındaki balkonda oturanları görerek "çayınız varsa gelelim" diye soran bakan müezzinoğlu, "evde çay yok, istemez" cevabıyla karşılaştı."

    link

  • kendi kimliğini içtiği sigara üzerinden şekillendiren,başkalarıyla aynı sigara markasını paylaşmanın orjinalliklerini zedeleyeceğine düşünen insanları sevindirmiştir.

  • haminnelik yapayım biraz. elimden geldiğince ilaç kullanmamaya çalışan biriyimdir. elbette her ağrı için geçerli değil ama insan biraz kendi bedenini tanıdığında, ağrının şeklini, derecesini kavrıyor ve geçici rahatsızlıklarda çarenin ne olacağını öğreniyor.

    günlük hayatımda 1 bardak yeşil çay dışında bitki çayı tüketmem. bazı rahatsızlıklarda en kesin ve zararsız çözümü bitkilerden buluyorum. ama bu çayları sadece ihtiyaç halinde kullanmak konusunda dikkatliyim. sürekli kullandığınızda etkisini kaybediyor veya zararları oluyor.

    kronik mide rahatsızlığı olan biri değilim ama hem çevremdekileri tedavi etmek için hem de nadir de olsa kendim için kullandığım inanılmaz etkili bir ot var. bazı yörelerde yavşan otu, bazı yörelerde peryavşan deniyor bu ota.

    küçük bir cezvede kaynatılan suya bir tatlı kaşığı kadar bu ottan atıp, bir taşım kaynattıktan sonra altını kapatıp, 5-10 dakika dinlendiriyorsunuz. oldukça acımtrak ve kötü bir tadı var. ben biraz limon ekliyorum, isteyen bal da ekleyebilir ama az miktarda olmalı. ortalama kilolarda bir insana bir fincan yeterli. içtikten sonra en geç yarım saat içinde mide ağrısı, yanması, işte mideyle ilgili anlık ne derdiniz varsa şak diye kesiliyor.
    acıyla kıvranan arkadaşlarımın bu çayı içtikten sonraki yüz ifadelerinin değişimlerinden kısa film çeksem bu ot vücuda gelir reverans verirdi.

    ancak sürekli yanlış beslenme sebebiyle midesine iyi bakmayan kişilerde ne kadar süre işe yarar bilmiyorum. başta da belirttiğim gibi sık kullanmayı tavsiye etmiyorum.

  • öyle bir dizi düşünün ki, bir karakteri 8 yıldır yavaş yavaş son sezona hazırlıyorlar. bran stark karakteri hiç bir konuya dahil olmadan sadece kendi içinde gelişerek son sezona geldi. ulan biz daha ikinci bölümde "ee hadi artık aşık olsunlar" diyerek dizilerde karakterleri mahveden insanlarız. bir bölümde kötülük kompedanı olan adamlar, diğer bölümde bi kıza aşık olup meleğe falan dönüşüyorlar. bize ters böyle şeyler.

    nisan ayında final sezonuyla bize veda edecek olan iki gözümüzün çiçeği. vurduğun gol olsun jon snow!

    winter is coming!

  • linteki videonun 2:20 saniyesinde çatlak şanzel isimli biri "doktor öldürdüm çünkü babaannemin ameliyatında %99 değil, %100 hatalıydı. babaannemin ölümüne sebep oldu." diyor.

    bazı şeyler vardır ki ya iyidir, ya kötüdür.

    ortası, orası, burası yoktur!

    armağan çağlayan, bu kötü! videoyu yayından kaldır.

    kaldır ki, iyi insanların içi daha fazla acımasın.

    kurgucunuzda mı demedi? "abi burayı keselim ya" diye...

  • taraf'ın yazı işleri müdürü.

    defne joy evinde fenalaşınca doktor bulmak için sokağa çıkmış, bulamayınca geri dönmüş.

    işte sağa sola akıl verenler bunlar..

  • boş duyar kasıcı.
    neymiş; rahmi koç kulübüne 10 milyon lira bağışlarken hasta çocuklara da yardım yapmayı düşünür müymüş.

    koç ailesi'nin, koç vakfı'nın çocuklara ve gençlere yaptığı yardımlar buradan uzaya yol olur. bırak da şahsi servetini istediği gibi harcasın insanlar. biz sana ''paranı tekne tatillerinde harcamak yerine falancaya verseydin.'' diyor muyuz; demiyoruz. o halde sen de insanların şahsi harcamalarına karışamazsın.