hesabın var mı? giriş yap

  • ortalama bir ders kitabında yazdığı gibi sarı değildir.

    güneş, tüm dalga boylarında (veya renklerde) ışık yayar. gama ışınları haricinde elektromanyetik tayfın tüm bölümlerinde bunu yapar. güneş'in spektrumundaki tepe noktası, yaklaşık 5.780 kelvin (kabaca 5.500°c) olan yüzey sıcaklığını elde etmek için kullanılabilir. aynı işlem yıldızların yüzey sıcaklıklarını belirlemek için de kullanılır.

    bir spektrumdaki tepe dalga boyu genellikle bir nesnenin görünen rengini belirler. örneğin daha soğuk yıldızlar kırmızı, daha sıcak yıldızlar mavi, aralıkta kalan diğer yıldızlar turuncu, sarı ve beyazdır. güneş'in spektrumu normalde yeşil olarak tanımlayacağımız bir dalga boyunda zirve yapar.

    bununla birlikte görünür spektrumun dar aralığı boyunca, her dalga boyunda yayılan ışık miktarı neredeyse tamamen aynıdır. daha da önemlisi, insan gözü spektrumun çeşitli renklerinin tamamının ortalamasını alarak ışığı algılamaz. bu nedenle çok hafif bir yeşil ışık fazlalığı insan gözüne yeşil görünmez. beyaz olarak görünür. gözlerimizin güneşi yeşil olarak algılaması için güneş'in yalnızca yeşil ışık yayması gerekir.

    bu, güneş'in gerçek renginin beyaz olduğu anlamına gelir.

    güneşin genellikle sarı görünmesinin nedeni; dünya atmosferinin mavi ışığı kırmızı ışıktan daha verimli bir şekilde dağıtmasıdır. mavi ışıktaki bu hafif eksiklik gözümüzün güneş'in rengini sarı olarak algılamasını sağlar.

    güneş ışığı atmosferden ne kadar çok geçerse, o kadar çok mavi ışık dağılır. bu nedenle de gün doğumu ve gün batımı sırasında güneş'in tayfında çok daha büyük bir kırmızı ışık yüzdesi görülür.

    bbc science focus

  • enteresan karı koca diyaloglarına neden olabilecek maçtır.

    adam: hayatım yarın akşam napıyoruz?
    kadın: ben maça gidiyorum.
    a: ne maçı yahu?
    k: fenerbahçe'nin maçı!
    a: hep böyle yapıyorsun pakize. maç! maç! maç! hiç benimle ilgilenmiyorsun. varsa yoksa maç. bıktım senin maçlarından.
    k: la havlee...
    a: ben napıcam tek başıma?
    k: çağır ismeti oturun işte evde.
    a: uff yaaa..! bu ayakkabılar ne böyle?
    k: yeni aldım :) halı sahaya abone olduk. bu cumartesi başlıyo. çok güzel olmam lazım. en güzel ben olmam lazım..

  • beklemeyin, mesaj atmayacak.
    mesaj atmayın, cevap vermeyecek.
    ağlayın ama geri gelmeyecek..

  • bu fotoğraf eğer gerçekten 1968 yılında bakırköy'de çekildiyse ilk gösterdiği şey beslenme alışkanlığımızın kötünün ötesinde bir yöne gittiğidir. fotoğrafta kilo problemi olan insan yok.

    sonradan edit: kilo problemi olan 1 kişi bile yok.

  • benzer bir tacize ben de maruz kaldım zamanında. korkumdan polise gidemedim. çünkü gidip anlatmak zor inanın. oturup yorganın altında 2 saat ağlamışımdır.

    helal olsun. pr sa pr. reklamsa reklam olsun bu cidden. cezayla hapisle olmuyor bu işlerin cezası anladım ben. taksici kızıyım ya bir de ben. düşünün. 35 yıldır takside çalışmış ömrünün son 3 ayı hariç taksiden para kazanmış babam bile artık bıkmıştı meslektaşlarından. tacize uğradığımda babamı aramıştım ilk, plakayı istemişti, sonra bir telefon daha bana. kızım biz bunlarla başedemeyiz, belalı demişti. nasıl üzülmüştü.

    teşekkür ederim imamoğlu, bizim yerimize uğraştığın için. tıpkı olması gerektiği gibi.

  • tarih sayfalarının birer birer yırtılıp yerine hangi kafayla konulduğunu bilmediğim sayfalardan, cahil insanların okuduğu ve (bkz: 7 haziran 2015 genel seçimleri) sonrasında daha yüksek sesle söylenen şey.

    gözlerim ve bilgim beni yanıltıyor mu acaba ?

    bdp meclise akp zamanın da girmemişmiydi ? o zamanlar bu çözüm süreci süresi boyunca demokratik hareket olarak algılanmamış mıydı bu tayfa tarafından ?

    allah allah..

    sanki apo ile görüşme heyetine onay veren dönemin başbakanıydı diye hatırlıyorum ben..

    yanlış mı hatırlıyorum ?

    https://www.youtube.com/watch?v=spjtc-qsivw

    bu görüntülerde ki dönemin başbakanı değil mi ? bugün akitlerin ağızlarından salyalar akıtarak terörist dedikleri kişiler değil mi başbakanın yanındakiler ? emine erdoğan ağlamamış mıydı o zaman duygulanıp. https://www.youtube.com/watch?v=nhzqk8wk1gq

    sanırım hafızam beni yanıltıyor ama; ölen askerlerimize kelle diyen, apo'ya sayın diyen kişi dönemin başbakanı değil miydi ?

    sanırım bu da montaj olsa gerek. https://www.youtube.com/watch?v=w4t3rdxwwd4

    çözüm sürecini herkesten gizli yürüten bir hükümet var idi bir zamanlar ortada. ve tüm akit'ler barış nağraları atıyordu liderleri öyle istiyor diye.

    şimdi sizlere soruyorum ahali:

    ne oldu da; barış dediğiniz şeyin adı terör oldu tekrar ?
    ne oldu da; birden bire kürt düşmanı kesildiniz tekrardan ?
    ne oldu da; sınır kapılarımızdan geçip davulla zurnayla karşıladığınız dağ takımı silahları bırakınca düzgün siyaset yapmaya başlayınca düşmanınız oldu ?

    yoksa o da sizi dönemin başbanının kardeşimdir deyip, ailesiyle birlikte tatile gittiği esad gibi sırtınızdan mı vurdu ?

    yoksa onun da 13 sene birlikte hareket ettiğiniz feto gibi birden bire kötü yüzünü mü gördünüz ?

    allah allah.. sanırım hafızam, bilgim ve gözlerim beni yanıltıyor. bu nedenle hepinizden özür diliyorum. mazlum olduğunuzu, haksızlığa uğradığınızı falan görememişim. affedin beni ne olur.

    duyduklarım yalan.
    gördüklerim montaj.
    bildiklerim yanlış.
    ama sizler doğrusunuz.

    affedin.

    edit; yazılar geldikçe buraya editleyeyim ben de

    (bkz: oslo görüşmeleri)

    (bkz: habur karşılaması)