hesabın var mı? giriş yap

  • iki dünya savaşı, bir kurtuluş savaşı görmüş ve kapanmamış; bir pire uğruna yakılan şanlı yuva. hem de bizzat bu pirenin başımıza musallat olmasına zamanında katkı sağlamış kişiler tarafından...

  • patronum yeni araba aldı, hayırlı olsun çok güzel araba dedim, eğer iyi çalışır kendine hedefler koyar daha başarılı olursan seneye daha iyisini alırım dedi.

  • artist's shit ve artist's breath şeklinde kendini ifade etmesinin yanısıra, artist's autograph* ile de canlı insanların vücuduna imza atarak onların bile sanat malzemesi haline getirilebileneceğini savunan şahsiyettir. marcel duchamp'nın üstündeki etkisi barizdir.

  • 7. bölümün sonunda koltuğa çivilendim, bir süre bakakaldım öylece. bu diziyle ilgili birçok kişinin gözden kaçırdığı bir nokta var ki; bunu farkedince bu dizinin kalitesini daha da iyi anlıyorsunuz: dizi bb öncesini anlattığı için senaristin sizi şaşırtabileceği alan çok sınırlı ve buna rağmen izlerken sizi germeyi ve merak ettirmeyi başarıyorlar. bir de öncesinde bb izlememiş birisinin, bu diziyi izlerken alabileceği keyfi düşündüm de, bence yeni başlayan birisi ilk olarak bcs ile başlasa 2 diziden de alacağı keyif maximum olurdu.

    ***bundan sonrası spoiler***
    bence howard'ın yaptığı konuşma sadece kim ve jimmy'e değildi; vince abi o konuşmayla biz seyircileri de tokatladı. aslında altmetinde bize: “6 sezondur hiç sempati duymadığınız howard'ın neler yaşadığını, nasıl bir hayatı olduğunu bilmeden, nasıl da kolayca yargılayabildiniz onu?! üstelik de, zevk için milletin hayatıyla oynayabilecek tiynetteki 2 sosyopatın peşinden giderek.” diyerek ayarı verdi. howard'ın o havalı görünüşünün altında, farklı sorunlarla uğraşan, derdi olan bir adam vardı yani. yukarıda bazı yazarlar howard şöyleydi böyleydi diye abartmış da abartmış. klasik beyaz yakalı çirkefliklerinden öteye ne yaptı bu adam amk? böyle kolayca adam harcamaya başlasak, ohooo, bunca yıl çalıştığım şirketlerdeki yöneticileri temizleye temizleye usta bir suikastçi olur çıkardım.

    chuck için elinden geleni yapmış; ölümünden sonra bile itibarını hep göklere çıkarmış; kim'e saygısını ve verdiği değeri hep göstermiş; jimmy çıyanına bile fırsatlar sunmuş birisiydi ve resmen 2 tane manyağın eğlencesine kurban oldu. zaten 7 bölümdür bu ikilinin girdiği şu oyundan irrite oluyordum; bu bölümü izlerken de “ha şimdi birşey olacak” diye diye gerilerek izlemiştim; tam artık rahatladım derken, bombayı patlattılar. vince reis çok fena ketenpereye getirdi bizi.

    çok yazık oldu altın saçlı garibime ve bunun suçlusu da o sosyopat ikilidir. lalo'nun hamamböceği benzetmesinin de ne kadar doğru olduğunu anladım. zaten mike bile jimmy yerine kim ile konuşmayı tercih edince, artık jimmy'nin karakteri hakkındaki resim daha da netleşmişti. bir kişi bile jimmy'e güvenmiyor amk. walter reisi bile yoldan çıkarıp daha da gaza getiren, bu saul goodman'dı zaten.

    gelecek sezon yaşadığını bildiğim için, jimmy için boşuna beddua etmeyeyim ama umarım bu yaptıkları ileride gene'den çıkar; ne diyeyim.

    ***spoiler sonu***

  • söylendiğine göre seçim zamanı herhangi bir işe alım ilanı verilmeden alınan fazlalık personelin işten cikarilmasidir.

    bülent turan, işçilerin bu cumaya kadar beklense 6 ayları dolacağı için tazminat alacaklardı ondan şu anda işten çıkarıldı demiş..

    https://odatv.com/…19_08/2019_08_30/fwedcwedwed.jpg

    edit: murat ongun aciklama yapmış..
    "ibb’deki iş akdi fesihleri ile ilgili bir kısım medyada kamuoyunu yanıltıcı bilgiler yer almaktadır. kurumumuzdan 1244 kişinin ilişiği kesilmiş olup, bu kişiler 2 seçim arası ya da seçimden hemen önce yapılan alımlardır."

    "2500 civarı yapılan toplam alımdan, şehit ve gazi yakınları, engelli çalışanlar, vefat eden personelimiz yerine alınan 1. derece yakınları, devam eden projelerde görevi olan çalışanlarımız işlerine devam etmektedir. kamuoyuna saygı ile duyurulur"

    https://twitter.com/…tatus/1167365390005100544?s=19

  • oğlum bu da mı kötü?
    hem yakıştığını düşünüyorum hem de pratik.
    gömleği ütülemeden de giyebiliyoruz böylece. ne terliyoruz ne üşüyoruz.
    allah allah!

    bir insan gömleğin üzerine kazak giyen kişiye niye sinirlenir lan*

  • bir boka yaramaz afedersiniz. 10 bin bile az 50 bin tl kazanın ayda en lüks arabayı havuzlu evi alın. yaşam kaliteniz %10 yükselir.

    çünkü.

    20.000 bile kazansanız çocuğunuz dışarıda gezerken tehlike içindedir memlekette her gün türlü türlü boktan işler olur.

    akrabalar rahat vermez.

    trafiğe takılır binlerce barzo ile yüz göz olursunuz.

    istediğiniz kadar para kazanın parayla günde 2 kitap alın zuhahaha öküze bak günde 2 kitap alıyor diye dalga geçerler etrafınızdakiler okumaz çünkü. anasını satayım her hafta 1 dergi ve ayda 1 bilim teknik alıyorum ulan kitaplıkta sıralanan yılllardır duran derginin fiyatı günde 2 dergi parasını sigaraya veren adama batıyor kaç tane var lan ne kadar çok para vermişsin dergilere diyor. babamın dedesinin bütün kitaplarını neden bana verdiğini o zaman anladım 1940 yılının dergileri gazeteleri ile bunlar soba tutuştururdu.

    suratsız insanlarla karşılaşırsınız salak saçma ego ile boğuşursunuz.

    çok para kazanmanız yaşam kalitesini belki %10 yükseltir dışarı adım attığınızda ülkenin yaşam kalitesine düşersiniz.

    mesela gidin norveçe oransal olarak norveçte türkiyenin 3 bin lirası kadar para kazanın inanın türkiyenin 50.000 kazananından daha yüksek yaşam kalitesine sahip olursunuz. etrafınızda iyi eğitimli insanlar vardır çünkü barzo sayısı çok azdır.

    para yaşan kalitesinin küçük bir kısmını satın alır.

    bunlar satın alınamaz

    istediğiniz kadar paranız olsun çocuklarınız halı döşeli mükemmel eğitim sistemine sahip okullarda okuyamaz.

    şehirden uzak piknik yapmaya gidersiniz ama o yerler kapı açık müzik dinleyen bira içen barzolar tarafından işgal edilmiştir dik dik bakar ayılar. (sıkıntım bira içmeleri değil nasıl içtikleri)

    çocuğunuz bisiklet sürer dağdan inen orangutan çocuğunuza çarpar.

    çocuklarınızla kamp yapamazsınız filmlerdeki gibi çünkü gece kurt adamlar dolaşıyor.

    düzenli binaları düzgün yolları satın alamazsınız.

    gönül rahatlığı ile çocuk yetiştiremezsiniz. çünkü memleket barzo dolu.

    ne olur şu olur siz istediğiniz kadar kültürlü ve zengin olun azınlık hayatı yaşarsınız ülkede.

    türkiyede para ev satın alır araba satın alır kültürlü komşu satın alamaz.

    lüks araba satın alırsınız ama etrafınızda çok sayıda faça şahin, modifiyeli doblo kullanan sürücü vardır.

    fakat herhangi medeni bir ülkede alt seviyede bile yaşam sürseniz çocuklarınız 10 numara okullarda eğitim görür.

    kültürlü insanlarla yüz göz olur.

    güvenle bisiklet sürerler.

    kitap okurlar sokakta kimse ne yapılar lan bu diye bakmaz okumanın ne olduğunu bilirler . memlekette herkes hayat okulu mezunu anasını satayım herkes her boku biliyor okuyana mal gözüyle bakıyorlar.

    kimse laf atmaz.

    havuza girerler çünkü oradakiler oranın tuvalet olmadığı işenip sıçılmadığını bilirler

    zaten bu yüzden türkiyede lüks araba iyi maaş güzel ev çok önemli başka bir bok yok çünkü alabileceğiniz bunlar.

    türkiyenin zengininde ne var

    fabrika,ev,araba,arsa.

    para bunları satın alıyor çünkü.

  • senin o dediğine "bir şeyin simgesi olmak" denir. ve bu çok değerli bir durumdur. halkın gözünde simgeleşen kişinin-şeyin değerini gösterir.

    ama siz namussuzlar bunu anlayamazsınız. o yüzden daha fazla açıklama yapamayacağım.

    madem editledin ben de editleyeyim editi : bak ben ne yazmışım gafil, bu tepkiye karşısın demiş miyim? dememişim. gereksiz bir ayaklanma olduğunu belirttiğini söylemiş miyim? onu da söylememişim. maktülün konumuyla ilgili olarak "özgecan aslan bu olay için sadece bir kukladır" demiş misin? demişsin. ben de sana ona kukla olmak denmez simge olmak denir, demişim. namus diye bir kavrama inanmam demişsin, ben de sana namussuz demişim. bunun karakterinle ne alakası olduğunu sormuşsun. literatürde bile yeri olan "simgeleşmek" kavramını bok atarak kirletmeye çalışman karakterinle olan alakasının en güçlü delilidir.

    çift haneli iqumla dalga geçeceğine üç haneli iqunla hayatı, insanlığı nasıl anladığına bak.

    not: 3 haneli demişsin ama hatırlatayım biz onluk sayı sistemi kullanıyoruz. yanlış olmasın.