hesabın var mı? giriş yap

  • "... çeşitli mazaretleri nedeniyle oruç tutamayan arkadaşların ve personelin yiyecek ve içecek ihtiyaçlarını ...."

    mutfak olayını çok garipsemedim. daha çok " çeşitli mazaretler ile oruç tutmayan" lafına takıldım. bir mazaret mi bildirilmesi gerekiyor ?

    oruç tutmayı tercih etmeyenlerin, oruç tutanlara hasas davranılması ve mutfak ortamında gıdaların tüketilmesi rica edilir dersin.

    yok mazaretin varsa, git mutfakta ye gibi bir uyarı olmamalı.

  • akşam evde canı sıkılan ege (10), realist ilay (8)...

    ege: sonunda buldum valla...
    romica:...
    ege: çok asosyal bir aileyiz biz!
    romica:...
    ege: neden biliyor musun?
    romica: bir şey okumaya çalışıyorum
    ege: öff!

    salona giden ege'nin sesi duyulur...

    ege: çok asosyaliz biz, asosyal aile... neden asosyal bir aile olduğumuzu anlatayım mı?
    ilay: yeni kelime mi öğrendin?

  • şimdi işçi sınıfı toplansa ve dese ki, "bize böyle davranan bir firmada çalışmama kararı alıyoruz" ama söz konusu sınıf gücünün farkında değil ki, demez.
    edit:
    dayının torunları, mesaj kutumu yeşilin elli tonuna çevirdi. yok o çıksa başkası yarın işe başlarmış, bilmem ne. yahu biz ne diyoruz acaba. "bir olsalar, ortak karar alsalar" ahh ah...

  • ak parti balıkesir milletvekili tülay babuşçu'nun dile getirdiği ara.

    --- spoiler ---
    "bu resim (resim değil fotoğraf) okunması gereken bir resim (öff yine). filistin'i vermediği bahanesiyle yıkılan osmanlı imparatorluğu ve filistin devlet başkanı'yla cumhurbaşkanı'mızın arka plan görüntüsü. muhteşem bir zeka. tabiki sn cumhurbaşkanı'mızın zekası. 600 yıllık imparatorluğun 90 yıllık reklam arası sona erdi"
    --- spoiler ---

    haber.

    paylaşımı.

    artık aleni bir şekilde gerçek niyetlerini belli ediyorlar.
    yazık; nasıl da seviyorlar birey değil kul olmayı.

  • iskandinav mitolojisinde şöyle bir olay anlatılmaktadır:

    tanrı odin'in ölen kahramanların ruhlarının sonsuz mutluluk içinde yaşadıkları sarayında bir ziyafet verilmektedir. bu ziyarete 11 kişi davetlidir. bir de daveti düzenleyen tanrı odin'in oğlu baldur bulunmaktadır. tümü birden 12 kişi olmaktadır. ancak ziyafete çok kısa süre sonra davetsiz bir misafir gelir. bu baldur'un ölümüne yol açan kötü bir ruhtur aslında.
    olaya göre bu kötü ruh 13. kişi olduğu için 13 sayısı uğursuz sayılmaktadır.

  • merhaba berfu hanım,
    kusura bakmayın, bu ortamda sizin gibi güzel ve başarılı insanları çekemeyen yazarlar maalesef çokca var.
    bir hayranınız olarak merak ettiğim, başarıya giden yoldasagfsagfdas ay devam edemeyecegim...
    eser sıçarken çok ossuruyor mu?

  • sayın suserler öncelikle aramaya inanmama rağmen bu başlığı açmamın sebebi (bkz: trafik kazası geçirmiş sözlükçüler) başlığından farklı olarak bu başlıkta yaşadığım kazanın şeklinden çok yaşadığım tecrübeyi paylaşmak istememdir.

    birkaç gün önce, bize (eşimle) yeşil yanması sonucunda normal şekilde en fazla 40-50 km hızla giderken (o caddedeki limit 70 km/s) bir anda ne olduğunu anlamadan solumda bir beyazlık hissetmemle soldaki perde ve yan hava yastıklarımın açılması bir oldu. kaza geçirdiğimizi ancak 1 saniye sonra sürüklenirken anladık. daha sonra zeminin de yağmur sebebiyle ıslak olmasından dolayı 24 m sürüklenerek (trafik kaza raporunda o kadar ölçülmüş) durakta yolcu indiren koca bir otobüse ve metal aydınlatma direğine öncekinden daha şiddetli şekilde çarptık ve tabii ki o sırada sağ tarafın perde ve yan hava yastıkları çoktan açılmıştı. emniyet kemerimizi her zaman takmamız, hız limitini aşmamamız nedeniyle tamamen aracın sağladığı güvenlik sebebiyle birkaç önemsiz morluk ve kas ağrısıyla kazayı atlatabildik. kaza raporunda karşı tarafın kırmızı ışıkta geçtiği ve %100 suçlu olduğu belirlendi.

    gelelim tecrübe kısmına,

    1) öncelikle kesinlikle ben bilmem kaç yıllık sürücüyüm mottonuza güvenmeyin, 15 yıllık sürücü olmama rağmen frene dahi basamadım. tüm kurallara uymama rağmen kurtulamadım kazadan!

    2) toplam kaza süresi 2-3 saniye olduğu için “ben olsam şöyle yapardım, ah be abi şunu da mı yapamadın” gibi bir düşünceye kapılmayın.

    3) hava yastıkları açılırken etrafa yoğun bir ısı yayıyor (ekzotermik bir tepkime, kimya hocam sağ olsun) ve ortalık toz duman oluyor, üstüne bir de çıkan sesten dolayı araçta yangın çıktı diye düşünüyorsunuz o an. ancak bu sadece hava –yastığının normal çalışma prosedürüymüş, bunu sonradan idrak ediyorsunuz.

    4) hemen ambulans sizi alıyor ve röntgen, kan-idrar tahlili, ultrason vs gibi birçok tetkikten geçirilerek 4-5 saat müşahede altında tutuluyorsunuz.

    5) perde hava yastıklarını bir kez daha vurgulamak isterim çünkü çarpma sırasında hem eşimin başını vurmasını (kemerin de katkısıyla) engelledi hem de patlayan camın bizlere o hızla sıçramasını önlemiş oldu. dolayısı ile 4 hava yastığı (sürücü, yolcu ve yanlar) kesinlikle yan darbelerde yeterli değil, bunu maalesef uygulamalı şekilde öğrenmiş oldum ve şükrettim.

    toparlayacak olursam kesinlikle bu kaza bana perde hava yastığı olmayan bir araç almamam gerektiğini öğretti, tecrübeli olmanızın kaza anında işe yaramayabileceğini gösterdi ve tabii ki bir klişe olarak hayatın ne kadar pamuk ipliğine bağlı olduğunu hatırlattı. umarım bu bilgiler işinize yarar. sağlıklı günler efenim.