ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ilk buluşmayı 4 kelime ile mahvet
-
bir dakika eşim arıyor.
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: piçler o kadar zenginim ki
entry:
klimamız var,
arabamız var,
ev bize ait 2 katli bahçeli,
didimde yazlığımız var,
arsa var,
kirada ev var,
kirada dükkan var,
d smart var,
digitürk var. varda var aq
ama sağlık? sağlık var mı onu bi sorun.
tüm bunlara sahibiz ama bunların keyfini sürecek, hayatın tadını çıkaracak, dünyanın binbir türlü nimetinin tadına varmamızı sağlayacak sağlığımız var mı?
işte hayatın acı gerçeği dostlar; sağlığımızda var amk. *
akabinde @1'e övgü dolu sözler.
2 yıl sonra gelen edit: lan favorilenen entrylerime girmiş ahaha bari linki de koyalım.
http://inci.sozlukspot.com/…er-o-kadar-zenginim-ki/
andromeda galaksisine gitmenin imkansız olması
story atmak
-
psikolojik rahatsızlık belirtisi değildir. garip garip insanlar hangi altyapı ve bilgiyle bu kanıya varıyor o da belli değildir.
ilk olarak sosyal medyayla ilgili her türlü tartışmada yaptığım yasal uyarıyı burada da yapayım:
instagram kullananlar geri zekalı değil, geri zekalılar da instagram kullanıyor ve instagram sizin en çok görüntülediğiniz story ve postlardan hesapladığı ilgi alanınıza göre size bazı hesapları öneriyor. yani instagram'da devamlı geri zekalıları görüyorsanız üzgünüm ama siz de geri zekalısınız. bu diğer bütün sosyal medya platformları için de böyle.
story meselesine gelirsek; story atma alışkanlığı zannettiğiniz gibi "ben mükemmelim, bakın nasıl eğleniyorum, çok iyi bir hayat yaşıyorum" demek ya da gösteriş yapmak için değil. evet böyle kişiler de var fakat bu kadar iyi bir hayat yaşayan kimseler bunu zaten bedavaya yapmıyor. bunlar influencer dediğimiz bir grup ve bu onların mesleği gibi bir şey. ilgi gördükleri kadar sponsor bulabiliyorlar ve ilgi görmelerinin de yolu büyük ölçüde çoğunluğun yaşayamadığı bir hayatı onlara göstererek (tam olarak televizyon dizilerinin yaptığı gibi) takipçi toplamak.
diğer sıradan kullanıcıların ise devamlı story atma sebebi yine büyük ölçüde hatırda kalmak, unutulmamak. çünkü bu artık insanların sosyal yaşamını şekillendiren bir durum. eğer kimse tarafından hatırlanmazsanız yalnız kalabilirsiniz. sizin sosyal bir gezgin olmanız ve evinizin dışında insanlarla ne kadar kolay iletişim kurabildiğiniz bu aşamadan önemli değil. çünkü iletişim kurmak isteyebileceğiniz çoğu insan çok daha zor arkadaşlık ve iletişim kurabilir halde. insanlar artık arkadaşlarını daha dikkatli ve steril biçimde seçmek istiyor. tek bir konu üzerine aynı görüşte olduğu bir insanın bir hafta, üç ay ya da 5 sene sonra saçma sapan bir insan çıkma olasılığını en düşük yüzdeye çekmek istiyorlar. bunu yapmak kesinlikle çok akıllı olduğunuzu göstermiyor. herkesin kendine göre kriterleri var ve iletişim kuracakları insanların bu kriterleri karşıladığını bilmek istiyorlar. bunu yapmanın en iyi yolu da suya sabuna dokunmadan biriyle sanal ortamda sohbet etmek. çünkü hoşlanmadığınız birinden kurtulmak saniyelere bedel. gelgelelim bu sanal sohbet ortamını da yaratabilmek için bazı gereklilikler var. farkedilmek ve hatırlanmak gibi. işte story atmak tam olarak bu işe yarıyor. çünkü birine "slm tanışalım mı?" mesajı atmak artık internetin neolitik çağında kaldı. bir konuşmayı başlatmanız için iyi bir sebebe ya da konuya ihtiyacınız var. aksi takdirde aptal görünüyorsunuz. story atarak ilk mesaja konu edilebilecek yeterince etkili materyaller sunduğunuzda benzer anlayış içerisinde olduğunuz biriyle iletişime geçmeniz çok daha kolay oluyor.
toplum değişiyor, sosyal davranışlar evriliyor. bunu oturup eleştirmek yersiz. 50 yıl önceki neslin eleştirdiği gibi konuşuyor, giyiniyor, düşünüyor ve onların eleştirdiği müzikleri dinliyorsunuz. evrim kaçınılmazdır. "kardeş ne'abıyonuz yea" tavrı sizi sadece demode ve yobaz gösteriyor. başka bir şey değil. eğer bu kaçınılmaz evrimin neden bu yöne doğru ilerlediğini merak ediyorsanız internette sayfalarca okuyacak araştırma ve tespit bulabilirsiniz. ama aslında bir cümleyle açıklanabiliyor: dünyanın geldiği son durum ve elimizdeki imkanlar.
funda özkalyoncuoğlu'nun hepimize köpek demesi
-
kendisine köpeğin ne olduğunu sorun, uçan bir hayvan cevabı gelebilir.
japonların icat ettiği tıkanık tuvalet açacağı
-
bu ürünün videosunda da görülen tıkalı tuvalette suyun yavaş yavaş yükselmesi var ya... allahım o "ha taştı ha taşıcak" korkusu ne boktan bir korkudur. çok çaresiz bir andır. hiç bişi yapamıyorsun da öylece boklar ahanda şimdi taşıcak diye izliyorsun.
platoniğin aşırı umut veren sıradan davranışları
-
"bir kisi bir yere bakiyorsa orada ilgilendigi bir sey vardir. bir kisi bir seye ozellikle bakmiyorsa orada ilgilendigi bir sey kesinlikle vardir."
tarzinda bir cumlesi vardir freud amcamizin. cok severim. guvenirim ve kendimde test yapip onaylamisligim da vardir...
simdi hal boyle olunca digerleri de boyledir diyebiliyorum kendimce. kendi kendime. su an olmasa da benim de vaktiyle platonik takildigim birisi vardi.
karsilasiriz: kafasini one egip yere bakar.
yan yana yurumek zorunda kaliriz: tam aksi istikamete bakar.
ayni ortamda bulunuruz: telefonuyla ilgilenir.
falan filan. n.s.a. bu kiz beni siklemiyor, belli. boyle dusunuruz. ama isin icine freud girince "hatun bana hasta. acilsa da kurtulsa garibim" falan diye dusunup sanki ben ona degil de o bana platonikmis triplerine giriyorum. ortada yanlis bir sey var ama cozemedim.
çocuklar için okula kar getiren belediye başkanı
-
erdemli belediye başkanı mukerrem tollu'dur.
mersin'in bir ilçesi olan erdemli'ye coğrafi şartlar nedeniyle kar yağmaz. bir ilköğretim okul öğrencilerinin, erdemli'ye kar yağmıyor diye üzüldüğünü duyunca mükerrem tollu'nun aklına okulun bahçesine bir kamyon dolusu kar dökmek gelmiş...
http://scontent.cdninstagram.com/…44296212480_n.mp4
(bkz: mükerrem tollu)
inanılmaz tatlı göğüsleri olan dost
-
aglatan kivrandiran tanim.
hayata dair iç burkan detaylar
-
tam 2 saattir iki kadin mermer ovuyoruz. elimizle. bol bol su. sandaletlerim islandi. olsun. bas kismini ov diyor annem. zambaklar kok salmis iyice. cok guzeller diyorum. mermeri ov diyor. ovuyorum iste anne. elimle hem de. simdi arkadaki mezarligin kenarina oturdum. yaktim bir sigara. guzelce ovdugum mermere bakiyorum bir de islak mis gibi kokan topraga.
cok guzel oldu diyor annem. tertemiz oldu kocam. bayram temizligini de yaptik.
"ıyi bayramlar baba, keske burada olsaydin."
8 mart 2018 çaylak onay rezaleti
-
bu durumda bilgisayara erişebilen bir maymun veya kedi de ekşide yazar olabilir.
90 puanı nerden kırdınız hocam
-
bunu diyen öğrencinin velisine "zeki ama çalışmıyor" denmez. "kafasına vurmayın" diye tembih edilir.