ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
mecliste türbana izin vermeyeceğiz
-
(bkz: nasıl akp'ye oy kazandırırız)
almanca
-
tenseleri basitçe özetlenebilecek olan dildir.
präsens: geniş zaman ve şimdiki zamandır.
präteritum (imperfekt): geçmiş zamandır. (genellikle hikayelerde, yazı dilinde kullanılır)
perfekt: geçmiş zamandır. (günlük konuşma dilinde kullanılır)
plusquamperfekt: geçmiş bir zamandan daha geçmiş bir zamanın ifadesinde kullanılır. ingilizcedeki past perfect gibi düşünülebilir.
futur i: gelecek zamandır.
futur ii: gelecekte tamamlanacağı düşünülen eylemlerin ifadesinde kullanılır.
kuralları önce aktiv, sonra passive göre "fragen" fiili üzerinden açıklamak gerekirse:
* * *
präsens: (aktiv)
ich -> frage
du -> fragst
er/sie/es -> fragt
wir -> fragen
ihr -> fragt
sie -> fragen
präsens: (passiv)
ich -> werde gefragt
du -> wirst gefragt
er/sie/es -> wird gefragt
wir -> werden gefragt
ihr -> werdet gefragt
sie -> werden gefragt
takdir edersiniz ki aktiv präsenste açıklanacak bir şey yoktur, şimdiki zamanda zaten fiilin en temel çekimleri vardır. şimdiki zamanın passivinde ise yardımcı fiil olarak werden çekimlenir ve fiilin üçüncü hali eklenir.
* * *
präteritum (imperfekt) (aktiv):
ich -> fragte
du -> fragtest
er/sie/es -> fragte
wir -> fragten
ihr -> fragtet
sie -> fragen
präteritum (imperfekt) (passiv):
ich -> wurde gefragt
du -> wurdest gefragt
er/sie/es -> wurde gefragt
wir -> wurden gefragt
ihr -> wurdet gefragt
sie -> wurden gefragt
aktiv präteritumda fiilin ikinci hâli kullanılırken, passiv präteritumda passiv präsensteki werdenın yerini wurdenin alması haricinde bir değişiklik olmaz.
* * *
perfekt (aktiv):
ich -> habe gefragt
du -> hast gefragt
er/sie/es -> hat gefragt
wir -> haben gefragt
ihr -> habt gefragt
sie -> haben gefragt
perfekt (passiv):
ich -> bin gefragt worden
du -> bist gefragt worden
er/sie/es -> ist gefragt worden
wir -> sind gefragt worden
ihr -> seid gefragt worden
sie -> sind gefragt worden
aktiv perfekt, ingilizceye benzer olarak haben fiili ve fiilin üçüncü hâli ile çekimlenir. passivinde ise çekimlenen yardımcı fiil seindır. üçüncü hâl + worden değişmeden çekimlenen sein fiiline eşlik eder.
* * *
plusquamperfekt (aktiv):
ich -> hatte gefragt
du -> hattest gefragt
er/sie/es -> hatte gefragt
wir -> hatten gefragt
ihr -> hattet gefragt
sie -> hatten gefragt
plusquamperfekt (passiv):
ich -> war gefragt worden
du -> warst gefragt worden
er/sie/es -> war gefragt worden
wir -> waren gefragt worden
ihr -> wart gefragt worden
sie -> waren gefragt worden
aktiv plusquamperfektte, aktiv perfektteki haben yardımcı fiilinin yerini habenin präteritumu hattenin alması haricinde bir değişiklik olmaz. benzer bir şekilde passivde de passiv perfektteki seinın yerini seinın präteritumu alır.
* * *
futur i (aktiv):
ich -> werde fragen
du -> wirst fragen
er/sie/es -> wird fragen
wir -> werden fragen
ihr -> werdet fragen
sie -> werden fragen
futur i (passiv):
ich -> werde gefragt werden
du -> wirst gefragt werden
er/sie/es -> wird gefragt werden
wir -> werden gefragt werden
ihr -> werdet gefragt werden
sie -> werden gefragt werden
aktiv futur i, en çok passiv präsense benzetilebilir. tek fark burada fiilin üçüncü hâlinin değil, mastar hâlinin werden yardımcı fiiline eşlik etmesidir. futur i passiv ise passiv präsensin sonuna werden eklemek kadar basittir.
* * *
futur ii (aktiv):
ich -> werde gefragt haben
du -> wirst gefragt haben
er/sie/es -> wird gefragt haben
wir -> werden gefragt haben
ihr -> werdet gefragt haben
sie -> werden gefragt haben
futur ii (passiv):
ich -> werde gefragt worden sein
du -> wirst gefragt worden sein
er/sie/es -> wird gefragt worden sein
wir -> werden gefragt worden sein
ihr -> werdet gefragt worden sein
sie -> werden gefragt worden sein
aktivde de passivde de werden çekimleniyor, geri kalan kısımlar özneye/nesneye göre değişiklik göstermiyor.
* * *
not: bu yazdıklarımı yardımcı fiili haben olan fragene göre çekimledim. eğer yardımcı fiili sein olan kommen gibi bir fiil seçseydim habenların yerini doğal olarak sein alacaktı.
şimdi bir adım öteye gidelim, diyelim ki cümlede müssen gibi bir modal fiil var. ne yapacağız bu müssen fiilini?
onu da gösterelim:
ak. präs:
ich muss die aufgabe machen.
pas. präs:
die aufgabe muss gemacht werden.
ak prät:
ich musste die aufgabe machen.
pas. prät:
die aufgabe musste gemacht werden.
ak. perf:
ich habe die aufgabe machen müssen.
pas. perf:
die aufgabe hat gemacht werden müssen.
ak. pl. perf:
ich hatte die aufgabe machen müssen.
pas. pl. perf:
die aufgabe hatte gemacht werden müssen.
ak. fut. i:
ich werde die aufgabe machen müssen.
pas. fut. i:
die aufgabe wird gemacht werden müssen.
ak fut. ii:
ich werde die aufgabe machen müssen haben.
pas. fut. ii:
die aufgabe wird haben gemacht werden müssen.
şu son yazdığım futur ii'leri reelde zaten nadiren kullanmak zorunda kalacağınız için gözünüzün korkmasına pek gerek yok.
* * *
düzensiz fiil çekimleri ile ilgili olarak ise her zaman olmasa da salladığınızda tutturma olasılığınızı yükseltebilecek olan bazı hackler var. bunlar gramer kitaplarında olan evrensel kurallar falan değiller. yine de yazmamın faydalı olacağını düşünüyorum.
"ie"li fiilerde, ikinci hâlin "o" ve üçüncü hâlin "ge" + "o" şeklinde değişimi:
ie -> o -> ge - o
fliegen -> flog -> geflogen (uçmak)
fliehen -> floh -> geflohen (kaçmak)
fliessen -> floss -> geflossen (akmak)
frieren -> fror -> gefroren (üşümek)
riechen -> roch -> gerochen (koklamak)
schieben -> schob -> geschoben (itmek)
schliessen -> schloss -> geschlossen (kapatmak)
wiegen -> wog -> gewogen (tartmak)
ziehen -> zog -> gezogen (çekmek)
geniessen -> genoss -> genossen (tadını çıkarmak)
giessen -> goss -> gegossen (dökmek)
biegen -> bog -> gebogen (bükmek)
burada istisnai bir duruma örnek olarak "liegen" gösterilebilir. zira:
liegen -> lag -> gelegen
şeklinde bir farklılık gösterir.
* * *
ikinci bir hack i - a - u değişimi:
finden -> fand -> gefunden (bulmak)
binden -> band -> gebunden (bağlamak)
klingen -> klang -> geklungen (tınlamak)
ringen -> rang -> gerungen (güreşmek)
singen -> sang -> gesungen (şarkı söylemek)j
sinken -> sank -> gesunken (batmak)
zwingen -> zwang -> gezwungen (zorlamak)
trinken -> trunk -> getrunken (içmek)
istisna olarak wissen (bilmek) ve bitten (rica etmek) örnek gösterilebilir.
wissen -> wusste -> gewusst
bitten -> bat -> gebeten
* * *
ei - ie - ie ilişkisinden de söz etmek mümkün.
bleiben -> blieb -> geblieben (kalmak)
gleichen -> glieh -> gegliechen (benzemek)
leihen -> lieh -> geliehen (ödünç vermek)
meiden -> mied -> gemieden (uzak durmak)
reiben -> rieb -> gerieben (sürtmek)
bazılarında "ie" yerine sadece "i" de olabiliyor:
reissen -> riss -> gerissen (bölmek)
reiten -> ritt -> geritten (ata binmek)
leiden -> litt -> gelitten (acı çekmek)
istisna olarak:
heissen -> hiess -> geheissen
görüldüğü gibi heissenda üçüncü hâl "ie" olarak değişmedi.
* * *
hayat almanca öğrenmek için o kadar da kısa değildir. hatta söz konusu tenseler olduğunda almanca, fransızca gibi dillerden çok daha basittir.
zengin semtlerin ortak özellikleri
-
muhiti merkeze alıp 2 km çapında bir daire çizin eğer
o dairenin içinde tavuk döner satan bir dükkan yoksa
kaliteli bir muhittesinizdir.
aziz sancar'ın gençlere verdiği yurtdışı tavsiyesi
-
üniversite bitince abd'ye geçip abd'li üni arkadaşı ile evlenip orada yaşayan, oranın sunduğu tüm eğitimsel, sosyal, maddi ve manevi imkanları sonuna kadar kullanıp 75 yaşında arada memlekete gelip giden adam, sizin memlekete borcunuz var diyor. kime borçları var o gençlerin? tayyip erdoğan'a mı? 20 yıldır göz göre göre akp'ye oy veren çomarlara mı?
böyle insanları profesyonel meslekleri dışında sakın dinlemeyin. yurtdışında yaşayan insanlarda memleket ve kimlik özlemi çok baskın olur, sağlıklı tavsiye veremezler.
tom robbins
-
eğlenceli, oyuncu, zeki, ukala, yaratıcı.
bir yazar böyle olmalı! kitaplarında konuşuyor gibidir ve o çok sevgili daktilosu arada yok gibidir hatta, oradan oraya oradan oraya, nasıl geveze yazar, nasıl gülümsetir.
kral kelebekleri, parfüm, varoluşun anlamı, aşk üstüne, her şey üstüne bir dolu söyleyeceğini çok güzel söyleyen, oyun arkadaşı.
(bkz: still life with woodpecker)(bkz: jitterbug perfume) (bkz: another roadside attraction)
mng kuryesinin kargoyu kayınbiraderine vermesi
-
kargo çalışanı taşıdığı değerli kargoyu kendi akrabasıyla birlikte hacılasın, kargo şirketi bu duruma kayıtsız kalsın. taşıdığın kargonun sorumluluğunu alamıyor isen kapat git o şirketi. çok rezalet başlığı gördüm ama bu rezalet ötesi bir durum.
2 haziran 2021 optimar seçim anketi
-
akp'nin kendisi %39 alabileceğine inansa 3 saat sonrasına seçim organize ederler.
kandırmayın milleti.
ışınlanmanın icadının yaratacağı problemler
-
ışınlanma, atomların ayrılıp, aynı düzende bambaşka bi yerde birleştirilmesi işlemidir. bazı teorisyenlere göre, bilinç bu sayede taşınamaz. yani ışınlanma, aslında kullanan kişiyi öldürür, aynı hatıralara ve beyin kimyasına sahip varlığın klonunu ışınlandığı noktada oluşturur.
yani siz değil de, bir başkası kullandığında, aslında bir sorun yokmuş gibi gözükebilir. çünkü başkalarının bilincini fark etmek yapabildiğimiz bir şey değil, başkaları bizim için, belirli davranışlarla davranan, ''biz olmayanlar'' olarak tanımlar beynimiz. bu davranışların kalıbı ve ışınlanan kişinin hatıraları değişmeyeceği için, yaptığınız sosyal interaksiyonlarda bir değişme olmayacak. eğer, ışınlanan kişiye gidip, ''sen hala sen misin?'' diye sorulursa da kendisinin kendisi olduğu konusunda hiç şüphesi olmadığını söylecektir.
ancak, eğer ışınlanan biz isek, kendi bilincimizin bizi biz yaptığını ve farkındalığımızın farkında olduğumuzu düşünürsek, ışınlanma bunu bize geri vermeyebilir. atomlarımıza ayrılıp, aynı sıralamada başka bir yerde tekrar birleştiğimizde, aslında biz ölmüş olacağız ve biz karanlığa karışmış iken, aynı vücuda, sese, davranış biçimine, hareketlere, espri anlayışına, duygulara, dünya görüşüne sahip başka birisi, ışınlandığımız yerde, biz gibi davranacak ve yerimize geçecek.
kişisel olarak, eğer wormhole lar falan kullanılmayacaksa, ışınlanma bulunsa bile bu tedirginliklerimden dolayı kullanmayacağım. insan beyninin ve bilincinin tüm sırlarına ulaşılmadan da kullanılmasının büyük krizlere yol açacağını düşünüyorum.
ben seni sadece arkadaş olarak seviyorum
-
en son bu cümleyi kurduğumda;
"madem öyle hanımefendi, cuma 10-11 arası halı saha maçı var. kaleye yazdım seni. gol yersen dağıtırım kafanı" cevabını almıştım. bir daha da sarfetmedim tabi. hey gidi hırçın tsubasa.
deb editi: yenercan sözlük seni çok sevdi. ota boka penaltı deyip maçı kaybetmek pahasına bana attırdığın 23 golü bilmiyorlar tabi.
29 haziran 2016 fransız basını rezaleti
-
o beğenmediğiniz fransa, kendisine yapılan saldırılardan 1 gün sonra 128 eve terör baskını yapmış ve failleri bulmaya çalışmıştır. yeni türkiye ise saldırılardan sonra 3 araştırma önergesi reddetti akp ile.
atatürk'ün hataları
-
bu halka güvenmek.
sözlük yazarlarının hayattaki mutluluk kaynakları
-
oğlum.
nasıl olmasın ki dedirten kare 1 ve bu da ikinci olanı.
edit: ölümsüz anları artık flickr sayfasında saklıyorum. dileyenler bakabilir.
kaka yaparken çamaşır makinasının sıkmaya geçmesi
-
monoton kaka aktivitesine az-çok bir heyecan fırtınası katan, "ulan makina bi patlarsa nasıl kaçarım mnakoim" fantazileri ürettiren gelişme. kakayı kaçırtmasıyla da tanınır.