ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
gece dışarı çıkabilecek yazar veritabanı
-
il: istanbul
yaş: 65
cinsiyet: erkek
günler: sayılı
not:emeklim var
türkçe şarkılarda geçen acımasız gerçekler
monaco doktorunun falcao için verdiği son rapor
-
aynı babaannemin yaşadığı sorunlar, yürüyüş sonrası sızlamalar, merdiven çıktıktan sonra diz titremesi, sabah uyandığında uyuşukluk, aynısı.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
''yahu muhittin diye bebek ismi mi olur, 2 aylık çocuğun elini öpesim geliyor.''
10 eylül 2022 ahmet hakan'ın tarkan yazısı
-
lan insan şu yazıyı yazarken utanır. siz senelerdir türlü türlü kepaze sanatçıları safınıza alın ama asıl sanatçı safınızda olmayınca kudurun… (bkz: siyasal islamcı riyakarlığı)
papazı dövdürmeyecektik
-
sarkis çerkezoğlu'nun, metis'in siyahbeyaz serisinden çıkan "hatırlıyorum" adlı kitapta anlattığı enfes hikaye. yakın tarihin özeti bir nevi:
üç arkadaş var. bu üç arkadaş bir yaz günü yaya olarak yolculuk yapmak zorunda kalıyorlar. biri türk, biri kürt, diğeri de ermeni. ama ermeni olan aynı zamanda papaz. sıcak, bir süre sonra yolda susuyorlar. etrafta su yok. bağların olgun zamanı. "iki salkım üzüm yiyelim de ağzımız ıslansın," diye bir bağa giriyorlar. bağın sahibi bir türk ama onu görememişler. "kaç paraysa veririz," diyerek yemeye başlamışlar. bu sırada bağın sahibi gelmiş. bakmış üç kişi üzümünü yiyor. fena bozulmuş ama üç kişiyle de başa çıkamayacağını düşünmüş. birine bakmış, kıyafetinden ermeni ve papaz olduğu belli. diğerine bakmış, konuşmasından kürt olduğunu anlamış. üçüncüsü de türk.
dönmüş ermeni'ye, "bak bu adam türk, yesin malımı. benim kanımdandır. helali hoş olsun. bu da kürt'tür ama din kardeşimdir. sen niye yiyorsun benim üzümümü?" demiş. bu laf, üzerlerine sorumluluk yüklenmeyen türk ve kürt'ün hoşuna gitmiş. adam, papazı bir güzel dövmüş. kıpırdayacak hal bırakmamış, yere uzatmış. bağ sahibi biraz sonra kürt'e dönmüş. "müslüman'sın da niye sahipsiz bağa giriyorsun. bu adam benim kanımdan yediyse afiyet olsun, çünkü o türk'tür. kardeşimdir," diyerek bir güzel onu da dövmüş ve yere uzatmış. bu durum türk'ün hoşuna gitmiş. biraz sonra türk'e dönmüş ve "tamam anladık türk'sün, aynı kandanız, aynı dindeniz ama sahibi olmadan başkasının bağına girilir mi?" diyerek türk'e de vurmaya başlamış. türk yumrukla yere yuvarlanınca kürt'e dönmüş ve "biz," demiş "papazı dövdürmeyecektik".
tanrının yapılan esprilere gülme ihtimali
-
din hakkında yapılan ofansif şakalara önce gülüp sonra eksiyi basıyor olabilir.
ned kelly
-
1880 yılarında babası domuz çaldığı için irlanda da avustralya ya sürülen bir ailenin en büyük oğlu olan ned kelly avustralya tarihinin en önemli figürüdür. saban demirlerini döverek yaptığı zırhı sayesinde uzun süre yakalanamayan ve kurşun geçirmeyen kelly, zenginden alıp fakirlere veren bir yapısı vardı. üç saat süren kanlı çatışma sonrası son kurşunu da bitince yakalanabilmişti. glenrowan da görülen 4 aylık dava sonrasında cinayet nedeniyle 11 kasımm 1880 günü idam edildi. o kadar çok seviliyordu ki günümüzde bile çok büyük bir rakam sayılacak 32 bin kişilik bir dilekçe ile cezası ertelenmeye çaışıldı ama olmadı. 26 yaşında darağacında can veren demir maskeli haydut ned kelly modern dönemde milli kahraman ilan edildi. avustralya başbakanının odasında portreleri bulunmakla birlikte ünlü mektubu da hakkın ve adaletin simgesi olarak görülmektedir. diğer çift "l" harfli avustralyalı modern kahramanlar için;
(bkz: harry kewell)
(bkz: lucas neill)
mesai başladıktan sonra kahvaltı eden işçi
-
nasıl olsa hak ettiğini alamıyordur, afiyet olsun.
türk gençlerinin türkiye'den nefret etmesi
-
türkiye’den değil, daha çok, bir şahıs ve bir kitleden nefret etmesi durumudur.
murphy yasaları
-
yediğinizin tadı güzelse, sağlığınız için zararlı, tadı kötüyse, sağlığınız için yararlıdır...
meriç erkan'ın son hali
-
sakallar ve kaşlar takma muhtemelen.
baston kullanacak yaşta ve fiziksel yapıda olmadığı da aşikar.
konuşması hem ton hemde diksiyon açısından bir önceki rolüyle taban tabana zıt. fikirler insanın sesini değiştirmez :)
yine ekmeğinde kral.
bu kadar bariz ve karikatürize roller herkesin harcı değildir, gerçekten iyi bir oyuncu ve yarın haham olmaya karar verse herkesi inandırır. :)
hayatı cm olmak
-
- konor evladım ekmek al da kahvaltı yapalım...
- tamam bi saniye... yeni sezona başladım. şu hazırlık maçını yapayım alırım...
***
- yavrum hadi gitmiyo musun ekmek almaya...
- alıcam dedim ya... charity shield maçı var onu oynayım gidicem...
***
- nooldu çeriti şit maçı? ekmeği kardeşin aldı, hadi yumurtalar soğumasın..
- bi dakka, şampiyonlar ligi ön elemesi oynuyorum...sen çayı koy...
***
- oğlum hadi, çayın buz gibi oldu, gelsene...
- soğuk içerim ben onu... avrupa kadrosunu seçip kaydedeyim, ordayım...
***
- kahvaltı sofrasını kaldırdık. kalk şunun başından da pazara gidelim
vakitlice...
- lig kupasında arsenal deplasmanına gidiyorum, şu maçı oynayım bi dakka..
***
- eee seni bekleyemem... ben pazara gidiyorum. sen de babana uğra, su faturası yatırılıcakmış..
- oki doki... grup maçlarından sonra giderim...
***
- hala onun başında mısın sen. nooldu yatırdın mı faturayı?
- ha yaa, fatura vardı di mi... 31 aralıkta davids'le henry'nin kontratları bitiyo... bosman'la onları alayım, fırlarım...
***
- baban aradı, yarım saat sonra banka kapanıcakmış. kaçmıyo ya o oyun... gidiver...
- bi dur anne ya. zaten federasyon kupasında da arsenal deplasmanı çıktı. kasten mi yapıyo ne? her sezon aynı kura...
***
- oğlum niye gelmedin faturayı yatırmaya... cezaya kaldı bak senin yüzünden...
- pardon baba ya, dalmışım. şampiyonlar liginde çeyrek finale çıktım da...
***
- yemek hazır...
- şimdi gelemem. şampiyonluk maçına çıkıyorum. sezon bitiyo zaten, az kaldı...
***
- hadi iyi geceler... sen yatmıyo musun?
- biraz daha oturucam. şampiyonlar ligi finaliyle, federasyon kupası finali kaldı geriye...
***
- lan camış, sen yatmadın mı hala? saat üç... bitti mi sezon?
-bitti de, bosman'la aldığım adamlar katılıcak takıma. davids'le henry'i bekliyorum... onlar gelsin yatıcam...
***
- hadi ben işe gidiyorum. bugün yatıralım o faturayı...
- tamam. dünya kupası başladı, kesin birileri kovulur şimdi. bi mili takım alıp biraz uyurum sonra da gelirim...
***
- baban aradı, "sıçtırtmasın bacağına, bıraksın o oyunu gelsin su faturasını yatırsın" dedi...
- öff ya, nasılsa cezaya girmedi mi fatura? ne var yarın yatırsak. bak altyapıdan bir sürü genç verdi, onları incelemem lazım...
***
- yavrum?
- sezon sonunda yılın futbolcuları açıklanacak. onu bekliyorum...
***
- konor evladım, kardeşin askere gitti, ablanı evlendirdik. evi sattık izmir'e taşınıyoruz. ha bu arada baban da seni evlatlıktan reddetti. ne halin varsa gör artık...
- lan iki dakka oynatmadınız be şu oyunu... neydi, ekmek mi alıcaktık?