ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
belgesellerde geçen klasik cümleler
-
"jack, 4 tonluk blokları 32. kata ulaştırmak zorunda.
ani bir bir rüzgar, felakete sebep olabilir..."
zaten mühendis falan çalışmıyor, jack harlem'den arkadaşlarını toplayıp gökdelen yapıyor.
istanbul'da hangi ilden kaç kişi yaşıyor
-
mugla,izmir,aydin'in gozunu seveyim. oturmuslar oturduklari yerde. zaten turkiye'nin en cennet gibi yerleri. yunan tanrilari bile yasamak icin o civarlari secmisler. inanmayan selcuk'a efes'e gitsin baksin. yalan mi soyleyecez sanki amk. gelip yozgat'ta corum'da mi tanrilik taslayacaklardi.
lukas podolski
-
bu tip futbolcular türkiye'ye gelirken "yaa ben podolskiyim arsenal'da inter'de oynamış adamım türk liginin altını üstüne getiririm edasıyla geliyorlar. bir ay içinde hürriyet güçer'le, yalçın ayhan'la tanıştıktan sonra tırsak tırsak top oynuyorlar ve aman paramı alayım da kaburgadan olmayayım" edasıyla top oynamaya başlıyorlar. bize dövüş çukurlarından, capua'nın çayırlarından çıkan adamlar lazım.
2030'da kenevirden 100 milyar $ kazanacağız
-
adamlar haberi yapmadan tüketmeye başlamışlar.
tüm hayallerden vazgeçip memur olmaya karar vermek
-
mallıktır. vazgeçecekseniz yine vazgeçin de memurluğa bok atmanın lüzumu yok.
dünya turu yapmak için de everest'e çıkmak için de en iyi meslek memurluk türkiye'de.
siz başka bir ülkede yaşıyorsanız bilemem.
ben berfu yenenler sorularınızı yanıtlıyorum
-
merhaba berfu hanım,
kusura bakmayın, bu ortamda sizin gibi güzel ve başarılı insanları çekemeyen yazarlar maalesef çokca var.
bir hayranınız olarak merak ettiğim, başarıya giden yoldasagfsagfdas ay devam edemeyecegim...
eser sıçarken çok ossuruyor mu?
ciceksepeti.com ceo'sunun müşteriyi azarlaması
-
iletişim fakültelerinde örnek vaka olarak okutulabilecek kurumsal iletişim kazası. müşteriye "yalancısın sen" demeler, müşterinin karısına yazdığı özel mesajı twitter'dan herkese duyurmalar ve defalarca üste çıktıktan sonra "neyse özrünü dilersin bir ara" diye son sözü söylemeler.
http://i.imgur.com/ehgmpqk.png
memleketin yeni zaman girişimcisi bile otogardaki biletçiden öte gidemiyor müşteri ilişkileri konusunda, adamın bir "çıkışa gel delikanlıysan" demediği kalmış resmen.
ha ben hiç şaşırmadım, en son burayı kullandığımda çiçek gönderilen kişiye çiçeğin faturasını da göndermişlerdi ve kendi hataları olduğunu kanıtlamama rağmen ne özür dilemişler ne de neden kızdığımı anlamışlardı. başlarındaki adamdan belliymiş meğer, keşke o zaman bileydim de yarım günümü noşa harcamayaydım bunların müşteri hizmetlerine laf anlatmakla
her sabah duş alıyor kahvemi içiyorum
-
her sabah komşumuz bay adams'ın çim biçme makinesinin sesiyle uyanmamla birlikte gerçekleştirdiğim eylemdir...
lanet olası ihtiyar bir günde çimleri biçmesen ne olur sanki !!!
ahbab'a çökmek isterken eldeki 1.8 milyardan olmak
-
dünya bile anladı bir bizim millet anlamadı.
ingilizce konuşurken yapılmış en büyük salaklık
-
yıllaar önce antalyada motorlu bir turist yaklaşır, "how can i go to kortuleli" diye sorar.. dümdüz git demek isteyen ben adamın gözlerini içine bakarım ve şöyle derim: "go away!"