hesabın var mı? giriş yap

  • herkes doğru/yanlış birşeyler yazmış, konu daha net anlaşılsın diye toparlayalım dediğim başlık.

    1- karın kaslarınızın görünmesi için vücut yağ oranınızın %8'in altına düşmesi gerekir. istediğiniz kadar spor yapın, bu oran olmazsa görünür olmaz, zira üzerinde hep yağ tabakası olan birşey görünmez.

    2- sixpack'lerin, üst karında bulunan 4'ü daha kolay görünür olur, alttaki 2 pack en son çıkar ve ufak bir diyet sapmasında anında kaybolur. dolayısyla alt karın her zaman en zorudur.

    3- adonis dediğimiz yanlarda bulunan kaslar ise daha kolay görünür olur ve de 1 haftalık diyet sapması ile hemen kaybolmaz.

    4- sixpack ve adonislere (aslında bu bölgeye ''core'' yani merkez bölge denir), hacim kazandırmak için en iyi ve verimli hareketler , kettlebell swing, plank (her türlüsü), leg pull up'tır. bunların yanında ''component'' hareketlerin tamamında da merkez bölge mutlaka çalışır.

    5- mekik (crunch) dediğimiz haraket üst merkez bölgeyi çalıştırır ama verimi çok düşüktür ve de sırta gereksiz stres yükler. o yüzden mekik kesinlikle yapmam. gözlemlediğim kadarıyla, ''slam ball'' bile çok daha faydalı merkez bölge için.

    6- sixpack ve adonisleri, çok sıkı diyet, düzenli uyku, düzenli antremanlarla, aylarca uğraşıp çıkardıktan sonra, bir sakatlık veya yurtdışı iş ziyareti yüzünden 1 ayda tamamen gittiğini üzülerek görebilirsiniz. eski seviyeye gelmek yine aylar sürebilir. yani spora ara verince , çok katı olarak diyete devam etmek gerekiyor.

    7- o dergilerde gördüğünüz fit mankenler, fotoğraf çekimlerinde kasların net görünmesi için, günler önceden su içmeyi bile kesiyorlar, sanmayin ki tüm yıl o formdalar.

    8- yaşlandıkça herşey daha da zorlaşıyor, o yüzden spor-diyet-uyku düzenini genç yaştan alışkanlık haline getirmek en iyisi.

    9- tavsiyem, adonis ve sixpack'ler oluşunca mutlaka bol bol fotoğraf çekin, çünkü elde etmesi zor, kaybetmesi çok kolaydır. kaybedince fotoğraflara bakıp motive olursunuz.

    edit: aşağıda, arkadaşın biri ''%8 'e inanmayın, %10-12 de yeter, araştırmalar öyle söylüyor'' demiş ama, benim %10 yağ oranım varken üst karın 4 pack ve adonisler görünürken, alt karında bulunan 2 pack görünmüyordu .

  • taraf'ın yazı işleri müdürü.

    defne joy evinde fenalaşınca doktor bulmak için sokağa çıkmış, bulamayınca geri dönmüş.

    işte sağa sola akıl verenler bunlar..

  • bu cinayette hayatını kaybeden siavash ghafouriazar, yakın arkadaşımın concordia üniversitesi'nden yüksek lisans arkadaşı. nişanlısı sara mamani ile birlikte montreal'de yaşıyorlar, aralık ayında ev almış dayamış döşemişler, sadece evlenirken sevdiklerimiz yanımızda olsun diyerek iran'a düğün yapmaya gidiyorlar ve geri dönemiyorlar. 2 gündür etkisinden çıkamıyorum, concordia üniversitesi'nin anma için yayınladığı fotoğraftaki mutlu yüzlerine baktıkça kalbim kırılıyor.
    düşünüyorum. başarıyorsun, güzel olan her şeyin düşmanı çağdışı bir ideolojinin maymunu olmuş bir ülkeden gidiyorsun, yüksek eğitim alıyorsun, öncesi de sonrası da olmayan tek 1 hayatın var, yeni bir şeyler inşa etmeye çalışıyorsun o tek hayatı insana yaraşır şekilde yaşamak, sokaklarda ahlak polisinden dayak yemeden insan gibi giyinmek, düşüncelerini insan gibi dile getirmek, insan gibi eğlenmek için. sadece en mutlu günümde sevdiklerim yanımda olsun diye bu bok çukuruna geri dönüyorsun kısa süreliğine ve hayatın elinden alınıyor. hayallerin, geleceğin, mutluluğun ve dahi mutsuzluğun. her şey, sapık mollaları beslemekten, ölümü kutsallaştırmaktan, ciyak ciyak ağlamaktan, cenazelerde ezilip ölmekten başka hiçbir halt başaramayan ama sineması çok iyi diye salak salak övülen, tahran'a inse 5. dakikada sokakta dayak yiyecek gerizekalılar tarafından "3 milyon yıllık kadim pers medeniyeti ağğğğbiieee" diye ululanan bir molla rejimi tarafından elinden alınıyor, "yanlışlıkla". ne diyecek şimdi iran halkı ve yetkili merciler? "kader, kısmet, allahın takdiri" bitti gitti. o muhteşem pers medeniyetine de molla rejimine de hiçbir şey olmaz, toz bile yerinden oynamaz korkmayın. olan siavash ve sara'ya, o uçaktaki zavallılara oldu işte.
    edit: aldığım diğer bilgiler, uçak noel tatilini değerlendirip iran'a ailelerinin yanına gelen akademik kariyerli insan dolu, sırf university of ottawa'da doktora yapan 3 öğrenci var bu hafta anması düzenlenen. phd, post grad, profesör tittlelı insan dolu uçak ve mollalar çıkmış "özür" diliyorlar. özür dileme, sen de öl molla.

  • çocuğun çıkan kavgadan hoşnut bir şekilde ayağını vurmaya devam etmesi ilginç gerçekten. çocuğu oyalayacak başka bir şey yok mu ablam? yeni nesil anneler topluma illallah ettiriyor valla

  • ilkokula başlar başlamaz beni sınıf başkanı yapmışlardı. bir sınıf başkanından ne beklenir, sınıf başkanı neler yapabilir onu bile doğru dürüst bilmiyordum. görev verilince kabul ettim. 60 kişilik sınıf. uğultu halinde. 60 kişinin arasından barış adındaki en kavgacı gürültücü çocuğu seçtim. patient zero odur, onu susturursam herkesi ikna ederim diye düşünmüştüm. gittim çocukla konuştum "lütfen gürültü yapma" dedim. bu da "ahahha" diye kahkaha attı, elinde tuttuğu geyik butundan bir parça ısırıp şarap içmeye devam etti. uğultu aynen devam etti. gürültüyü bastıramadım. öğretmen gelince de "örtmenim sedat hiç sınıf başkanlığı yapamıyor" diye şikayet edip daha ilk günden görevden aldırmışlardı beni. benim yerime hakan diye bir çocuk sınıf başkanlığına geldi, ağzına sıçmıştı herkesin, kök söktürmüştü. herkes mutluydu.

  • baslik: capslii beyleeer tipim nasil sizce

    1. evet beyler herkes soruyor bide ben soruyum dedim sizce nasılım

    2. allaha dava aç bence kazanırsın

    not: capsler vardi silinmis.

  • içki içmeyenlerin ya da arada bir öylesine accık içenlerin anlayamadığı his.

    bir süre sonra her şeyin daha güzel olacağını bilirsin. hafif karıncalanmaya başlar beynin. muhabbet keyifli bi hal alır. şarkıların hiç duyulmayan melodileri kulağına gelmeye başlar. ömer hayyam'ın bahşettiği rubailer kutsal cümlelerin olur. ayıkken sevmediğin insanlar bile aslında iyi insanlara evrilir. sabah pişman olacağını bile bile yazarsın geçmişe doğru mesajları. hatta boşver muhabbeti kal tek başına. sadece yazı, müzik ve sigara. gökyüzüne doğru yapılan bodoslama yolculuk. okyanusu yarıp en derinlere doğru yıldırım gibi inmek. şu anda ayık olduğuna hayıflanmak.

    oysa diğer güzel insanların kafelerde sıkıcı muhabbetler yapıp ellerindeki telefonlara gömülmelerine biz hiç ses çıkarmamıştık. çünkü onlar gezmeyi seviyordu biz durmayı, durup arkalarından bakmayı. yaprak seviyorduk biz yaprak kuru yaş ayırmadan, onlar ezmeyi seviyordu neye bastıklarına bakmadan. evet, boş içki şişeleri var yanımızda ve her birinde ayrı hüzün.

  • bu mesleğin en acı tarafı şu: çok güzel bir gökdelenin, konser salonunun, stadyumun önünden geçerken insanlar "binaya bak ne kadar güzel, mimarı kim acaba?" diye sorar. kimse inşaat mühendisi kim diye sormaz.

    kendi kendine duruyor o bina ayakta çünkü.