ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
cezalar beni yıldırmaz ben yine taciz ederim
-
açık bir şekilde "beni idam etmeniz şart, toplum hayatına uygun değilim, kendimi düzeltmem, eğitmem ve etik değerlere sahip olabilmem mümkün değil, ilgililere arz ederim." diyen adam.
20 ocak 2023 acun'un çöküşünün başlaması
-
malak gibi oturup bunları seyredenler azaldı ha? vay be. evrim mi geçiriyoruz?
yaran diyaloglar
-
zaman gazetesine abone, beş vakit namazında, mutaassıp kişi ve yanında bir elemanı ile bir iş gereği öğle yemeğinde buluşulmuştur, yemek esnasında sohbet edilmektedir. söz döner dolaşır siyasete gelir;
mutaassıp: ...mesela adı evrim, devrim olandan vatana millete fayda gelmez. çocukken de çok yaramaz olur bunlar...
elemanı: öyle deme abi, benim kardeşim de çok yaramaz.
mutaassıp: adı ne?
elemanı: ramazan.
sonrasında çorba burnumdan çıktı.
charivari
-
avrupa'da ve kuzey amerika'nın bazı yerlerinde 19. yüzyılın sonlarına kadar devam etmiş, topluluk üyelerinin hemen hemen hepsinin katıldığı bir tür kamusal dalga geçme, eleştiri ve cezalandırma pratiği. charivari farklı yerlerde farklı isimler almış: haberfeldreiben, katzenmusken, schnurren, skimmigntons, rough music gibi. rusya'da ise buna vozhdenie denilirmiş.
ingiltere ve fransa'da charivari daha çok uygunsuz evlilikler karşısında (mesela çok yaşlı bir adamla çok genç bir kadının evlendirilmesi gibi) hiddetlenen ahalinin tepkisini ifade etme biçimi olarak gündeme gelirmiş. gerdek gecesi ahali gelin ve damatın evi önünde toplanır, sabaha kadar tenekeler çalarak, bağırıp çağırarak gürültü yapar; çifti rahatsız ederlermiş. ya da evlenmeksizin çocuk doğuran kadınlar, mevcut toplumsal cinsiyet rollerinin dışında hareket eden erkekler veya karısından dayak yiyenler vs. charivarinin kurbanı olurlarmış.
stephen frank'ın anlattıklarına göre rusya'nın kırsal bölgelerinde görüldüğü biçimiyle charivari, daha çok ufak tefek hırsızlıkların cezalandırılmasında, daha doğrusu köy topluluğu önünde hırsızın utandırılması ve küçük düşürülmesine dayanan bir cezalandırma pratiğinin parçası olarak iş görüyormuş. çaldığı her neyse o şey boynuna asılarak bağrış çağırışlarla, gürültüyle köyde dolaştırılan hırsız, sonra tüm köylüler önünde özür diliyor ve ardından yine tüm köye votka ısmarlıyormuş. arada sırada köylülerin votkayı fazla kaçırdıkları durumlarda hırsızın dövüldüğü ve hatta bazen dayaktan öldürüldüğü bile söz konusu olabiliyormuş.
(bkz: rough music)
18. yüzyıl ekşi sözlük başlıkları
yaran fıkralar
-
aganin biri dunyayi gezip goreyim demis. her yolculugundan sonra koyluyu, kahvede etrafina toplayip, gezip gorduklerini anlatirmis ki marabasinin da vizyonu genislesin. yine bir yolculuk sonrasi kahvede koylusunu etrafina toplamis.koylu baslamis sormaya :
- agam bu sefer nere gettin?
- afrike'ye getmisem
- agam efrike de ne yaptin?
- safari ya çikmisem.
- hele bu sefari ne ola ki?
- hele arabaya biniysen. araziye ovaya cihiysen,nerde bi heyvan goriysen, pesinden arabayi suriysen.heyvana yetisip tufek ile vuriysen.
- agam sen hec heyvan vurdiin?
- heee vurdim
- ne vurdin?
- zebra vurdim
- agam hele bu zebra ne ola ki?
- esegi biliysen?
- hee..
- aha, esegin siyah beyaz cizgili olani
- abov..agam baska ne vurdin?
- zurefa vurdim.
- hele bu zurefa ne ola ki?
- esegi biliysen?
- hee..
- aha, esegin bacaklari iki metre, boynu 3 metre olani
- abov..agam baska ne vurdin?
- gergedan vurdim.
- hele bu gergedan ne ola ki?
- esegi biliysen?
- hee..
- aha, esegin derisi biraz kalin olani, bir de burnunda iki tane boynuz vardir
- abov..agam baska ne vurdin?
- piton vurdim?
- agam bu piton ne ola ki?
- esegi biliysen?
- hee.
- esegin aleti biliysen?
- heee..
- aha, onun 4 metre olani. ama esek yoktir.
mustafa kemal'in başarısız bir lider olması
-
vesikalığını koy da annenin ne kadar başarısız bir anne olduğunu da görelim demek istediğim yazar sıçmığı.
nadir gelen hayat süper lan hissi
-
ender gelişen osasuna atakları gibidir.
türkçenin yetersiz bir dil olması
-
80 milyona dayanmış nüfusu olan ülkede kitap okuma alışkanlığı olan kişi sayısı kırk bin, bir de bu yavşaklara dil beğendiremiyoruz anasını satayım. dedirten fışkı. yetersiz dil yoktur, az dil bilgisi vardır. votka. nokta.
eyjafjallajökull
-
twitter'dan gelen bir yorum..
" izlanda'da bir yanardağ 190 yıl sonra patlamış. ismi de "eyyafyallayöküll". benim ismim böyle olsa patlamak için 190 yıl bekleyemezdim."
yaran facebook durum güncellemeleri
-
-kardeşim şiir bile o kız kadar sokakta değildir ama yine de sen bilirsin tabi.
800 bin tl'ye araba alıp 700tl'ye işçi çalıştırmak
-
ülkemizde normal olan durum . servet düşmanı değilim ama şu yaşıma geldim ama hala bu adaletsizliği kabullenmeyi öğrenemedim. 800 bin tl lik arabası bir insanın olsun parası varsa daha iyisini alsın ama haftada 6 gün 45 saat ağır işlerde çalışan işçisine de 700 tl yi reva görmesini eleştirmeden duramıyor bu bünye.
edit: format ve 6 gün 45 saat olacaktı pillibebek uyarı için teşekkürler.
(bkz: adaletin bu mu dünya)
metrodan inenleri sıra halinde bekleyen japonlar
-
bu sıra bekleme olayı japonyada her noktada vardır, otobüse de binsen bilet de alacak olsan ne bileyim sokak satıcısından dondurma da alsan yine aynı şekilde otomatik olarak sıraya girer bu güzel insanlar. türkiye'den gittiğinizde ilk olarak göze çarpan medeniyet ayraçlarındandır.
iş hayatının ilk kuralı
-
şüphesiz ki kariyerlerinde iyi yerlere gelenler çok çalışıp başarılı olanlar değil, başkaları tarafından çok çalıştığı ve başarılı olduğu zannedilenlerdir, bu sebeple iş hayatının birinci kuralı algıyı iyi yönetmektir.