ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
toraja
-
endonezya'nın güney sulawesi bölgesinde dağlık kesimlerde yaşayan bir etnik grup.
iddialara göre, bu bölgede ölüler mezarlarına taşınmaz, onun yerine kara büyüyle uyandırılıp yürütülürlermiş.
(bkz: walking corpse)
tarihteki muazzam ayarlar
-
mecnun namaz kılan bir faninin önünden geçer. namazı bitirdikten sonra fani sorar:
- ey mecnun beni görmüyor musun da, namaz kılarken önümden geçiyorsun?
mecnun cevap verir:
- ey fani, ben leyla'yı düşünürken seni görmedim de, sen mevla'yı düşünürken beni nasıl gördün!
azra duru malaç
-
bu adam yargılanana kadar gündemde kalsın. ben izlerken kemiklerim acıdı, kalbim sızladı. tutamazsın böyle yaralı bir bebeği. cahil insanların gazabından koru bizi allahım.
biscolata yakışıklılarının yeni yıl sürprizi
-
(bkz: sictoria's vecret)
tuğrul türkeş'in rus sevgilisi
domuzdamı
-
dünden beri hayranlıkla izliyorum. arama kurtarma ekiplerinin 8 saatte yapacağı işi 1 saate düşüren yöntem. balyoz, hilti allah ne verdiyse giriştikleri halde 1 saatte sadece 1 metre ilerleyebilen ekipler, madenciler sayesinde saatte 7-8 metre derine ulaşmış. harika bir kriz yönetimi.
şöyle bir şey: görsel
tüm madencilerimiz sağ olsun. siz ekip gönderene kadar onlar çekti aldı. yine o tomalarla saldırıp üstüne bastığınız işçiler yetişti imdadımıza. siz de diyanet'i fonlayın! beslediğiniz bakanlık cenazemize bile gelmedi. allah'ın huzuruna çıkacağını düşünen biri bunları nasıl içine sindirebilir? aklım almıyor. siz gerçekten şizofrenisiniz, bahsettiğiniz dini yaşamayıp camiileri kıraathane gibi vaaz vermek için kullanıyorsunuz. icraat, iman, ihlas sıfır ne yazık ki... gözümüzün içine baka baka bizimle alay ediyorsunuz! garibanın ekmeğine kan doğradığınız yetmiyor, bir de pişkin pişkin 'yağma yok yalan var' diyebiliyorsunuz.
yetmiyor, yaprak yapsan'ı provokasyonla suçluyorsunuz. aynı senaryoyu 99'da yaşamamış olsak inanacağız.
böyle bir felakette hiç kimse "kolumuzu arabanın kapısından çıkarmaya korkuyoruz, bunlar yüzük için kolumuzu kesecekler" diye yalan söylemez. siz ve trolleriniz çok rahat yalan söyleyebildiğiniz için ve de işin içinden çıkamayınca iftira ile üste çıkma siyasetine sığındığınız için artık vicdansızlığınızdan tiksiniyoruz. ölüyoruz, toprağın altından koku geliyor, size yine yetmiyor. neymiş? enkazların temizlenmesi gerekiyormuş. siz önce şunun hesabını verin(kendinize) bir afet bölgesine 3 gün sonra ekip yollamak ne demek? bunu kendinize nasıl açıklıyorsunuz? hani sosyal devlettik? bunu çok merak ediyorum. azıcık kamera gördü mü köşe kapmaca oynayacak, üzerinde gocuk dahi olmayan çocukları kendinize siper edecek kadar aciz ve merhametsizsiniz.
bu kadarı artık kendi canına düşmanlık. dilerim ileride çocuklarınızın bile yüzüne bakamaz hale gelirsiniz bunu çok kalpten istiyorum.
sivok dokuz saniye havada asılı kaldı
-
demek havadaki fotoğrafını görse sivok'u uçabiliyor zannedecekti.
ilginç.
9 mayıs 2020 buket aydın'ın istifa etmesi
-
hanımefendi, nelson mandela'nın, "büyük bir tepeyi aştığında insanın bulacağı şey, daha aşılacak çok tepelerin olduğudur." sözünü yerleştirmiş yazısına. lakin, mandela'nın şu sözünü de hatırlatmak isterim kendisine: "özgürlük için gökyüzünü satın almanıza gerek yok. ruhunuzu satmayın yeter." yaptığı taraflı yayınlarla rengini belli ediyordu açık açık. recep tayyip erdoğan'a karşı asla yapamayacağı bir şeyi kemal kılıçdaroğlu'na yapıp, ardından kahkaha atarak gülmesi buna bir örnek. hakkında hayırlısı olsun.
edit: imla.
paramparça şarkısındaki inanılmaz mantık hatası
-
telefona sarıldığı için üzerinde yazan saati göremeyen teomanın olmayan mantık hatasıdır.
babanın araba kullanmayı öğretmesi
-
electro: 4'e atayım mı?
babam: 3 ağzınamı sıçtı ki 4'e atıyorsun.
türkiye vücut olsa hangi şehir hangi organ olur
-
bilecik = dalak
- dalağı aldırdım abi
- dalak ney lan? normalde nerde ki o? bi eksikliğini hissediyor musun?
iğrenç bir ankete alet oluyormuşum hissi var ama yazmadan edemedim.
avm'lerin yeni şehir kültüründeki rolü
-
ibadethanedir.
insanlar her donemde taptiklari sey / varlik icin en gorkemli binalari insa etmistir ve edecektir. gunumuzde insanlarin paraya taptiginin bir nevi kanitidir.
hatırladıkça iç burkan garibanlık anıları
-
yıllar önce, evde yiyecek hiç bir şey olmadığından ve dolayısıyla acıkan küçük kızın komşuya giderek;
''ekmeğiniz yoksa ekmek alayım ayşe teyze'' demesi.
bu olay her anlatıldığında beni gözyaşlarına boğan çocukluğum.